İnsanlar bazen yasadıkları yerlerden uzaklaşmalıdırlar. Cünkü bu her zaman daha iyi hissettirir. Sürekli aynı yerleri gormek bir süre sonra çekilmez bir hal alıyor ve yapılacak en iyi şey kısa süreli bir tatil. Yada en iyisi tamamen taşınmak. Seçim sizin.
***
Lanet olası alarmın çalmasıyla birlikte kendimi yerde bulmuştum. Bugün yeni okuluma başlayacaktım. Yeni okul nedeniyle Kanada'ya tasınmıstık. İçimde nedensiz bir heyecan vardı. Ne giymeliyim? Nasıl makyaj yapmalıyım? Nasıl davranmalıyım? Saçımı nasıl yapsam? ..
Aklımdaki onca soruyu bir kenara bırakıp duşa girdim. Günlük işlerimi hallettikten sonra lavobodan çıktım ve saçlarımı kurutup, iç çamaşırlarımı giydim.
Daha sonra dolabımın başına geçip ne giyeceğimi düşünmeye başladım. Bir süre düşündükten sonra kısa bi siyah şort üzerine koyu mor bluz giymiştim. İnce olduğu için bunalmam. Altına da siyah vanslerimi giydikten sonra makyajımı yapmaya koyuldum.
Okulun ilk gününden koyu makyaj yapmak istemiyordum o yüzden sadece fondöten ve eyeliner sürdüm.
Çantamı da alıp aşağıya indim.Saat henüz 06.30'du okula 07.30'da gidecektim. Annem ve babam henüz kalkmadığı için kahvaltımı dışarıda yaparım diye düsünüp montumu da alıp hızlıca evden çıktım.
Yoldan bir taksi çevirip park cafeye gitmesini söyledim. Orası benim favori yerimdir. Oranın üstüne cafe tanımam. 5 dakika süren bir yolculuğun ardından şoföre parasını vererek arabadan indim.
Hızlı adımlarla cafeye girdim ve her zamanki köşedeki koltuklu olan yerime oturup; omlet,çay,peynir,zeytin,domates,salatalık ve 1 dilim kepek ekmeği istedim. Kepek ekmeğini zayıflamak icin degil, sevdigim icin yiyordum. Zaten zayıflamaya da ihtiyacım yoktu. 19 yaşındayım ve 55 kiloyum. Bu ideal bir kilo diye dusunurken yemekler geldi ve yemeye koyuldum.
***
Okulun bahçesindeyim ve içimi bir heyecan kaplamıştı. Girmekte tereddüt ediyordum. Ya sınıfımı bulamaz rezil olursam? Ya ilk günden birisiyle kavga edersem?
Bu düsüncelerimden beni arkamdan gelen "Merhaba" diyen ses ayırmıştı.Karşımdaki uzun boylu, esmer, kaslı ve yeterince yakışklı bir çocuktu. Ona bende,
"Merhaba, ben Ashley bu okulda yeniyim. Ya sen?"
(Ashleyin fotografı medyada var ahdjdjskdjj)Diye karsılık vermistim.
Bana gülümseyerek,"Bende Taylor, bu okulda ikinci yılım" diye karsılık verdi. Tanrıım bu çocuk harikaa! Ama aşık değilim. Sadece fazla tatlı.
"Kantine gidip bir kahve icmeye ne dersin Ashley?"
"Üzgünüm Taylor ama 5 dakika icinde derste olmalıyım. İlk gunden dersi asmak istemem" diyip yavru kopek gibi dudaklarımı büzdüm.
"Peki tamam, daha sonra yapmaya ne dersin?"
"Olur derim. Tanıstıgımıza memnun oldum gorusuruz Taylorrr." Diyip el salladım.
Koşar adımlarla kimya sınıfına girdim. Bu dersten nefret ediyorum ve yapabilecegim en iyi şey uyumak olur. En arkadaki boş sıraya oturdum ve hemen arkamdan ögretmen sınıfa girdi. Kimse ayaga kalmaya bile tenezzül etmedi. Günaydın faslından sonra derse geçti ve tabii bende uykuya!
***
Gözlerimi kafamın üstünde sik yemiş gibi bağıran kime ait olduğunu bilmediğim bi sesle açmıştım. Kafamı kaldırdığımda iki çift ela gözle karşılaştım. Altın sarısı saçları, şeftali renginde dudakları, bal rengi gözleri ile bana sırıtarak bakan bir meteor gördüm. Tanrım bu çocuğun derdi ne? Beni uykumdan uyandıracak kadar ne yaşadı bu piç kurusu?!
