Episodie 6: And The Last Curtain With Your FATHER

22 5 47
                                    

Bu bölüm Jasmine -Xavier'in annesi- ve Anton'un -Aaron'un babası- düğününden birkaç ay sonra geçiyor.

"Xavier hadi ama, madem ailene bir kızla ilişkin olduğuna inandırmak istiyorsun o zaman aramızda cidden bir şeyler olmalı." Karşımdaki kıza sinirle baktım.

"Ne saçmalıyorsun ya? Onları inandırmak için aramızda bir şeyler olmasına gerek yok. Evlenmeyeceğiz herhalde. Bir süre sevgili rolü yapacağız o kadar!" Dudaklarını büzerek bana bakan kıza karşı hissettiğim tek şey sinirdi. "Yalnızken aramızda bir şey olmasına gerek yok, bunu biliyorsun. Bir anda ben senin dudağına yapışsam ne derdin? Hem de sevdiğin biri varken bunu yapsam sırf bir rol için!"

"Ben üvey kardeşim olan hemcinsimle çıkıp da aileme yakalanmıyorum en azından!"

"Onlar evlenmeden 1 yıl önce çıkmaya başladık! Onların evleneceğini bilemezdik ki!" Tartışma daha da büyüyecekken arkamdan bir çift kol belime dolanıp beni kendisine doğru çekti.

"Sakin ol hayatım. Babamlar birazdan gelir sizi kavga ederken görmesinler." Haklıydı ama sakin olamıyordum, en başından her şeyi konuşmamış mıydık? Aramızda ne duygusal ne de fiziksel hiçbir şey geçmeyecekti.

"Aaron nasıl sakin olabilirim açıklar mısın?" Hiçbir şey demeden tek elini belimden ayırıp yürümeye başladığında doğal olarak ben de ona ayak uydurup yürümeye başladım. Arkamızda bıraktığımız kahverengi saçlı kız ise sinirle nefes verip yanındaki koltuğa otururken Aaron beni odama doğru sürüklüyordu.

"Xavier, uyan hadi terlemişsin." Bir anda kulaklarıma dolan sevgilimin sesiyle kaşlarımı çattım, rüya mıydı bu? Gerçi rüya demek az kalır, kabus demek en doğrusuydu. Gözlerimi yavaşça araladığımda görüş açıma giren Aaron ile gülümsedim. "Üstünü değiştir çok terlemişsin." dediğinde ise etrafın hâlâ karanlık olduğunu farkettim. Fazla takmadan kalkıp dolaba yöneldim. Dolaptan başka kıyafetler aldıktan sonra odadaki banyoya yöneldim.

"Bir duşa gireyim daha iyi olur." diyerek banyoya girip kapıyı kilitledim, bu konuda Aaron'a fazla güvendiğim söylenemezdi. Her an banyoya dalabilirdi. Tamam arada banyoya resmen dalmasında -ve hatta benimle duşa girmesine- bir şey demiyordum ama şuan gördüğüm kabusu düşünmek istiyordum. Bu yüzden hızlıca üstümdekileri çıkartıp kirli sepetine attım ve -her ne kadar ilk gördüğümde garip gelen bir şey olsa da- küvetli duşakabine girip soğuk suyu açtım. Normalde soğuğu sevmesem de soğuk suyla yıkanmak hoşuma gidiyordu. Soğuk su kafamdan aşağı akarken elime lifimi alıp üstüne Aaron'un duş jelinden sıktım. Normalde olsa kullanmazdım ama o benimkini fazla kullanıyordu. O yüzden de onu bırakıp Aaron'unkine el koymuştum.

Lifin üstündeki jeli iyice köpürtürken aklımda tek bir soru vardı, kimdi o kız? Neden beni öpmüştü? Neden onunla sevgili rolü yapıyordum? Tanrım, umarım sadece bir kabus olarak kalır bu. Zaten annemin veya Anton abinin eşcinsel olduğumu öğrenmesi bile bir felaket olurdu ve rüyamda büyük ihtimalle Aaron ile olan ilişkimizi öğrendikleri için de bir kızla sevgili rolü yapıyordum. Gerçi, neden ben?

Belki benim kabusum olduğundandır, belki de benim eşcinsel olduğumu öğrendiklerindendir. Nereden bileceğim ki zaten, sadece bir kabus o kadar. Jel iyice köpürdüğü için omuzlarımdan başlayarak kendimi köpüklemeye başladım. Diğer yandan ise hâlâ düşünüyordum. Neden son zamanlarda böyle rüyalar görüyordum? Herhalde ilişkimizi öğrenmelerinden fazla korktuğum içindi. Yine de garipti. Son zamanlarda bunu o kadar da takmıyordum çünkü Bay Anton'un işleri yoğundu ve fazlasıyla iş yemeğine gidiyorlardı. Bazen ise şehir dışına gitmeleri gerekiyordu. Bunları yaparken ise çocuk kandırır gibi yapıyorlardı. Tabii ki bizi evden kovamadıkları ve -özellikle de benim- bir arkadaşımızda kalmamıza izin vermedikleri için yalnız kalmak istiyorlardı. Oysa beni evden kovsalar sesimi çıkarmazdım. Aaron olmasa çekilmez bir yer olurdu burası.

TonightHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin