" Hey merhaba ... Nasılsın iyimisin ... Buraları merak ediyorsan idare ediyoruz işte endişelenme yani... Açıkçası ne söylemem gerektiğini ve anlatmak istediğim konuya nasıl başlamam gerektiğini bilmiyorum. Sanırım en doğrusu en baştan başlamak.
Pazar günü onunla beraber dışarı yemeğe çıkmıştık . Biliyorsun pet shop işletmek zor mama alımı , hayvanlara bakımı , çalışan aramak , müşteriler ile ilgilenmek derken insanı yoruyor. Bizde kendimize bir günlük bir tatil verelim dedik. Restorant'a gittiğimiz de önce yemeklerimizi yedik sonra ise birer bardak içki söyledik. Sen de çok iyi bilirsin ki onun alkole dayanıklılığı epey az . Bu yüzden bir kadehte hemen sarhoş oldu. başlar da fazlası ile gülüyordum bu hallerine çünkü saçma cümleler kuruyor- daha doğrusu kuramıyor - , soğuk espiriler yapıyor ve bu esprilere gülerken kendinden geçiyordu. Anlıyacağın bayağı sarhoş olmuştu. Benim kahkahalarım eşliğinde bir kadeh daha söyledi kendine. Durdurabilirdim belki ama yapmadım çünkü biliyordum ki bu onun kendine eğlenmek için ayırdığı nadir gecelerden biriydi . Gecenin sonlarına doğru ben 2 kadeh içki içmişken o ise 4 . yü bitirmişti bile . Sonunda bunun yeterli olduğunu ve saatinde baya geç olduğunu farkedince montunu alıp onunla birlikte mekandan çıktım. Yanlış anlama o kadar sarhoşken tabiki ayakta duramıyordu yürümesi için ben koluna girmiştim o kadar. Mekandan çıktıktan sonra bir yere gitmek istediğini ağzında geveleyip durdu . Bende onu kırmadan motorumu oraya sürmeye başladım. Dediğim gibi bu onun kendine eğlenmek için ayırdığı nadir gecelerden biriydi ne isterse yapmam gerekiyordu. Garip bir şekilde motora bindiğimizde hiçbir şey yapmadan öylece bana tutunarak yolu geçirdi. Bu kadar şaşırmamın nedeni başta bu kadar sarhoşken birşey yapıp düşmesinden korkmam dı . Ama olmadı yolculuk sadece bana sıkıca sarılarak sessizce durmasıyla geçti. O zaman bunun nedenini anlamamıştım ama gecenin sonunda aramızda geçen konuşma sayesinde bu olayın ardındaki günün sabahı biraz düşündüğümde bunu da anladım. Özlemişti... Herneyse konuya dönelim. Sakin bir yolculuktan sonra bir sahile vardık . Bu sahile çok fazla gelmesemde yerini biliyordum. Başta neden buraya gelmek için bu kadar ısrar ettiğini anlamasam da sonradan onu da anladım. Daha ben kaskımı çıkarırken o koşarak bir yere doğru gitmeye başlamıştı . Onu gördükten sonra hızlıca kaskımı çıkararak bende arkasından koşmaya başlamıştım. Sonuçta başına birşey gelmesini istemeyiz değil mi . Yanına vardığımda kumların üzerine oturmuş ayın ışığının vurduğu denizi izliyordu. Bende yanına usulca oturup onu izlemeye başlamıştım. Nedenini merak ediyordum . Neden buraya gelmek için bu kadar ısrar ettiğini. Bakışlarımı fark etmiş olmalı ki bana dönüp şirin gülümsemesiyle gülümsedi. Tamam sanırım asıl anlatmak istediğim yere geldik ... Üzgünüm ağlamak istemiyorum ama gözüm doldu neyse merak ediyorsundur sen şimdi geri dönelim konuya . Gülümsemesini gördükten sonra bende gülümsedim . Sonra ise gülümsememi yüzümde donduran o kelimeleri söyledi.