"Hey bebeğim yerime oturmuşsun, kendinle başka bir yer bulmalısın. Burası benim üzgünüm." Diyip ukala bir tavırla bana bakıyordu.
"Ne saçmalıyorsun sen isa aşkına git başımdan uyuyorum burada!" Biraz sert çıkışmıştım sanki. Ve eminim biraz değil baya bağırmıştım. Cünkü herkes bize bakıyordu. Aman ne güzel (!)
"Beni sinirlendirmeden kalk şurdan küçük sürtük orası benim yerim!" Karsımda kim oldugunu bilmedigim cocuk resmen gürlemişti.
"Ahh lanet olsun ego yığını al sıran senin olsun. Aptal!"
Bana ne soyledigini umursamadan kapıyı carpıp sınıftan hışımla çıkmıştım. Açıkçası o çocuktan korkmuştum. Neden herkes ona tapıyor anlamıyorum! Hızlı adımlarla lavaboya gidip elimi yuzumu yıkadım ve kantine indim. Karsımda tek oturan Taylor'u gordugumde yuzumde bir gülümseme belirmişti. Hemen iki kahve alıp yanına gittim.
"Ihımm. Şeyy.. selam Taylor sadece kahve iceriz diye düşünmüştüm" diyip elimdeki hakveleri gosterdim.
"Tabi Ashley gel otur. Bende sıkılmıstım zaten" diyip beni yanına oturttu. Ve sohbet etmeye basladık.
Biz konusurken sayın Ego yıgını Bieber'da arkadaslarıyla karsımızda oturuyordu. Onun ismini Taylor'dan ögrenmiştim. Aslında Justin baya yakısıklıymıs. Off ne diyorum ben!
---
Biz Taylor ile saatlerdir konusuyoruz ve Justin'ler hala orda oturuyorlar. Arada Justin ile göz göze geliyoruz ve o bana baktıgında Taylor'a yaklasıyorum. Buda neden bilmiyorum ama Bieber'ı delirtiyordu.Biz sohbete dalmışken derse geç kaldığımı fark ettim ve Taylor'dan özür dileyerek sınıfa koştum. Tek boş yer arka sıraydı geçtim ve oturdum. Hemen arkamdan Bieber'da geldi ve yer olmadığı için yanıma oturdu. Ders boyunca hic konusmadık. İkimizde sustuk.
---
Tam okuldan cıkarken önümü kesen Justin'e 'ne var' der gibi baktım."Taylor'dan uzak duracaksın Ashley."
"Ne saçmalıyorsun sen Bieber? Bu seni ilgilendirmez."
"Eğer ona yaklaşırsan olacaklardan ben sorumlu değilim Ashley!"Cevap vermemi beklemeden göz kırpıp piç smile'ını takındı suratına ve dönüp gitti. Bu cocuk tam bir ahmak! Ona neyse benim hayatımdan. Ayrıca ismimi nerden biliyordu? Bunları düsünmeyi bırakıp bir taksi cevirdim ve evi tarif ettim.
---
Odama girergirmez kendimi yatağa atmıştım. Ne olaylı bi gündü ama. Biraz dinlensem iyi olur diyip kendimi uykunun kollarına bıraktım..MERHABAA BEN WATTPAD'DE YENİ VE ACEMİ YAZARINIZ DİLAN. DAHA ÖNCE SADECE 1 HİKAYE YAZMIŞTIM O DA UZUN SURMEDİ 10-15 BOLUMDU.
HER NEYSE ARKADASLAR, BU HİKAYEYİ YAZARKEN İNANIN ELLERİM KOPTU ÇÜNKÜ MOBİLİM VE HİKAYE EĞER OKUNURSA TÜM BÖLÜMLERİ MOBİLDEN YAZICAM AMA DUZENLİ OLARAK YAZMAYI DUSUNUYORUM.
HİKAYE HAKKINDA GORUŞ BİLDİRİR MİSİNİZ CANLARIM? ASLINDA SINIR KOYMAYI DUSUNMUYODUM AMA KARAR DEGİSTİRDİM. OKUYAN HERKESE TESEKKURLER. ONERİLERİNİZİ BEKLİYORUM BEYBİLERİM
Yazar: EfsobelieberSınır;
+7 vote
+5 yorum.