4. Bölüm

9.2K 35 2
                                    

Sabah yanımda bir kıpırtı hissettim. Dönüm baktığımda Aras bana kıçını dönmüş telefonuna bakıyodu. Ah şu erkekler. Ya daha dün seks yaptık. Ve o uyanır uyanmaz telefonuna mı bakıyo. Şaka gibi gerçekten.

"Hey, beyfendi beni tatlı sözlerle uyandırmayı düşünmez misiniz acaba?"

"Ay ben mi seni uyandırdım. Çok özür dilerim. Asistanımdan mesaj geldi ona bakmam gerekiyodu. Ondan sonra valla uyandırıcaktım. Kızdın mı?" Aras'ın asistanını daha önce görmüştüm ve tam bi orospuydu.

Hatta tahminimce Aras'ı kendi yuvasına düşürmeye çalışıyor. Tabii ben buna izin verir miyim? Bir sorun verir miyim? Vermem. Artık benim yuvamda. Hatta hep benim yuvamdaydı.

"Hey düşüncelere daldın gittin sana bir şey sordum."

"Olur ya tamam." Ne sorduğunu hatırlamıyodum ama içimde böyle cevap vermek gelmişti. Benim bu söylediğime karşı Aras bütün evi doldurucak bi kahkaha attı.

Kahkahasının üzerine ona salak mı bu der gibi baktım.
"E ama Alya sen iyice uçmuşsun. Hayırdır ne bu haller." Gülmeye devam etti o gülerken bende sinirle kalkıp odasındaki banyoya girdim. Burda kıyafetim olduğu için girip duş aldım çıkıncada dişlerimi fırçalayıp banyodan çıktım.

Aras hala yatakta telefonda biriyle mesajlaşıyodu. Tahminimce bu kişi asistanı Gizemdi. Gidip üstümü giyindim ve odaya tekrar döndüm Aras hala telefondaydı.

Yanına gidip telefonu elime aldım ve mesaj yazdım.

Siz: Gizemcim ben Alya Aras'ın sevgilisi izin verirsen sevgilimle kahvaltı hazırlicaz.

Anında yazmaya başladı.

Gizem: Kusura bakmayın Alya hanım bilmiyodum. Aras beye müsait olup olmadığını sordum ama müsait olduğunu söyledi. Tekrardan kusura bakmayın Alya hanım rahatsız ettim.
✓✓

Mesaja cevap verme gereği duymayarak telefonu Aras'a verdim tekrardan. Ve o sırada Aras'ın bana şaşkın gözlerle baktığını fark ettim. 'ne var' der gibi başımı salladım.
     
                                                     ...
Aras'la kahvaltı hazırlayıp yemeye başlamıştık o sırada aklıma bir fikir geldi.

"Aras bak aklıma ne geldi."

"Ne geldi Alya?"

"Bende bu gün senle şirkete geliyim. Bu gün mekanı açmicam. Yani daha doğrusu açık olucak ama çalışanlar olucak. Biliyosun salı günleri dükkan çalışanların. O gün dükkanı içine sıçsalarda bir şey demiyorum."

"Alya korkarak soruyorum. Acaba sen şirkette napıcaksın?"

"Aa deme öyle Aras maden konusunda fazlasıyla bilgiliyim. Sonuçta şuan karşımda kaslı bi elmas var." Aras bu söylediğime güldü.
                                                   ...
Aras'la bayağı konuşmuştuk ve en sonunda ben galip gelmiştim. Bu gün Gizem'e haddini fazlasıyla bildiricektim. Ben kirlileri makinaya yerleştirdikten sonra Aras'ın yanına odasına çıktım.

O sırada fark ettim ki telefonla konuşuyo bende rahatsız etmemek için odanın kapısında bekledim.

"Tamam Mehmet sen adamı depoda tutmaya devam et ben yarın gelicem. Bu gün gelemem şirkete misafirim geliyo." Ne adamından bahsettiğini anlamamıştım ama dinlemeye devam ettim.

"..."

"He Mehmet he. Yengen geliyo istersen gel her şeyi karşısında takır takır konuşalım." Yenge demek. Vay be şimdiden yenge olduk. İyi iyi.