" Saçlarınızı asla kesmemelisiniz Baji-san " ... Tam olarak böyle söyledi ve sana yemin ederim o an etim kemiklerimden ayrılıyormuş gibi hissettim . Ama sakın bu yüzden ona kızma dedim ya zil zurna sarhoştu büyük ihtimalle beni sen sanıyordu. Bozmadım onu , ben kazutorayım demedim- diyemedim... Onun yerine yanına gidip sıkıca sarıldım. Ben ona sarıldıktan sonra o da bana sarıldı. Bir süre sonra omzumda bir ıslaklık hissetmiştim. Ağlayarak bana- üzgünüm bugün fazla dalgınım sana birşeyler söylüyordu
" Baji-san neden beni bıraktınız neden gittiniz hani sizinle sonsuza kadar beraber kalıcaktık hani evlenmeyip beraber aynı evde yaşıyacaktık .Hani beraber bir pet shop açıcaktık. Bütün sözleri tam burada vermiştiniz bana peki şimdi neredesiniz ? Sizi özledim Baji-san hemde çok özledim lütfen gitmeyin , bırakmayın beni bir daha . Sizsiz iken ölücekmiş gibi hissediyorum . Beni bu hisle başbaşa bırakmayın birdaha, size yalvarıyorum" .... Ne söylesem bilemiyorum . O anda birşey söyleyemedim zaten sadece öylece durup ona sarıldım. Belki bir kaç damla gözyaşımda onun omzuna düşmüş olabilir bilemiyorum . Günün sonunda o orada ağlayarak omzumda uyuya kaldı. Ben ise hayla ona sarılıyordum sanırım senden ayrıldığını hissetmesinden korkuyordum . Biliyorsun beni sen sanıyordu ve eğer ben ondan ayrılırsam seninle son kez birlikte olma şansını kaybedicek gibi hissediyordum . Bilmiyorum belki de saçma sapan bir düşünceydi ama o an bu doğru gelmişti. Sabaha kadar ona sarılarak öylece sessiz gözyaşlarımı akıttım . Sabah saat 5 gibi sanırım -çok bilmiyorum çünkü saate bakmak için bile ondan ayrılmadım- uyandı. Başta neler olduğunu anlamaya çalışır gibi etrafına bakındı sonra ise ben ona hayla sarıldığımı hatırlayıp hızlıca çektim kollarımı ondan. Üzülsün istemezdim ki bu olayları öğrense büyük ihtimalle kendini suçlardı . Ama anladığım kadarıyla o herşeyi hatırlıyordu . Garip zil zurna sarhoş olsa bile olanları hatırlayabilecek bir kapasitesi vardı.Önce o ayağa kalktı sonra ise peşinden bende kalktım. Motora doğru yürümeye başladık. garipti... bir tepki vermemişti ve ben korkuyordum. Her ne kadar bunu istemesem de özür dilemesini ve ağlamasını bekliyordum ama o hiçbir şey yapmadan motora doğru yürümeye başlamıştı. Bir anda durunca bende arkasında yürüdüğüm için ona çarpmıştım. Çabucak kendimi toparlayıp ona bakmaya başladım yine . O ise denizin dalgalarına çevirmişti bakışlarını. Bir süre ne o konuştu ne de ben sadece esen rüzgarın altında öylece dikildik. Sonra birden gelip bana sarıldı. Şaşırmıştım doğrusu , neden bana sarılmıştı ki ? Ne olmuştu ? Sabaha kadar ona sarılan biri olarak bunu söylemem biraz ironikti ama bana sen olduğumu sandığı için sarılmıştı .
