Sen gittin
Benim tüm pencerelerim kapalı şimdi
Evimin içi hep havasız
Duvarlarım is, parkelerim kül, odam dumanlı
Güneşliklerim hep camın önünde, gece ve gündüz
Tüllerim, duvara asılı fotoğraflarım, çok eski bir anı gibi sararmış.
Uykularım darmadağın.
Gündüz sekiz, gece dört saat, günün yarısı çalışmadığımda
Nöbetlerimde ise güneş doğmadan uyanır bedenim
Tüm günü geçiririm çalışarak,
kahve ve sigara içerek, ölmeyecek kadar yiyerek
Asla seni düşünmeyerek...
Adın yara içimde herkese anlatırken adını söylerim ama
Seninle konuşurken bir kere bile söylemem
Hayatım diyemem artık tamam ama
Adını bir yabancı gibi yüzüne söylemek öylesine zor ki
Sanırım yıllar geçse beceremem sana adınla seslenmeyi
Ama işte bizden geriye kalan tek şey bu
Ara sıra yapılan satır arası sohbetler
Acı bir tebessümle hatırlanan birkaç kaç güzel anı
Bolca hayal kırıklığı
Önünü göremediğimiz ayrı yollarda ayrı gelecekler...
Hayatımın neresine kadar, ne kadar, ne şekilde yer kaplayacağını bilemem
Gidişinle hangi kapıları kapattın, hangilerini ardına kadar açtın içimde, kestiremem
Aşık olmayı seninle öğrendim, bir başkasına tekrar aşık olabilirim
Yalnızlığı sensizlikte sevdim, arkadaş bile edinmeyebilirim
İhtimaller, gözyaşı artığı hayaller, gelecekten beklentiler,
Yok artık.
Bırak yaşamak için, ölmek için bile bir gram istek taşımıyorum içimde.
Öylesine, karambole, boşa takılan vites misali yokuş aşağı gider gibi,
Çaba harcamadan, gelişine, bir amaç bir hayal veya gelecek umudu için değil,
Sırf ölmediğim için yaşıyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kapana Kısılmış Ruh (2. Kitap)
PoesíaSusarsam, duyar mısınız ruhumun çığlıklarını? (KİTAPLAR BİRBİRİNDEN BAĞIMSIZDIR. OKUMAYA İSTEDİĞİNİZ KİTAPTAN BAŞLAYABİLİRSİNİZ) 30.08.22 yayımlanma tarihi