57//Aitlik

3.3K 443 171
                                        

Günaydın👋🏻👋🏻👋🏻

İyi okumalar dilerim~~~

...............

      Açık gökyüzü maviliğiyle göz boyar, denizin belli belirsiz dalgalanmaları kulakları kutsarken kalabalık sokaklarda ilk defa yanında bulunduğu evi inceliyordu Jeongguk. Bu annesinin sürüsüne ilk gelişi değildi kesinlikle ancak daha önceki gelişlerinde hiç onun evine gitmemişti. Gününün çoğunluğu genellikle handa geçmişti. Şimdi ise onun ısrarlarıyla bu evin önündeydi. Sağına baktığında net bir şekilde denizi ve kıyıdaki kayaları görüyordu. Annesinin onu gördüğünden bahsederken ne demek istediğini böylece anlamıştı. 

Taehyung ve Lider Won-Shik onlarla birlikte değildi. Kafilenin geri kalanı için düzenlemenin yapılması için yanlarından ayrılmışlardı. Jeongguk her ne kadar Taehyung'a kendisinin halledebileceğini söylese de alfayı ikna edememişti. Taehyung bu ziyaretlerini kendisi için bir tatil olarak görüyordu ve belli ki Jeongguk'un herhangi bir şeye müdahale etmesine izin vermeyecekti. Bu yüzden sarı saçlı omega şu anda oğlu, annesi ve kardeşiyle birlikte onların evine giriyordu. 

İki elinde içinde kendisine, Taehyung'a ve Jisung'a ait eşyaların bulunduğu çantalar vardı. Elleri dolu olduğu için oğlunu kontrol edebildiği pek söylenemezdi ve Jisung hemen yanı başında kötü kötü Arim'e bakarken maalesef onu durduramıyordu. Yapabildiği tek şey annesi evin önündeki kısa merdivenleri tırmanıp kapıyı açtığında oğluna dönmek, "Hadi, önden git." demekti. Böylece onları biraz da olsa ayırabileceğini düşünmüştü. 

Jisung babasının istediğine uydu ve kollarını göğsünde bağlamışken başını ters tarafa çevirmiş kıza son bir kez baktıktan sonra Ga-Eul'u takip ederek eve girdi. Bu buraya gelirken hissettiği heyecanın biraz da olsa geri dönmesine sebep olmuştu. Daha önce böyle bir evde hiç bulunmamıştı zira. Evin neredeyse her yeri tahtadan ve taştan oluşuyordu. İçerideki eşyalar da aynı şekildeydi. "Vay! Çok ilginçmiş!" demesine engel olamadı evin içine girdiğinde. Bir elini duvara götürüp pütürlü yüzeye dokundu. O sırada kendisini gülümseyerek seyreden Ga-Eul'ün farkında değildi. Dönüp babasına bakmış, "Baba bak! Duvarlarda taşlar var!" demişti.

Jeongguk onun arkasından giren Arim'i takip ederken güldü oğlunun çıkarımına. "Bizim evlerimizde de duvarlarda taşlar var Jisung." dedi ardından. Jisung bu hiç umurunda değilmiş gibi bir kez daha duvarı okşamış, "Ama bizim duvarlarımız pürüzsüz!" demişti bu sefer. Jeongguk başını belli belirsiz iki yana salladı ve annesine döndü. "Anne, kusura bakma lütfen." Ga-Eul çocuğun heyecanını hiç sorun etmezken gülümsedi. "Sorun değil. Küçük beyi şaşırtabildiğimiz için mutluyum yalnızca." 

Jisung dikkati evin ilginçliğiyle dağılmışken şahit olduğu konuşmayla elini duvardan çekmiş, kaşları belli belirsiz çatılırken arkasını dönmüştü. Bir babasına bir Ga-Eul'a baktı ve, "Baba." dedi merakla. Jeongguk elindeki çantaları kapının yanına bırakırken, "Efendim?" diye yanıtladı oğlunu. Küçük çocuk böylece parmağını kaldırıp kızının saçlarını okşayan Ga-Eul'ü gösterdi ve, "Ga-Eul Bey senin annen mi?" diye sordu pat diye. Jeongguk duraksamadan edememişti. Jisung'a karmaşık olduğu için bu konuyu açıklamayı geciktirdikçe geciktirmişti. Belli ki şimdi vaktiydi. Doğrulup kendisine merakla bakan küçüğe yaklaştı ve, "Öyle. Çabuk anladın." dedi. 

Jisung bu cevap üzerine biraz düşündü. Babasının bir annesi olduğunu bilmiyordu. Buna şaşırmış olması bir yana, Ga-Eul'ün neden onlarla birlikte şehirde yaşamadığını da anlayamamıştı. "Neden bizimle yaşamıyor?" diye kaşları hafifçe çatıkken sormasının sebebi buydu. Tabi bu, beklenmedik bir tepki almasına sebep olmuştu. Arim öne atılıp annesinin kıyafetlerini kavramış, "Annemi de benden çalamazsın! Kötü çocuk! Taehyung oppamı zaten çaldınız!" demişti.

city of differences 'taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin