|12| Anlamıyorsun

597 34 16
                                    

Ne olursa olsun bunu yapmalıyım. İkimiz için de en iyisi bu...

*
"Beni reddetmediğin için teşekkür ederim"

"Jimin bu nasıl laf, ben seni nasıl reddederim?"

"Jungkook her şey için çok geç, biz artık tekrar birlikte olamayız"

Yatakta oturmuş birbirlerine sarılmış haldeyken söylemişti bunu.

"Ama Jimin..."

"Hem zaten sende beni sevmiyorsun belki de nefret ediyorsundur"

"Hayır hayır asla. Aslında bende seninle bu konuyu konuşacaktım"

"Jungkook uyuyalım mı, çok uykum var lütfen"

"tamam" demişti jungkook çaresiz bir şekilde, jimin çoktan uykuya dalmıştı bile.

Jungkook aslında her şeyi söyleyip köpek gibi pişmanım demek istiyordu ama yapamıyordu da kalbiyle beyni aynı şeyleri söylemiyorlardı.

Başını hafifçe eğip yüzüne baktı miniğinin. Melek gibiydi, masumdu, hiç bir kötülüğü hak etmiyordu.

İç çekti jungkook. Onu üzgün görmeye bile dayanamazken kendisi en çok üzen kişiydi. Kızıyordu kendine. Peki neden Jimin daha önce söylememişti ki...

Biraz düşündükten sonra jeton düşmüştü.

Kendisiyle sadece eğlenip kenara atan pisliğin tekiydi çünkü Jeon Jungkook...

Jimin öyle düşünüyordu en azından. Hepsi Kai'nin oyunları değil miydi zaten
Her şeyi planlamıştı. İstese daha önce de dinletebilirdi bana ses kaydını ama o, o geceyi seçti.

Jungkook bir kez daha baktı masum yüze. Sonra da alnına minik bir buse kondurup yanına uzandı.

*

Sabah uyanınca yanında Jimin yoktu. Gitmişti. Zaten şu zamana kadar 2 kere birlikte olmuşlardı ama hiç doğru düzgün bir sabaha uyanamamışlardı.

Hepsi Jeon Jungkook'un yüzündendi.

Oflayarak yataktan kalkıp kendini banyoya attı Jungkook. Günlük rutinlerini yapıp üzerini giyinmişti. Belki bir umut açar diye Jimin'i aramıştı. Tabii ki açmamıştı o da.

Yine içinden oflayarak arabasına bindi ve şirketine doğru yol aldı. Bugün Park Holding'le son kez toplantı yapılacaktı. Ve artık projeye başlanacaktı.

Bir saniye Park Holdinle toplantı demek Jimin'le toplantı demektir. Daha da heyecanla bastı gaza ve sonunda şirkete gelmişti. Etrafa resmen gülücükler saçıyordu. Tabii ki çalışanlar şaşırmıştılar. Zaten Amerika'dan döneli fazla olmamıştı ve kimse onun hiç güldüğünü görmemişti.

Jungkook'un yüzündeki gülüş ise bir anda karşısında babasını görünce solmuştu. Ne işi vardı ki şu an burada? Umarım Jimin'le ilgili herhangi bir şey yapıp canını sıkmazdı.

~
Jungkook babasıyla beraber toplantı odasına girmişti. Hala Park Holding yoktu. Jungkook şaşırdı çünkü Jimin geç kalmayı hiç sevmezdi. Yoongi Jungkook ve babası masada oturmuş Park Holding'i bekliyordu.

Bir anda kapı açıldı ve içeri Taehyung 'la Hoseok girmişti. Jungkook hala kapıya bakıyordu çünkü Jimin gelmemişti. Yüzü asılmıştı ister istemez.

"sadece siz mi varsınız?"

"evet noldu beğenemedin mi?" dedi Taehyung

'"Saçmalama bunun beğenmeyle ne ilgisi var iş yapıyoruz sonuçta"

Thanks For Everything | Jikook ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin