Sabah olmuştu . Dünün şokunu hala atlatamamıştım. Yani bir insan öldürmeye neden olacak ne olmuş olabilir ki. Kafam karışık.Dışarı çıkıp nefes almaya ihtiyacım var. Hemen Suzie'yi aradım yer ve saati söyleyip telefonu kapattım.Hazırlanıp yola koyuldum.Şans odur ki gideceğimiz yer kapalı.Suzie'ye mesaj attım.O da bana bir cafe adı söyledi. Oraya vardığımda doğmamayı diledim. Çünkü Carmen gilin evinin hemen yanı.Cafeye giderken onu gördüm ağlıyor, nasıl oldu bu diye söyleniyordu. Yanında da Bay Katil var. Onu teselli etmeye çalışıyordu. Onların beni görmesinden korktuğum için koşmaya başladım.Cafeye girdim.Suzie cam kenarındaki bir masaya oturmuş Üzgün bir şekilde bana bakıyordu.Yanına geçtim. ''Ne oldu? ''diye sorunca ''Carmen'in annesi ölmüş.Hem de nedenini bilmiyorlarmış.Feci bir şekilde, kafasında darp izleri falan varmış. Ona üzüldüm. Bence hırsız falan girdi sonra Emily onu görünce öldürdü.Benceee, senin bir fikrin var mı?'' diye sorunca söylemem gerektiğini anladım.Sonuçta en yakın arkadaşım Kulağına eğilerek: ''Bana söz ver!''
''Ne için?''
''Kimseye söylememek için ver hadi artık.''Kafasını tamam anlamında salladı. Ben de olanları anlattım. Ağzı açık kaldı. Bayaaaaa...
''Bunu polise söylememiz gerek ölmek istemiyorsan!''
''Hayırrr! Kimse bilmeyecek ikimizden başka!'' diye bağırdım.
''Peki, salak arkadaşım Jordan neşter veye testere gibi hiç sevmediğim delici , kesici aletlerle bizi doğramaya kalkarsa bu günleri hatırlatacağımmm!!!'' dedi ve gergin halde cafeden ayrıldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kanlı Çember(Ara verildi)
Teen FictionNormal bir hayata sahipti Jennifer. O zamana kadar. Partideki cinayete tanık olduktan sonra asla geriye dönemez. Asla eskisi gibi olamaz. Yalanlar itiraflar acılar bitmek bilmeyen kayıplar...