" Kazutora teşekkür ederim. Yanımda olduğun için, benimle onun hayallerini gerçekleştirdiğin için , bana kızarmış erişte aldığın için , beni koruduğun için , benimle kütüphaneye geldiğin için - söylemek isterim ki o kütüphane gizli yerimiz gibi , bazen sırf macera için görevlilere yakalanmadan orada sabahlıyoruz. Bu arada o yeni hobiler kazandı. biraz zorlada olsa ona kitap okutmaya başlamıştım bir süre sonra bunu sevmeye başladı ve artık birbirimize kitap önerilerinde bulunmaya başladık hahaha- benim gibi bir patrona katlandığın için - burada hafif gülmedim değil- en önemlisi bana , benim hayatıma önemsediğim, onunla eğlenebildiğim, sırlarımı paylaşabildiğim yeni bir dost getirdiğin için çok teşekkür ederim.Ama lütfen kendini onun yerine koymaya çalışma , biliyorsun ki onun yerini kimse alamaz. Ne sen ne de başkası. Beni yanlış anlama sen de benim için yeri doldurulamayacak kişilerdensin . Senin yerini kimse dolduramaz. Sen başka birini ifade etmiyorsun benim için . O Baji-san , sen kazutorasın. Başkası olmana gerek yok , seninle sen olduğun için dostum...
Her neyse yeter bu kadar duygusallık. Hayvanlar daha mama yiyecek ve su içecek , müşterilere bakılacak çok iş var gidelim artık "
Bunları derken benden ayrılmıştı ve bir anda ayrılmasından mıdır nedir boşlukta hissetmiştim bir surey. O tekrar motora doğru ilerlerken bende ağladığımı fark etmekle meşguldüm. Sonra ise tekrar konuşmasını duydum
" Bu arada saçlarının önlerini bir daha boyayalım bir ara sarıya sana yakışıyor. Ayrıca evdeki siyah boyaları attım , sakın saçını siyah yapmaya kalkma döverim seni . Bugün işten sonra saçını boyarız , yarın da kütüphaneye gidelim ne zamandır gidemiyoruz macera olur ne dersin ? "
Bu sözleri sarf ettikten sonra bana döndü. Yanağımdan akan ılık sıvılar yeniden ağladığımı mı gösteriyordu, yoksa ben mi yanılıyordum anlamamıştım doğrusu. Yavaşça başımı sallamıştım cevap olarak . O ise tekrar önüne dönüp kaskını giymişti. O sürecekti sanırım motoru...
Chifuyuya ne kadar teşekkür etsem azdır.Bu sözler benim için o kadar değerliydi ki anlatamam . Minnetimi göstermek için birşey yapmak isterim fakat hiçbir şey bu kadar değerli olamaz . Bu yüzdendir ki ona sonsuza kadar sevgimi vermek istiyorum . Çünkü bendeki ona verebileceğim en değerli şey sevgimdir. Merak etme , ben sonsuz olana kadar koruyacağım onu. Aynı senin bize yaptığın gibi... Şimdi gitmeliyim sanırım, bu arada geçen bana rüyasında seni gördüğünü söyledi ona göre bu bir rüyadan çok senin onu ziyaret etmenmiş . Lütfen onu daha fazla ziyaret olur mu ? O günkü mutluluğunu görsen eminim ki sende bunu isterdin . Gözleri ışıldıyor du resmen bana bunları anlatırken. Bir ara bana da uğra biliyorsun rüyalarımın kapıları sana herzaman açık hahahaha beraber dertlesiriz eski günlerdeki gibi ha... Sanırım şimdi cidden gitmeliyim yoksa chifuyu beni kesicek merak ettirdiğim için , görüşmek üzere dostum..."
Ve baji'nin mezarından uzaklaşmıştı genç oğlan. Arkadaşına olanları anlatmasından mıdır nedir içinde büyük bir huzur vardı.yavaş yavaş yürüyordu sokakları , günün keyfini çıkararak. Ta ki telefonuna bakana kadar. Chifuyudan 15 cevapsız arama vardı . Evet tabana kuvvet demenin zamanı gelmişti ha.Evet , evet ilk oneshot'ım .
Yazım hataları her zamanki gibi vardır kesin yine takmayın lütfen onları.
Bajiyi özledim ben yaaaa ༼;'༎ຶ ༎ຶ༽
Manganın yeni bölümü sağ olsun mutsuzum Ó╭╮Ò
ŞİMDİ OKUDUĞUN
oneshot - bajifuyu
FanfictionTokyo revengers manga timeskip au ~ bajifuyu ~ /Oneshot/