𝐒𝐀𝐔𝐃𝐀𝐃𝐄 [𝐾𝑖𝑏𝑢𝑡𝑠𝑢𝑗𝑖 𝑀𝑢𝑧𝑎𝑛]

☾︎3☽︎

_______________________________

"Hepiniz, işe yaramaz beceriksizlerden fazlası değilsiniz, değil mi?" Diz çökmüş, yüzlerce iblis, lordları tarafından cezalandırılmak üzereydiler. Üst Aylar ve Alt Aylar da bu cezalandırma bölümüne elbette dahillerdi. Hepsi ellerinden geldiğince zihinlerini boş tutmaya, hiçbir şey düşünmemeye çalışıyorlardı.

Onun gücüne hemen hemen hepsi çokça şahit olmuşlardı. İblis Lordu, iblislerinin içlerinden geçirdikleri herhangi bir harfi bile bilirdi. Tabii, onun gücüne henüz şahit olmamış yeni ve toy iblisler zihinlerinden o kadar çok şey geçiriyorlardı ki lordlarını önceki halinden daha da kızdırıyorlardı.

En arkalarda diz çökmüş bekleyen bir iblis içinden oldukça uygunsuz kelimlerle iblis lordunun ismini bir arada kullanıyordu. En ön saflarda yer alan Üst Ay İki, lordunun yüzündeki damarların kabardığını görebiliyordu.

İblis düşüncelerinin ona ikinci bir hayat şansı veren lordu tarafından okunduğunun farkında olmadan hala düşünüyordu. Çok kötü, siktiğimin herifi ne halt etmeye bizi buraya çağırdı acaba?

"Suwaru" İblisin tüyleri diken olmuştu. Lordunun buz gibi soğuk sesini duyduğunda birden ürpermişti. Yavaşça başını kaldırıp lorduna baktı.

Efendisinin erik kırmızısı gözleriyle kendi gözleri buluştuğunda iblis şiddetli bir şekilde kan kusmaya başladı. Depreme yakalanmış gibi şiddetli bir şekilde titriyordu. İblise olanları görenler Muzan'ın merhametine sığınmak için başlarını yerden kaldırmamakta kararlıydılar.

"Senin gibi değersiz bir yaratık benim kararımı sorgulamaya mı cüret ediyor?"

İblis hayatını bağışlaması için Muzan'a yalvarmaya çalışırken İblis Lordu parmağını şıklattı ve Suwaru parçalara ayrılıp yok oldu.

"Size bu zamana kadar sadece iki görev verdim ve ikisinde de başarısız oldunuz, hepiniz." Sesi o kadar tehditkardı ki orda bulunan bütün iblisler tir tir titriyorlardı.

"Mavi Örümcek Zambağını bulabildiniz mi?" İblis Lordu'nun boynundaki damarlar patlayacakmış gibi görünene kadar şişmeye devam etti. Hiç kimseden ses çıkmayışı adamı daha da kızdırıyordu. Beceriksizlerdi, hepsi.

"İblis Katletme Birliğini yok edebildiniz mi?" Kalenin dev salonuna tekrardan sessizlik hakimdi. İblis Lordu derin bir nefes aldı.

"İşime yaramayacak hiç kimseye ihtiyacım yok. Bu sizin son şansınız." İblisler tek tek salondan çıkarken Lordları tahtına oturdu ve elini çenesine yasladı. Bu sırada gözleri hemen önüne gelen pembe saçlı iblise odaklanmıştı. İblisin altında beyaz geniş şalvar tarzı bir kumaş, üzerinde ise pembe bir yelekten başka bir şey yoktu.

"Akaza, onu bulabildin mi?"

Akaza, yavaşça elini yeleğinin cebine soktu ve avcuna aldığı ufak şeyi efendisine doğru uzattı.