Ellerimize bakıp güldüğümde Jimin'in yüzü kızarmaya başladığında elini çekmişti.
Hızlıca yanımdan kalkıp,mutfak tezgahın önünde duran birkaç bardağı alıp merdivene çıkmıştı.
Boyu için dolap fazla uzundu.
Sıcak çikolatamdan bir yudum içip,yanına gitmiştim.
"Jim-"
Jimin panik yapıp ayağı merdivenden kaymış Taehyung'un üstüne düşmüştü.
Ve tabiki Taehyung'da yere.
"B-Ben dalmışım çok özür dilerim"
"İyi misiniz?"
Sarışın saçlı çocuk kafasını sallayıp Taehyung'un kucağından inmişti.
"E-Evet. Sen bir şey mi diyecektin?"
"Ya şey diyecektim aslında"
Ellerimi ensemde kaşımaya başlamıştım.
"Dinliyorum?"
Söyle işte Taehyung!
"Şey ben burada çalışabilir miyim? Tabi yardımcı birini arıyorsan"
İşte bu kadar Taehyung.
"Senin meslek hayatına adım atmayacak mısın?"
"Kendimi daha psikolog olmak için hazır hissetmiyorum"
Kaşını havaya kaldırmıştı.
Ve şimdi gülüyordu.
"Ne oldu?"
"Titizlikle eşyalarını görünce senin başarılı bir mimar olduğunu düşünmüştüm oysa ki"
"Ah. Yok. Psikoloji mezunuyum"
"Aslında yardıma ihtiyacım yok, her şey yerinde ama eğer istiyorsan çalışabilirsin"
"Gerçekten mi?"
Jimin içeriye girip,mutfaktan mavi önlük alıp gelmişti.
"Ne yap-"
Cümlemin bitmesine izin vermeyip,boynumdan mavi önlüğü geçirmişti.
Parmak ucuna çıkıp sırtımın başındaki ipi bağlarken yüzlerimiz çok yakındı.
Hatta neredeyse nefeslerimiz birbirine çarpıyordu.
Arkamı döndürüp sırtımdaki ipi de bağlamış kendine geri döndürmüştü.
"Hoşgeldin o zaman"
Kocaman ve sıcacık gülümsemesine karşılık ben de aynı sıcaklığı vermiştim.
"Hoşbuldum"
"Şimdi Taehyung"
İsmimle hitap edince kalbim çok hızlı atmıştı.
"Noldu?"
Sanırım belli etmiştim.
"H-Hiç. Bilirsin birisi sana ismin ile hitap edince bir garip olursun ya"
"Hmm doğru. O zaman sana TaeTae diyeceğim"
"Ben de sana ChimChim derim?"
Gülümseyip kafa sallamıştı.
"Tatlı konusunda çok hassasım Taehy- pardon TaeTae. O yüzden belki de daha sonra tatlı işine girişebilirsin"
"Sorun yok ChimChim"
Kafamı yana doğrultuğumda merdiveni görmüştüm.
"Sanırım bu dolaplar sana çok uzun. İstersen bulaşıkları ben yıkayıp daha sonra senin için dolaplara yerleştirebilirim"
"Bana çok büyük bir iyilik yapmış olursun"
Gülümseyip kafa sallamıştım.
"O zaman burda birkaç bulaşık kalmış,ben dizmeye devam edeyim"
"Oluur. Ben de pastanın kıvamına bakayım"
Yanımdan mutlu mutlu ayrılan Jimin'e bakarken gözüm dalmış olacak ki cebimde hissettiğim titreşim ile telefonu elime almıştım.
"Efendim hyung"
"Ne yaptın güzelim?"
"İşe başladım hyung sen?"
"Saat 4.30 oğlum bu saate ne işi?"
"Tatlı bir butik kafe buldum"
"Pekâlâ bebeğim. Sen nasıl mutlu olacaksan öyle yap"
"Sen nasılsın hyung?"
"Ben de iyiyim bildiğin gibi. Birazdan Hoseok gelecek işte ona yemek hazırlıyorum"
"Uuu bu saate gelmesinin özel bir ne-"
"Sapıtma Taehyung!"
"Aaa aşk olsun ama hyung. Benim ne fesatlığımı gördün(!)"
"Ahahahaha ağzımı açmayım is- neyse bebeğim Hoseok geldi öpüyorum seni"
"Ben dee"
Telefonu kapattığımda gözümün önüne gelen çatal ile irkilmiş ve daha sonra yemiştim.
Tanrım...
"Jimin bu mükemmel bir şey"
"Gerçekten mi?"
"Tanrım birde çilekli mi bu?"
Jimin kafa sallamıştı.
"Kesinlikle bu konuda çok yeteneklisin"
"Abartmasan mı?"
"Hayır Jimin. Bu ellerinden böyle yeteneklerin çıkması"
Yanakları kızarıp kafasını eğmişti.
"Pasta sabaha kadar kalacak. Hadi sen de tabakları dolaba yerleştir çıkalım"
Taehyung tabakları ve bardakları dizmiş mutfağın ışığını kapatmıştı.
Jimin dükkanın dışında onu bekliyordu. Taehyung onu daha fazla bekletmeden yanına geldiğinde Jimin yanaklarını sıkıyordu. Belliydi gülmemek için kendini tutuyordu.
"Noldu?"
"Önlük ile mi çıkacaksın?"
Önüme baktığımda hızla içeriye geçip,önlüğü askıya asıp tekrar Jimin'in yanına gelmiştim.
"Al bu anahtarı kapat bakalım"
Jimin'in verdiği anahtarı kapıya sokup sola doğru döndürmüştüm.
Geri ona vermek istediğimde kafasını olumsuz anlamda sallamıştı.
"Bu artık senin"
"Gerçekten mi?"
Jimin gülümseyip kafa sallamıştı.
"Teşekkür ederim"
"Yarın saat 8de burada ol"
"Tamamdır"
"Şimdi benim gitmem gerek. Kendine iyi bak"
"Sen de"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
With you| Vmin
RomanceKüçük bir kafe işlettigimiz minik bir kafede içeride yaptığımız tonlarca çılgınlıklar seninle,hepsi çok özel.