"Gerçekten sana inanamıyorum Lisa". Ağzımdan kelimeler dökülürken Lisanın anlattığı şeye asla anlam veremiyordum. Ama o suratıma bakıp gülüyordu. Tamam Jisoo'nun numarasını istemiştim. Lisanında numarayı alabilmek için Jisoo'nun en yakın arkadaşı sana'yı öpmesi yeterli olmuştu. Yıllardır arkadaş bahanesi ile Rose'ye yürüyordu ve şimdi başka bir kızı mı öpüyordu? Rosenin anlamamış bakışları altında Lisa konuşmaya devam etti. " Bakın şimdi ben normal bir şekilde numarayı istedim. Onu duvara sıkıştırmam hiçbir şey ifade etmez." Piç gülümsemesini sunmuştu bize. "Sana ise eski sevgilisinin önünde onu öpmemi istedi."
"Okulda hayvan gibi popüler olmana rağmen bunu yaptın mı? Rose sormuştu ve haklıydı. Lisa okulda tanınıyordu. Ailesi ünlü bir firma da çalışıyordu. Lisanın manyaklıklarına alışmış sayılırdım. Zil çaldı çalacaktı. Oturduğum çimenlerden kalktım ve çantamı toparlamaya başladım. Bunu gören kızlarda toparlanmaya başladılar. Son derse girecektik ve bazı planlarım vardı..
45 dakika sonra
"Görüşürüz kızlaar" heyecanlıydım. Her ne kadar kin beslemeye çalışsamda sevdiğim kıza yazacaktım. Artık emindim çünkü ben çıkmazda kaldıkça kızlar bunalıyordu. Kapıya yöneldim ve insanları itekleyerek en sevdiğim büyük ağacın arkasına oturdum. Yere çöktüm ve çantamı yanıma koydum. Önce numaramı gizli yapmalıydım. Telefonumun şifresini yazarken arkamda yaprak seslerini hissettim. Ağacın yanında bir bank vardı ve birileri oturuyordu. Neyseki beni göremezlerdi ve herkesten uzak kendi dünyamla yani Jisoo ile ilgilenebilirdim. Rehberime girdim ve Jisoonun numarasını yazmaya başladım. Ama arkamdan konuşma sesleri geliyordu. Bank cidden çok yakındı. Umursamayacaktım ama adım geçiyordu. Heyecanım soldu ve yüzümü telefonumdan ayırıp sesin geldiği yere, sağa çevirdim.
"Jennie Kim biliyosundur" dedi boğuk kalın sesli bir çocuk.
"Lisanın yakın arkadaşı. Her yerde sürtük adı olan kız" şimdi ise gayet ince sesli bir kız söylüyordu bunu. Alışmıştım artık adım hakkında saçma sapan iftirala ama kesinlikle sürtük değildim. Konuşmalar moralimi bozmaya yetmişti.
" o kahpe her gün bir erkekle yatıyor" Kalın sesli çocuk gülmeye başladı. Çok komik.
"Hm" diye düşünceli mırıldandı kız
"Bu kanıya nerden vardın?" Biliyor musun bende herkese bunu sormak istiyorum. Yanaklarımın ıslandığını yeni fark ediyordum. Hiç kimse ile yatmamıştım ve kahpe falan da değildim. Aptal olan onlardı.
"Bilmem insanlar konuşuyor öyle" Dayanamıyordum. Telefonumu hoodiemin cebine soktum ve ağacın arkasından çıktım.
"Sende hiçbir kanıt olmadan buna inandın değil mi?" Ağlıyordum veya ağlamıyordum. Ama en güzel günü mü mahveden bana gözlerini büyüterek bakan bu çocuğa çok sinirliydim.
"Çok merak ediyorsanız söyleyeyim. Kimse ile yatmadım. Sizin gibi insanlar yüzünden hayatım boka sarıyor ve ben bir şey yapamıyorum. Siktirin gidin yanımdan!" Sonuncusunu bağırarak söylemiştim. Kahretsin Jisoo şu an antrenmandaydı ve bizi duymuş olabilirdi. Çocuk kızın elini tutup hızlıca yürürken kız bana özür diler gibi bakıyordu. Umurumda değildi. Çantamı alıp yürümeye başladım.
Jennie yaz artık şu kıza
Şimdilik düz yazı yazmak istedimm
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Jensooer/yarı texting
Romance"Özgürlüğüm elimden alındığından beri seviyorum seni. Zaten sen almamışmıydın hislerimi?"
