Kusursuz

Bölüm 9

❦

Ateş'den

"Karan'ına Akif'i de sileceğim.Gerek yerin altından gerek tüm dünyadan." dedim tüm kararlılığımla.

Murat girdi söze.

"Heriflere bak 1 günlük çektik kapıdan korumaları alt üstü." dedi sinirle.

"Odana kadar girmelerini beklemiyordum." dedi ardından.

Serkan'ın kartlarla ilgili bir bilgisi yoktu.Daha doğrusu bir çok şeyle,sadece Murat'la ikimizin arasında kalmasını istemiştim.

"Gidin adamlara söyleyin bir daha burda benden habersiz kuş uçmayacak.Sayılarınıda iki katına çıkartın."

Murat masadan uzaklaştıktan sonra Serkan devam etti.

"Biz kalkalım artık kardeşim.Davet işinden eminmisin."

"Gidiyoruz." dedim kararlı bir şekilde.

"Tamam akşam onda başlıyor.Bizde geliriz."

Başımla onaylayıp ayağa kalktım.Serkan'da yanındayım der gibi omzumu hafifçe sıkarak balkon kapısına yöneldi.

Eliz'den

Eda'yla uzun uzun muhabbet ettik.

Ateş ve Serkan'da içeriye girmişlerdi.

"Hanımlar keyfinizi bozmak istemem ama Eda'cığım kalkalım artık."

Eda "Tamam canım." diyerek kalktı koltuktan,bende uğurlamak için kalktığımda sıkıca sarıldı aniden.

Kısa bir an afallasamda bende karşılık verip sarıldım dostça.

Kapıya doğru yaklaştık.Ateş'de tam yanımda Serkan'la vedalaşıyordu.

Belimde hissettiğim sıcaklıkla bakışlarımı ona yönelttim.Ateş elini belime dolamıştı.

Eda önce belime baktı sonrada yüzüme gururlu bir bakış attı.

Gülümsemeye çalıştım.

"Yine gelin tekrar bekleriz."dedi Ateş sıcak bir tonlamayla.

İkiside gülümseyerek uzaklaştılar.

Kapı kapandığında uzaklaştım hemen Ateş'ten.Oda elini çekip salona doğru ilerledi.

Masada duran içki şişesini kadehime döküp siyah koltuğa yayıldım.

Bakışlarıyla her hareketimi dikkatle izliyordu.

"Çok içiyorsun."dedi kaşlarımı çatarak.

"Sarhoş olacak kadar değil."dedim içkiyi kafama dikip.

İkimizde bir süre sessiz kaldıktan sonra Ateş konuştu.

"Yarın davete gidiyoruz haberin olsun."

"Ne bu davetler misafircilikler.Beni kendi hayatına dahil ediyorsun ama biryere kadar."dedim kahve gözlerine kitlenerek.

"Gelmek zorundasın." dedi umrunda olmayarak.

"Hiçbirşey yapmak zorunda değilim."

"İnat etme gidiyoruz dediysem gidiyoruz." dedi oturduğu yerden bana yaklaşarak.

Bende onu taklit ederek yakınlaştım yüzüne."Birincisi bana emir vererek konuşamazsın." Yüzlerimiz arasındaki mesafeyi sıfıra getirdim."İkinciside benimle ilgili bir karar verilecekse buna ben karar veririm." dedim otoriter ses tonumla.

Sabrı tükenip ayağa kalktı,buzdolabına gitti.

"Birşeyler hazırlayacağım karnın açmı." diye sordu derin bir iç çekerek.