Merhaba'
Medyadaki sahne Tom à la ferme filmine ait. Her kesime hitap edeceğini zannetmiyorum çünkü ağır ilerleyen bir film. Ayrıca eşcinsel temalı.
Park Jimin'in boğazına bir bıçak gibi saplanmıştı, Jeon Jeongguk'un ölümü. Saat gecenin dördü.Yine, diğer gecelerde de olduğu gibi o gece de yaşamak için fazla isteksizmiş, Park Jimin. Teni kar tutmuş kadar beyazmış, kalbi kış kadar soğuk. Hissizleşmiş. Hoş, ona ait olan bir parça öldüğü günden beri hissizmiş ya zaten, neyse. Ancak hep, diğer herkes gibi insan olmak istemiş. Yaşamış, ağlatmış, ağlamış, düşmüş ve kanatmış. Hisseden bir insan olabilmek için çabalamış. Olmamış. Git gide dibe batmış lakin onu kurtaracak el artık çok, çok uzaktaymış. Dibe battıkça asla yaşanmaması gereken bir hayatı kendisine yakıştırmış, öyle de yaşamış. Defalarca kez kendini yaralamış ama her seferinde tekrar dikilmiş bilekleri yedi dikişle, yedi yerinden. Kesiklerini iyileştirmişler. Ruhuna iyi gelememişler. Aç kalmış duyguları, Park Jimin'in. Sadece nefretini besleyebilmiş. Her gün, her şeyin dördünden nefret etmiş. Saat dörtten. Haftanın dördüncü gününden. Dolapta kalan son dört zeytinden. Dördüncü bölümden. Sayfa dörtten. Dörtten ve dördün olduğu her şeyden.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sûnder dy ✓
FanfictionPark Jimin'in boğazına bir bıçak gibi saplanmıştı, Jeon Jeongguk'un ölümü. Saat gecenin dördü. @Aurellora ithafen yazılmıştır.