"..."

"Lan tamam bi gün öğrendiği zaman hepinizle tanışıcak. Şimdi beni dinle ve söylediklerimi kapattıktan sonra yap." Hala ne olduğunu çözememiştim. Neyi öğrenip kimle tanışıcaktım.

"..."

"Hah tamam. Hatta sen telefonu hoparlöre al çocuklarda duysun. Tamam mı anlatıyorum. Şimdi adamı alın Ankara'da ki depoya götürün. Ben yarın zaten gelicem. Siz ben gelmeden konuşturmaya çalışın anlatmazsa 1 hafta yemek vermicez sadece su." Ben konuşmanın devamını dinleyemeden Aras odadan çıktı.

"Mehmet kapat ben seni sonra aricam. Kapat oğlum kapat!" Diye bağırdı Aras. Bende şok içinde ne olduğunu idrak etmeye çalışıyorum.

"Alya güzelim sen ne zamandan beri burdasın?" Hala ne olduğunu çözememiştim ve birden bağırmaya başladım.

" Aras noluyo!! Neyden bahsediyorsun ne adamı ne deposu ya anlatsana!!"

"Alya sakin ol aşağıya in 1 dakika içinde yanından olucam." Yaptım aşağıya inip döndüm durdum salonu. Aras geldi.

"Şimdi anlatıcam ama sakin ol."

"Aras bana sakin ol falan deme duyduklarımdan sonra benden sakin olmamı bekleme!" Buna niye bu kadar tepki gösterdiğim hakkında hiç bir fikrim yoktu.

"Tamam şimdi sadece beni dinle. Senden sakin olmanıda istemicem. Biliyosun aile şirketimizi ateş holding. Ateş holdingin bi topluluğu var. Diğer bir çok büyük ailenin olduğu. Ve bunu arkasında pis işler dönüyo. Şuan bu topluluğun ismini sana açıklayamam gizlilik sözleşmesi imzaladık hepimiz. Yani topluluktaki herkes. Bu pis işler mafya gibi pis işler. Aslında bi bakımdan mafyayız ama iyi huylu mafya. Sadece kötü insanları öldürürüz. Ve eminim mutlu olucaksın bunu yaptığımıza. Nasıl adamlar anlatıyım sana. Kadın cinayeti,hayvan,çocuk cinayeti veya uyuşturucu ve silah kaçakçılığı yapan insanlar. Biz bu toplulukta bir kere bile iyi bir insan öldürmedik ve öldürmicez." Cümlesini tamamladığı an biraz daha sakinleşmiştim. Fakat soru sorma isteğimi bastıramıyodum.

"Ne zamandan beri bu topluluktasın."

"Babam vefat ettiğinden beri bu topluluğun başındayım onun öncesinde benim bile haberim yoktu."

"Yani üç sene. Ya Aras sen iyi misin üç senedir bu topluluk denen şeyin içindesin ama ben öğrenmesem söyliceğin yok ya. Cidden bana söylemeyi düşünmüyodun değil mi!?"

"Güzelim valla söylicektim. Hatta tam bir ay sonra söylicektim. Sadece işlerinin sakin olduğu bir zamanı bekledim. Eğer bunu sana işlerinin yoğun olduğu bir zaman söyleseydim hiç bir şekilde odaklanamicaktın." Sustu ve benim tepkimi bekledi.

"Mehmet'i ve diğerlerini çağırır mısın? Tanışmak istiyorum."

"Emin misin istersen biraz sakinleş yarın tanışırsın."

"İyiyim Aras aşağı sokaktaki kafeye gelsinler."

"Tamam bekle konuşucam şimdi yarım saate orda olurlar."

Evet bir bölümün daha sonuna geldik. Aras hakkında ne düşünüyosunuz?
Sizce Alya daha geç mi öğrenmeliydi?

Bide ben topluluğa isim bulamadım bu yüzden böyle yazdım eğer sizin bir fikriniz olursa bu paragrafa yazabilirsiniz.

Paragraf arası yorum ve oylamayı unutmayın lütfen🐵

DÖVMECİ KADIN +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin