Siyah Binadaki Gizemli Işık

BASKIN

Ben çok kaba bir insanmıyım iç ses?

Hayır, ama Arda ya çok kaba davrandın.

İç ses Arda gidermi cidden ? Boşa işinden olmasın, yaşadıgı yerden falan bir düzeni var burda bozulmasını istemem.

Ah Defne ah, çok ciddi geliyordu sesi.

Gelen sesle aklım çıkacak gibi oldu. Gözümü bir anlıgına kapattım, açtığımda ilk baktığım vücudum oldu, bir şeyim yoktu. Gelen iki el silah sesi kalbimi atışını hızlandırdı. Ama silah sesi evden geldi.

Koşarak aşşagı ya indim. Gizlice baktığımda iri bedeni olan bir adam vardı, yüzü gözükmüyordu karanlıktan. Karşında Kâzım dede hırlayan kar korkmuş vaziyette kenarda duruyordu. Adamın elinde silah vardı.

Peki korumalar nerede? Dogru ya onlar biraz uzaktaki bir kulubede gizlice onları çagırmalıyım onlarında silahları vardı gördüğüm kadarıyla.

"defol git! " dedi kâzım dede.

"babamın parasını verin gidiyim" dedi adam yada babam.

"o para yı baban torununa verdi sana degil pislik"

"sen kimsin? ben onun babasıyım ve ne istersem alırım"

5-6 kişi girdi eve elleri silahlıydı korumalar gelmiş ti. Baban bir el silah attı havaya irkildim geriye sıçradım o sırada babam beni gördü, ani bir refleks ile beni tuttu ve anlıma silah dayadı ben ne oldugun anlayamıyorum silahın soguklu her hücremi titretirken aglamadım, korkmadım, cesurdum.

"eger yaklaşırsanız öldürürüm kızı" dedi.

'öldürürüm kızı'

'öldürürüm'

Bu söz beni öldürmeye yeterdi zaten...

Bir el silah sesi doldurdu kulagımı. Başımdaki silah yere düştü babam yere düştü. Ama sonra bir silah sesi daha geldi bana birşey olmadı kâzım dede ayakta korumalar aynı sayıda gözüm etrafı ararken korumalar babamı arabaya bindiriyordu.

Gözüm bir kan izi gördü sonra kanlar içinde kalan kar'ı. Onu kucağıma aldım bem beyaz derisi kızıla bürünmüştü.

"yardım edin!"diye bagırdım "Kar bırakma beni nolur nolur sana birşey olmasın."

Karı hemen veterinere götürdüler ama beni güvenlik için evden alıp amcam denen adamın evine götürdüler.

***

Sabah uyandığımda bilmediğim bir evde buldum kendimi aynaya baktığımda göz altı dali morluklar vardı dün geceyi hatırladığımda kalbim bir kez daha acıdı. Gece boyunca akan göz yaşımın haddi hesabı yok.

Nefes almak için dışarı çıktım kalabalığa girdiğimde parka dogru ilerledim ve agaçlık yürüyüş yolunda ilerlemeye başladım.

Az ilerde zeki yi gördüm ya da berk mi demeliyim?

Yanına gittim koşar adım sonra yanında buldum kendimi. Üzgün gözüküyordu.

"oo Defne hanımlar gelmiş yanımıza" dedi alaycı bir sesle.

"hiçte bile geçiyordum gördüm baktım üzgünsün dedim gidiyimde yanına yüzü gülsün garibanın " bu sefer ben de alaycı bir sesle koymuştum. Ama berk çatılmış kaşarla bana bakıyordu, bu hali çok komikti.

"gariban! " dedi sonra devam etti "ben... Gariban he! Hiç beklemezdim senden be Defne yazıklar olsun " diye sitem etti, ne yani ciddi miydi gerçekten.

"saçmalama şaka yaptım amba alıngansın be zeki" dedim gülerek. O sırada yanımızdan 2 kız 3 erkek olmak üzere arkadaş grubu geçiyordu sonra agzımı kapatıp gözlerini büyüttü.