"iyi misin?"
"hm?"
"sunoo gittikten sonra durgunlaştın. farkındayım kötü hissettiğinin. bana her şeyi anlatabilirsin seni dinlerim biliyorsun değil mi?"
"biliyorum... sadece ona her şeyi söylemeli miyim? ailesinin benim yüzümden öldüğünü düşünüp konuşmaz mı acaba?.. kısa sürede gerçekten samimi gelmişti. yakın arkadaşım olacağını düşünmüştüm. üvey olsa da kardeşim çıktı. eskiden hiç bu kadar yakın arkadaşım yokken ben onu bırakmak istemiyorum heeseung"
beni kendine çekip saçlarımı okşamaya başlamıştı. dolan gözlerimden onun hafif dokunuşlarıyla gözyaşlarım yavaş yavaş akmaya başlamıştı.
"park seohoon'dan nefret ediyorum. bana, sunoo'ya bunları yaşatmaya hakkı yok"
"sunghoon? babamın bize neyi yaşatmaya hakkı yok"
işte asıl şimdi başlıyorduk.
heeseung her şeyi anlatmamın daha doğru olduğunu söylemişti. ben de artık gerçeklerden kaçamayacağım için odamızda konuşmamızın daha sağlıklı olacağı için yukarı çıkmıştık.
ben hala sunoo'nun ne tepki vereceğine emin değildim o yüzden yalnız olmamız en mantıklısıydı.
sunoo'ya her şeyi anlattığımda şaşırmaktan konuşamamıştı bile. zihnini okumamla aklına ailesi gelmiş ağlamaya başlamıştı. onu kendime çekip sarıldığımda bana karşılık vermesiyle gülümsemiştim. beklediğimden çok daha iyi bir tepki almıştım.
ben saçını okşarken odaya gelen riki ile hareket etmemek için sadece gözümle selam vermiştim.
'ne oldu' bakışları attığında heeseung dudağıyla 'sonra anlatırım' demişti.
vaktimiz bir süre konuşup ağlaştıktan sonra riki'nin sunoo'nun moralini düzeltmek için onu güldürmeye çalışmasıyla geçmişti.
"yarın element yarışları varmış biliyor musunuz"
riki'nin dediğine yüzümü büzmüştüm. heeseung tepkimi görünce gülerek "arada karışık bir şekilde elementlerle yarış yapılıyor. en iyi kullanan ya da karşısındakini akıllıca engelleyenler bir üst tura çıkıyor" diye açıklama yapmıştı.
"e tüm okul tek tek yarışacaksak bitmez ki"
"işte yaklaşık 1 hafta sürüyor maçlar" diye eklemişti sunoo kızarmış gözleriyle.
"e sonuç? deli danalar gibi dövüşüyor muyuz?"
"sadece element kullanıyorsun ama sonuç olarak hem notlarına katkı sağlıyor hem de bir ödül oluyor genelde 2 kişilik gezi olsa da nereye olduğu değişiyor" işte sonunda anlamıştım. riki'nin dediğini de onaylayınca "ben katılabiliyor muyum? daha çok bir şey öğrenmedim"
"büyük ihtimalle ben katılırım her zamanki gibi ama sen katılmayabilirsin bebeğim"
heeseung konuştuğunda omuzlarımı düşürmüştüm.
"her dönem iki tane oluyor o zamana kadar geliştirirsen katılırsın hoon. ya da ilk sınıflarla beraber yarışabilirsin?" sunoo bana döndüğünde kafamı hızla sallamıştım.
"heeseung olur değil mi?"
"sunghoon daha sen geleli bir hafta oldu olmaz. ben kabul etmiyorum."
"senden izin almıyorum"
"sunghoon yaralanırsın lütfen... bak katılma ne istersen yaparım"
"ne istersem mi?"
"o kadar-neyse evet ne istersen"
onu onayladığımda rahat bir nefes vermişti. ama asıl şimdi gerilmeliydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ᴀᴄᴀᴅᴇᴍʏ ᴏꜰ ᴇʟᴇᴍᴇɴᴛꜱ-ʜᴇᴇʜᴏᴏɴ ✓
Fanfiction18 yaşına giren ailesinde element bükücüye sahip herkes element okuluna getirilir.