Daha 5 yaşındayken ailesinden koparılan Aykız yetim haneye verilir. 1 hafta sonra bir aile Aykız'ı evlatlık alır. Ama Aykız dört abi ve bir ikizinin olduğunu bilmemektedir. Zamanla büyür ve 17 yaşına gelir. gerçek ailesine gelen esrarengiz bir mektu...
Sabah gözlerimi yavaş, yavaş açtım. Yerimde doğruldum ve esnedim. Ben kendimi tanıtmadım.
Ben Aykız Yıldırım. 5 yaşında yetim haneye verilmişim ama şöyle bir durum var eski ailemi hiç hatırlamıyorum. Doktorlar yaşadığım bir travma olabiliceğini söylediği için pek kafaya takmadım. Zaten beni yetim haneye bırakan insanları hatırlamak istediğimi sanmıyorum neyse. Yaklaşık sadece bir hafta yetim hanede kaldım. Babam ve abim beni evlat edindi. Onları canımdan çok sevdiğimi söylemişmiydim. Şuan 14 yaşındayım yaklaşık 9 senedir abim ve babam ile kalıyorum. Abim işin de başarılı bir avukat babam da işin de oldukça başarılı bir Hakim. Annem yok vefaat etmiş. Babam hep anneme çok benzediğimi söyler di. Bende annemi görüyorlarmış.
Yataktan kalktım ve banyoya girdim ardından gardolabımın karşısına geçtim ve kombin yapmaya başladım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Telefonumu da cebime sıkıştırıp aşağı inmeye başladım. Abim ve babam sofra da otutuyorlar dı. Gidip babamın yanağına sulu bir öpücük kondurdum.
" günaydın " dedim ve kendimi abimin yanına attım. Bana göz kırptı ve tabağımı doldurmaya başladı. Bende o sırada tırnaklarımla oynuyordum. Abim tabağımı önüme koydu ve yanağımdan makas aldı.
" bunların hepsi biticek güzellik " dedi tehditkarca çıkan sesiyle. Elime çatalımı aldım ve salatalığa batırdım ardından ağzıma attım.
" he he " diye kestirip attım. Sofraya göz gezdirdim ama bulamadım. Canım çok kötü limon çekti iyi mi? Ayağa kalktım ve mutfağa koştum. Fatma abla ben bir anda içeri girince elini kalbine koydu. Galiba korkuttum.
" uy delu kiz ödum kopti! " evet Fatma abla Rize'li.
" ay pordon Fatma sultan ben bir şey almaya geldim de " dedum ve buz dolabını karıştırmaya başaldım. Sonunda bulduğum limon ile zafer kazanmışçasına sırıttım.
" hadi ben kaçtım " dedim ve masaya doğru adımladım. Abim çatık kaşlarıyla beni izliyordu.
" Ay parçam ben sana ne dedim. Yeme şu limonları kanın sulanacak demedim mi!? " omuz silktim ve yerime oturdum. Tuzu da alıp limona döktüm ardıdan limonu yemeye başladım. Abim yüzünü buruşturdu babam da eliyle saçlarımı okşamaya başladı.
" bari gözümün önünde yeme "
" abi sen ağzının tadını bilmiyorsan ben napabilirim ki? " dedim ve limonuma devam ettim. Limonum bitince dudaklarımı yaladım ve masadan kalktım.
" hadi ben doydum " dedim abim kolumu sarmalayıp geri oturttu.
" o tabak biticek ay parçam " dedi sert tutmaya çalıştığı ama beceremediği ses tonu ile. Dudak büktüm gözlerini kaçırdı.
" lütfen " dedim masum olduğunu tahmin ettiğim sesim ile. Yüzünü sıvazladı ve derin bir nefes aldı.
" ben sana niye kıyamıyorum " diye mırıldandı. Gülümsedim ve yanağını öpüp masadan kalktım. Babama döndüm.
