Barty gidip Ellie'nin yanına oturdu. Onu kolunun altına aldı. Ellie titriyordu. Babasına yaslandı.
Barty : Şimdi söyle bana. O şeyi ne zamandır görüyorsun? Ve nasıl bir şey?
Ellie : 3 gündür.
Barty : 3 gün önce aşırı öfkelenip sonra bir şeyler hissettin mi?
Ellie : Evet... Andrew benim bebeğimi aldı. Evde yalnızdık. Bebeğimi vermedi. Sinirlendim. Çok bağırdım. Sonra bir şeyler oldu ve yere yıkıldım. Başım acıdı. İlk kez hissettim bunu. Andrew sonra yanıma gelip bana baktı ve bebeği verdi. Beni odama taşıdı. Bana su almak için aşağı indiği sırada kapının arkasından o şey çıktı. Çok korkunçtu. Çığlık attım. Camdan dışarı çıktı. Andrew yanıma koştu. Ona hiç bir şey demedim. Dün gece cama kadar geldi. Yatağımdan ona baktım. Camı açmamı istedi. Açmadım.
Barty : Andrew bunu neden bize anlatmadı?
Ellie : Size söylememesi için yalvardım. Sonra yanıma yatmasını istedim. Beraber yattık. Sonra dedem geldi. Beyaz olduğumu söyledi ve ne olduğunu sordu. Böcek gördük dedik. İnanmış gibiydi.
Barty : Peki o şeyi bana çizer misin? Sen iyi bir ressamsın.
Barty Ellie'nin masasından ona defterini ve kalemlerini verdi. Ellie biraz uğraşıp kanatlı, bir gözü siyah, biri beyaz bir çöp adam çizdi. Sivri dişleri vardı.
Barty : Hmm... Onu görmem gerekli...
Ellie : Orada!
Ellie camı gösterdi. Barty hemen oraya döndü. Yeni bir Kannagi havada süzülmekteydi. Barty camı açtı. Kannagi hızla dalışa geçti. Bir çeşit kalkana çarptı ve durdu. Barty ona bir büyü gönderdi. Kannagi geriledi. Hızla gökyüzüne doğru uçup kayboldu.
Barty : Sana her şeyi anlatacağım. Sonra bir karar vereceğiz. Bizler büyücüyüz. Ve siz de büyücüsünüz. Ancak annen bunu size ilerde söyleyecekti. O şey Kannagi. Annen de bir Kannagi ve güçlerini ondan aldın.
Ellie : Peki Andrew?
Barty : Onda güç yok. Buna siz küçükken baktık. Sana Kannagi'yi anlatmayı annen istiyor ve hak ediyor. O yüzden iki şık var. Ya şimdi olanları sileceğim. Büyülü olan kısmı. Annene sanki Kannagi'yi görmüşüm gibi anlatacağım. Annen iyi bir zihinefendar umarım bana inanır ve zihnime bakmaz. Seni öyle korumaya alacak ve o zaman bunları öğreneceksin. İkinci şık ise olanları olduğu gibi anlatmak.
Ellie : Annem sana güveniyor.
Barty tek kaşını kaldırdı.
Ellie : Bunun bozulmasını istemiyorum. Olduğu gibi anlatalım.
Barty : Pekala. Üstünü giyin. Annene gidiyoruz.Az sonra Snape de uyumuştur. Barty ve Ellie bahçededir.
Barty : Evi korumaya aldım. Evde kalmanı isteyecek büyük ihtimalle. Hadi.
Barty Ellie'ye sarıldı.
Ellie : Araba?
Barty : Oraya araba ile gidemezsin. Uçacağız.
Ellie : Gerçekten mi? Hadi!
Barty : Uzun zaman oldu ama. Hadi bakalım.
Barty karaltıya dönüştü ve hızla havada yol aldı. Snape'in aslında uyumayıp pencereden onları izlediğini nasıl bilebilirdi?Bir süre sonra ikisi Hogwarts'ın giriş kısmındaydı. Barty Ellie'nin elini tuttu. Ellie etrafa etkilenmiş gibi bakıyordu.
Barty : İlerde burada okuyacaksınız. Burası büyülü bir yer.
İçeri girdiler. Girişte Minerva göründü. İkisini görünce neredeyse koşarak onlara gitti.
McGonnagal : Aman tanrım. Barty ne oldu? Ellie neden burada?
Ellie : Beni tanıyor!
Barty : Herkes seni tanıyor. Acilen Angelina ile görüşmem gerekli.
McGonnagal : Yoksa....
Barty başını salladı.
McGonnagal : Yolu biliyorsun...Ellie etrafa dikkatle bakıyor. Arada babasını durduruyordu. İkisi sonunda zindanlara vardı. Barty kapıyı çaldı.
Bir kaç ses sonra kapı açıldı. Sabahlığı ile Angelina göründü. Uykulu bir ifadesi vardı.
Angelina : Barty? Sen ne?... Ellie...
Barty : İçeri geçelim.Ellie annesinin yanında oturuyordu. Barty ona olanları anlatmıştı. Angelina hiç konuşmamıştı. Ağlamamak için zor duruyordu. İçeri McGonnagal girdi.
Barty : Ellie. Biraz Profesör McGonnagal ile okulu gezmek ister misin?
Ellie : Olur!
Ellie McGonnagal'ın elini tuttu. Odadan çıktılar. Angelina hızla Barty'e atıldı. Ona sarılıp başını boynuna gömdü ve ağlamaya başladı.
Angelina : Çok erken! Çok erken!
