Karşı Komşu | Yarı Texting

2.0

Aşklarım valla tatildeyim bölüm atamıyorum hakkınızı helal edinn. Zaten Autry ile Menekşe sevgili olunca yazasım gelmedi. Tamam romantik falan filan ama yani ne o madam ya PÜMXEPÜMXSÜPMDEÜMP. Neyse siz seviyorsanız sıkıntı yok
Vote vermeyi ve yorum yapmayı unutmayınnn <3

.
.

Üzerime sweat takımı geçirmiş, armut koltuğuma yayılmış şekilde Autry efendiyi bekliyordum. Allah'ım erken gelsene be adam illa tam  vaktinde gelmek zorunda mısın? Ha birde şık giyinmemi istemişti. Hiç şık giyinemezdim kusura bakmasın yani. İşte zaten klasik, sinir olduğum avukat kombinini giyiyordum şimdi de kazak ve kot giyinemezdim. Ne gerek varsa yemeğe. Otursana evinde kardeşim. Üşeniyorum ben öyle şeylere. Birazdan kapı çalacak ve ben onu da açmaya üşeneceğim mesela. Acilen yedek anahtarı buna vermeliyim hiiiç onun için keyfimi bozamam.

*Cher Monsieur arıyor... * lan bu adam benim zihnimi okuyor valla. Tam aklımdan geçirirken aranmaz ki.

"He geldin mi?" Menekşe bu kadar öküz olma canım.

"Yokğ gelmedim." ayy o kadar güldüm ki anlatamam.

"İyi iyi geliyorum. Ve güzel bir giysiyle değil sweat takımımla." lan Menekşe adam sürpriz yapacak sweatle gidilir mi?

"Ya giysene şöyle tarz bir elbise." ha? Elbise? Ha? Ben? O ne kardişim?

"Lan elbise mi?" dur Menekşe gülme. "Benim beş küsür elbisem var. 3'ü çiçekli, biri abiye diğeri de bar için." gülme artık suss.

"Bar için olanı giy o zaman. Hadi bekliyorumm." dedi çapkın sesiyle. Tövbe estağfurullah noluyor be.

"I'am muslim." anırma Menekşe sus.

"Menekşe'm geçir üzerine gel şunu. Hadi bekliyorum." aha bekaretim elden gidiyiiii.

"Ay tamam. Bekleyi ver o zaman. Ve bi karar ver ilk kazak diyorsun sonra elbise." deyip kapattım. Aldık başımıza belayı hadi bakalım.

Hızlı adımlarla odama geçtim ve veyaz, dantelli, dizimin üstünde olan elbiseyi üzerime geçirmeye çalıştım. Zor bela girmişti. Ayı gibi olmuştum zaten.

Hemen banyoya koşup Saçımı tarayıp salık bıraktım. Hafif bir makyaj yapıp, kapıya doğru ilerledim. Oha lan çok güzel olmuştum maşallah bana.

Yine hızlı adımlarla beyaz topuklu ayakkabılarımı geçirdim ve sonunda kendimi dışarı attım.

Dışarıda kocaman bir limuzin duruyordu!? Lan ne oluyor?

"Autry?" diye seslendim gözlerim onu ararken. Aman Allah'ım neler oluyor.

Arabanın açılan tabanından Autry başını uzattı ve konuşmaya başladı.

"Bienvenue madame.(Hoşgeldiniz hanımefendi.)" diye mırıldandı.

"Oh mon Dieu! C'est super. J'ai failli venir en pyjama! (Aman tanrım! Bu harikaa. Neredeyse pijamayla geliyordum!)" dedim. Ağzım açık kalmıştı.

Autry arabadan indi ve elimi nazikçe tutarak arabaya bindirdi. Kadehler, şekerler, hareketli müzik, renkli ışıklar ve esas Komşu Tunç!

"Prépare-toi pour la plus grande fête du monde bébe! (Dünyanın en büyük partisine hazır ol bebeğim!)