Hazal :
- Gözde gitmiyor muyuz ?
Yiğit :
- Evet evet gidiyorsunuz hatta bende geliyorum . Nabersin Hazal ?
Hazal :
- İ-iyi ?
Yiğit :
- Tabii görüşmeyeli çok uzun oldu ya ! Maçlarımızda tribüne gelcen dimi ? Senin desteğin çok önemli !
Hazal :
- O niye ki önemli biri miyim anlamadım ben tezahürat edince 10 kişi etmiş gibi mi sayılacak ?
Yiğit :
- Bana sadece senin tezahüratın yeter kazanmam için ;)
Hazal :
- Ovv orası aşırı doğru ! Geçen yıl sana tezahürat yapmıştım ama hiç de umuruna gözükmüyordu !
Yiğit :
- A a Hazal ! O nasıl söz !? Ah tamam bu yıla kadar senin varlığından haberdar olamamıştım .
Hazal :
- Halbuki sınıfın en konuşkanı da benim o nasıl oldu öyle ?
Yiğit :
- Ya işte bizim çocuklar bilirsin onlarla takılıyorum o yüzden sınıftakiler pek de umurumda olmuyor . Yanlış anlama sen umurumda değilsin gibi bir şey demek istemedim komple sınıftan ve sınıfa girip çıkan öğretmenlerden bahsediyorum . Zaten bilirsin sınıftaki en düşük notlara sahip insanım . Umursamadığım buradan belli değil mi ?
Yiğit'in bu uzun konuşmasına Hazal kahkahalarla gülmüştü ve Yiğit de neye uğradığını şaşırmıştı . Aynı şekilde ben de gülmemek için kendimi çok zor tutmuştum .
Hazal :
- Şaka yaptım tamam sakin ol .
Yiğit :
- Bu nasıl şaka kızım kalpten gidiyordum uyduracak bahane türetmekten ölecektim !
Hazal :
- Bana bir şeyler açıklamak niye bu kadar umurunda oldu bir an ?
Yiğit :
- Eee çünkü ben s..
Yiğit daha o tahmin ettiğim açılma ve itiraf cümlesini bitiremeden olaya atlamış ve konuşmuştum . '' Heyy hadi ne duruyoruz iki saattir sınıfta yürüyün gidelim dışarıda konuşuruz artık . ''
Ve Yiğit bana sitem edercesine bakarken üçümüz bahçenin yolunu tutmuştuk . Biz bahçeye çıktığımızda zaten zil çalmıştı . Bizim sınıftan çoğunluk da bahçede ya banklarda oturuyor ya da sahalarda spor yapıyorlardı . Birkaç kız sahada maç yapıyor erkekler çoktan Beratların gelmemesine rağmen basket oynuyorlardı . Yiğit bu durumu görür görmez bizi anında unutuvermişti .
'' Kızlarr basketbol ! Benim acil acil kesinlikle acil gitmem lazım . Gelin sizde sahanın yakınındaki banka oturun gözümün önünde olursunuz hem ve bu süper çocuğun basketbol kabiliyetlerini izlersiniz . Bu sırada bende arada size bakış atar sağlam olup olmadığınızı kontrol ederim . ''
'' Hadi tamam git sen biz otururuz orada yürü ! ''
Bunu söyleyerek Hazal'ı koluma taktığım gibi Yiğit'in arkasından doğru gittik . Tabii Yiğit bizim iki katımız kadar hızda yürüdüğü için yetişmek mümkün olmuyordu . Bizde arkasından usul usul gittik . O basket sahasına girerken biz de banka yerleşmiştik .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kolej Aşkı : Entrikalar Koleji
Teen FictionPinterest GözBer fotoğraf albümü : https://tr.pinterest.com/aloneangela/g%C3%B6zber/ Okul döneminin ortasında okulunu değiştirip bir koleje gelen Gözde'nin yeni sınıfında yaşadığı olaylar ve yeni kurduğu ilişkiler , arkadaşlıklar ele alınır . 18 ya...