Barty : Şşş... Kimseye bir şey olmadı. Sakin ol.
Angelina : Hepsi benim suçum. Benden nefret edecek. Kannagi içine girmeden asla durmayacak. Benim gibi olacak.
Barty : Şşş. Olmayacak. Sakinleş. Ne yapacağımıza karar verelim.
Angelina : Sana yıllar önce...
Barty : Hayır! Acı çekmene izin veremem.
Angelina : Ama kızımız. O acı çekecek. Yapmak zorundayım.
Barty : Zihnini silebiliriz. Son 3 günde Kannagi ve son 2 saat.
Angelina : İstemiyorum...
Barty : Başka yolu yok.
Angelina : Var.
Barty : Sakinleş. Uyku sersemisin. Bu yüzden sağlıklı düşünemiyorsun. Hadi Angelina. Sabah 7'ye 4 saat var sadece. Hadi şimdi üçümüz uyuyalım. Sabah konuşalım.
Angelina : Babam...
Barty : Uyuyor. 12'ye kadar uyumak onun için gelenek haline geldi. Andrew'ın dün alıştırma günüydü. 1.grup. Yarın 2.grup var. Andrew okula gitmeyecek. Ellie'nin okulu 12'de. Hadi Angelina. Lütfen. Yatağa geç.
Barty Angelina'yı kucağına aldı. Yatağına yerleştirip göz yaşını sildi. Alnını öptü ve Ellie'yi almaya çıktı.Ellie bahçede tur atıyordu.
Barty : Ellie! Bugün annenle kalıyoruz.
McGonnagal ona döndü. Ellie koşup babasının kucağına atladı.
Ellie : Uykum geldi.
Barty : Tamam. Hadi McGonnagal'a iyi geceler dile.
Ellie : İyi geceler Profesör McGonnagal!
Ellie McGonnagal'a el salladı. McGonnagal elini tutup öptü. İkisi Angelina'nın odasına indiler. Barty Ellie'yi annesine verdi. Kendisi de yanlarına yattı.
Ellie : Ahh! Sıkıştım!
Barty : 3 kişiyiz. Aslında 2,5. Bir şey olmaz. Hadi iyi geceler.
Barty ikisine öpücük verir. Ellie ortada uyuyakalır. Angelina ve Barty hala uyanıktır.
Barty : Hazır ikimiz bir aradayken...
Angelina ağzına hafifçe vurur.
Angelina : Çocuk var.
Barty : Ah o bizi dinlemiş sanırım. Bugün bana beni böyle tavlayamazsın dedi.
Angelina : Ne?
Barty : Bunu dediğin gece... Mükemmeldi...
Angelina : Barty yataktan çık.
Barty : Tamam özür dilerim.
Barty ikisine sarılır. Angelina'nın dudağına minik bir öpücük verir.Ellie sabah 6'da uyanır. Babası ve annesine bakar. Sıkışmıştır. Aralarından kurtulur. Barty o gider gitmez ilerler ve Angelina'ya sarılır. Angelina homurdanır.
Ellie : Resmen bir mıknatıs. Ben olmasam öpüşücekler.
Yataktan indi ve gidip annesinin odasını incelemeye koyuldu. Rafta duran pembe bir şişe dikkatini çekti. Onu almak için bir sandalye çekti. Ama yeterli olmadı. Ellie'nin rafa basması ile bir şişe aşağı fırladı ve kırıldı. Angelina ve Barty yerinden fırladı.
Angelina : Ellie!
Barty : Üstüne yatıp ezdim mi acaba!?
Angelina yataktan fırladı. Ellie'yi rafta asılı yakaladı. Ellie olduğunca sırıttı. Barty yanına geldi. O da donup kaldı. Angelina elini alnına vurdu.
Angelina : HAYIR! VERİTASERUM OLMAZ! ONU DAHA YENİ BİTİRDİM!Ellie : O pembe şişeyi istedim.
Ellie babasının kucağında, annesinin yatağında sorgudaydı.
Angelina : Amortentia mı? Ah. Birimizi uyandırabilirdin.
Ellie : Çok güzel uyuyordunuz. Babam sana sarılmıştı...
Angelina gözünü kısarak Barty'e döndü.
Barty : Eeee uyurken yaptığım şeyleri kontrol edemem...Yemekten sonra Angelina odada volta atıyordu. Barty ise gözleri ile onu izliyordu. Ellie Amortentiasına parlak gözlerle bakıyordu.
Angelina : Pekala. Kararım benim yeniden Kan-
Barty : Hayır!
Angelina : Kızıma asla onu yapmam Barty!
Ellie : Bana ne olacak?
Angelina : Sana bir şey olmayacak. Barty lütfen.
Barty düşündü.
Barty : Pekala. Ne zaman?
Angelina : Hemen bu gece. Ama eve dönün.
Barty : Ellie'yi bırakıp döneceğim. Ellie sorun yok değil mi? Anne ve babanın işi var.
Ellie : Annemi tavlamak mı? Dediğiniz çoğu şeyi anlamıyorum.
Angelina : Seni boğucam Barty...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kannagi'nin Dönüşü (Severus Snape'in Kızı 2)
FantasíaAngelina Crouch Snape. Hepimiz onu çok iyi tanıyoruz. Kannagi olma özelliğine sahip bir cadı. Hogwarts'ta eğitimini tamamlamış ve şuan orada iksir profesörlüğü yapmaktadır. Eşi Barty Crouch Junior ise bakanlıkta çalışmakta. Bu güzel eşlerin iki tan...