Kisakiyle alip veremedigim bisey var mk ÖZÇAKWÖSŞAKWMSŞWOEMSŞPNWŞALWKŞSŞWKWŞSŞ
Flashback
Uyandığımda hâlâ hastane odasındaydım. Kolumdaki serumu umursamadan kalktım. Haru büyük ihtimalle uyanmıştır. Yanına uğramam gerek.
Serumu kolumdan çekip çıkarttım. Biraz canım acıdı, şuan elimin acısını düşünemem.
Haru'nun olduğu odayı biliyorum. Hızlı adımlarla odanın önüne geldim.
Kapıya iki kez vurdum ve içeriye girdim. Tahmin ettiğim gibi uyanıktı. Yanındaki koltuğa oturdum. Bu durumdayken ona ne diyebilirdim ki?
Lexi: Özür dilerim.
Haru başta şaşırsada sonra gözleri doldu. Mai'yi kurtaramadığımı anlamış olmalı.
Haru: Yetimhaneye gitmek istemiyorum.
İçim acıyordu. Sanki kalbime bıçak saplanmış gibi. Bu olanların sorumlusu benim. Kimseyi suçlayamam.
Mai'nin çocuğu diye de ona kin besleyemem. Anne ve babanın yokluğunu iyi bilirim.
Lexi: Yetimhaneye gitmeyeceksin. Benimle birlikte yaşamak ister misin?
Bunu sormam ne kadar mantıklı bilemiyorum. Haru bana önce biraz baktı. O an bir şey hissettim. Ablalık duygusu...
Haru: Olmaz, o evde annem öldü.
Off, çocuğa annesinin öldüğü evde kalmasını teklif ettim. Ne kadar malım.
Yeni bir yere taşınmam gerek. Şehir değiştirmeliyim, hatta ülke. Ama o beni yine bulur. Sevdiğim insanlara daha fazla zarar versin istemiyorum.
Lexi: Başka bir yere taşınmaya ne dersin?
Olabildiğince gülüp samimi davranmaya çalışıyorum.
Haru: Belki.
Lexi: Hastaneden çıktığımızda sana oyuncak arabada alırım.
Haru: Araba sevmem ama kitap alır mısın?
Zeki bir şeye benziyor. Aynı ben yaa.
Lexi: Tabii ki alırım. Birlikte gider istediklerinin hepsinden alırız. Seni Ophelia'yla da tanıştırırım.
Haru: O kim?
Lexi: Annem gibi. Bana Mai'den daha çok annelik yaptı. Doğduğumdan beri yanımda. Çok tatlı birisi biliyor musun?
Haru bi anda ağlamaya başladı. Ahh, aptal kafam. Yine Mai'den bahsettim.
Lexi: Dur dur ağlama. Özür dilerim, hemşireye ne zaman taburcu olacağını soracağım. Bekle beni burda.
Koşarak odadan çıktım ve hemşireyi bulup ne zaman taburcu olabileceğini sordum. Bir gün daha hastanede kalması gerekiyormuş. Odaya geri döndüm.
Lexi: Yarın çıkış yapabileceksin.
Haru: Peki.
Lexi: Sıkıldın mı? İstediğin kitapların ismini söyle sana alayım. Hem onları okursan sıkılmazsın.
Harun'un söylediklerini almak için hastaneden çıktım. Nerdeyse 12 tane kitap istedi.
Navigasyonu açıp yakınlardaki kitapevlerine gittim.
...
Lexi: 4 tane kitabevine gitmeme rağmen bir tane kitabı bulamadım.
Haru: Sorun yok, bunları bulmuş olman bile güzel.
Haru bir tane kitap alıp okumaya başladı. Bende yanındaki koltuğa oturdum.
Ona aldığım kitaplardan bir tanesini elime alıp incelemeye başladım. 'Gurur ve Önyargı' Haru cidden böyle kitaplar mı okuyor. Yaşına göre ağır bunlar. Bu yaşta aşk romanları okuması garip.
Midemin bulandığını hissettiğim an odadaki lavaboya koştum ve midemdekileri boşalttım.
Haru: İyi misin?
Lexi: Oh, evet. Sorun yok.
Alt tarafı hamileyim ya abartılacak bir şey değil.
Telefonumun titremesiyle korku tekrardan tüm bedenimi sardı.
Bilinmeyen numara:
"Canımı sıkmaktan zevk alıyorsun. Zavallı sinirlerime hiç acıman yok."
Kitaptan bir alıntıydı bu. İyi de şuan bu kitapla ilgilendiğimi nerden biliyor ki?
Telefonu koltuğa bıraktım. Ellerim titremeye başladı. Asla güvende değildik.
Haru'nun bana bakmasıyla kendimi toparlamaya çalıştım.
Haru: İyi olduğuna emin misin?
Lexi: Evet evet. Büfeye uğrayacağım istediğin bir şey var mı?
Haru: Hayır.
Lexi: Pekala hemen geliyorum.
Odadan çıkıp hastanenin içindeki büfeye uğradım. Kendime vişne suyu ile karışık tost aldım.
Kabus gibi bir gündü. Haru'nun güçlü olması beni çok şaşırttı. Böyle bir çocuk olduğunu bilmiyordum.
Açık kahverengi saçları ve masmavi gözleriyle çok tatlı bir görünüme sahipti. Ama aslında yaşıtlarına göre daha olgun davranıyor.
Mai'nin ölümüne bile çok ağlamadı. 6 yaşında bir çocuk nasıl böyle olabilir ki?
Odaya tekrar girdiğimde Haru telefonumu kurcalıyordu.
Lexi: Haru!! Telefonumu hemen bana geri ver!
Telefonu bana verdiğinde mesaj sayfası açıktı. Ahh, her şeyi görmüş olmalı.
Haru: Bu adamdan korkmalısın. Şuan bile seni izliyor olabilir ve bence öyle.
Bilinmeyen numara:
Haru akıllı çocuk. Tüm bunlar senin yüzünden. Olduğunuz durum. Benimle birlikte olmadığın süreçte daha kötülerini yaşayacaksın. Ölmek isteyeceksin ama bende buna izin vermeyeceğim. Sen benim olacaksın. Kendi ayaklarınla kapıma geleceksin.
Diyecek bir şey bulamıyorum umarım bunlar sadece boş tehditlerdir.
Lexi: Korkmamızı gerektirecek hiç bir şey yok Haru. Merak etme bize bir şey yapamaz.
Bilinmeyen numara:
Yapamaz mıyım sence?
Yapar abisi
aksam yemegi yerken kardesim kafasindan asagiya ayran doktu ömzösmdözlwmeöşwmössüpwenösşsmeös
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Takıntılı aşık olmak suç mu? ~Yandere Baji
Fiksi Penggemar-Sana çok aşığım anlasana. -Sen bana aşık değilsin, Keisuke. Aşk sevdiğini zorlamak değildir.
