34. Bölüm "Umut"

41 10 1
                                    

Finalden önceki son bölümümüzdeyiz. Bir sonraki bölümde yani final bölümümüzde görüşmek üzere. Final bölümünü 27 Ağustos'a yani Aktan'ın doğum gününe yetiştirmeye çalışacağım ama söz vermiyorum. Keyifli okumalar...

&&&&&

(Aylar Sonra...)

"Sarışın! Uyansana kızım, bugün tatile gidiyoruz. Unuttun galiba?!"

Ecrin'in beni 7.9 şiddetinde sallaması ile uyandığım sırada ellerimle gözlerimi ovuşturdum. "Ne diye sarsıyorsun beni ya? Çocuğum ters döndü içerde!"

Bana gözlerini devirdi "yok yok bişi olmamıştır, kalk hadi. her yerde uyuyakalıyorsun!"

"Neden acaba?" dedim oflarken. Ama o beni umursamadan bahçeye çıkmıştı. Bugün tatil için yola çıkacaktık. Son birkaç aydır sadece evde olduğum için bunalmıştım ve bunu Aktan'a söylemiştim. O da birkaç günlük bir tatile çıkmayı teklif etmişti ve seve seve kabul etmiştim. Birkaç günlüğüne Abant'a gidiyorduk.

Bebeğimizin doğmasına çok az bir vakit kalmıştı, bir aydan az bir vakit. Bu zamanlar evde kalmam gereken zamanlardı ama ben yerinde duramayan bir insandım ne yazık ki.

Kurulduğum koltuktan zorlukla kalkıp evin içinde kısa bir tur attım. Aktan'ın namaz kıldığını gördüğümde kısa bir an onu gülümseyerek izledim ve bahçeye çıktım. Ela etrafta dolaşıyordu, annem, babam, Bora ve Ecrin de bahçedeki masamıza oturmuş muhabbet ediyorlardı.

Onların yanına gittim ve bir sandalye çekip oturdum. Benden hemen sonra da Aktan gelmişti ve yanıma oturmuştu.

"Aktan nerede kaldın ya iki saattir seni bekliyoruz!" dedi Ecrin oflayıp.

"Namaz kılıyordu" dedim onu yanıtlayıp.

"Ne?" dedi Ecrin şaşkınlıkla Aktan'a bakarken "sen namaz mı kılıyorsun Aktan?"

"Evet" dedi Aktan bunun neresi tuhaf? der gibi.

"Kusura bakma şaşırdım biraz" dedi Ecrin "buradan bakınca havuz başında viskisini yudumlayan zengin züppelere benziyorsun da..."

Masadaki herkes kahkahalar atmaya başladığında Aktan "beni kendi kocanla karıştırdın galiba?" dedi. Bora, bozulduğunu belli eden bir surat ifadesi takmıştı suratına. Aktan da şaka yapıyordu çünkü Bora'nın öyle biri olmadığını hepimiz biliyorduk.

"Alkol kullanmaktan asla hoşlanmam çünkü alkolün vücudumuza verdiği birçok zarar vardır. Bunlardan birinci-"

Ecrin elini Bora'nın ağzına kapattığında Aktan "tamam en çok sen doktorsun!" demişti gülerek.

"Artık kalksak mı?" diye sordum kolumdaki saate bakıp.

"Bence de kalkalım artık" dedi Ecrin oturduğu sandalyeden kalkıp. Ardından hepimiz kalktık. Aktan, Ela'yı kucağına alıp defalarca öptü, ardından ben de öptüm. Ela bizimle gelmiyordu, onu annemlere bırakacaktık. Artık iki yaşındaydı ve her zaman olduğu gibi yine çok akıllı bir çocuktu. Annemlere zorluk çıkaracağını zannetmiyordum...

"Biz sana oyuncak alıp geleceğiz kızım, tamam mı?" diye sordum onu son kez öpmeden önce. Usulca kafasını salladı ve o da bizi öptü. Ardından Aktan onu babama verdi. Birbirimizle vedalaştıktan sonra arabaya binmiştik. Annemin arkamızdan su döktüğünü dikiz aynasından görmüştüm.

Şoför koltuğunda Bora vardı, yanında ise Ecrin. Ben de arka koltukta Aktan'ın dizine uzanmıştım. Muhtemelen üç saate, gideceğimiz yere varmış olurduk. Bu üç saati uyuyarak geçirme fikri çok cazip geliyordu.

16 Numara SerisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin