Kartaldan;
Ne yapacağımı bilmiyordum. Nehir hayatıma girdiğinden beri eski kartal gitmişti. Evet ben bir polistim ancak polisken beni yoran şeyler eve gelip yatağa girince bile bir süre uzaklabiliyordum. Ama nehir rüyalarımda bile varlığını hatırlatırken iyi değildim.
Şu anda ise babası nefes alsın diye kocaman havuzu Kova ile boşaltmaya çalışıyordu. Delirmiş gibi durmak bilmiyordu. Havuz kıpkırmızı kan rengini almışken her yeri kan olan kız hala çığlık çığlığa boşaltmaya çalışıyordu. Elimden hiç bir şey gelmiyor du ne yapmam gerektiğini bilmeden ona bakıyordum.
Artık durmalıydı.
Arkasından gidip kollarımı beline sardım. İlk başta ürpererek baktı ancak beni gördükten sonra çırpınmaya başladı.
"Bırak! Ölücek izin veremem! Kartal bırak!"
"Ştt, nehir bana bak," ne kadar konuştuysam da işe yaramadı. Omuzlarından tutup kendime doğru hızlı bir şekilde çevirdim. Yumruk yaptığı elini omzuma güçcüzce vurdu.
Hıçkırıklar içinde ağlarken başını göğsüme yasladı.
"Ö-ölemez!"
"Nehir, o öldü. Şimdi buradan gidelim." Başını hayır anlamında sallayarak kollarını hızlı bir şekilde geriye doğru iterek benden kurtuldu.
"Ölmeyecek! Ölemez!"
"Hayır neh-" lafımı bitirmeden su yerine kana dönüşen havuza atladı. Hayır!
"Nehir! Çık şuradan nehir çık dedim!" Lanet kız kan havuzuna atlamak nedir?
Peşinden bende atladım. Kan su gibi değildi kan tutarsa felaket şeyler olur du.
Yerde ki zincirleri çekiştiren kızın kolundan tutup havuz merdivenine çektim. Çırpınan kız bana karşı gelemedi onu ayaklarımızın bastığı merdivenlere çıkardım.
"Kartal bırak beni!" Diye bağırarak ağlıyordu. Onu sarstım,
"Nehir, baban seni sevmiyordu. Şimdi onun için aptallık edip üzülme!" Hızla bana baktı ve ardından iç çekerek başını eğdi. Evet belki biraz ağır olmuştu ama ancak böyle kendine gelebilirdi.
"Doğru söylüyorsun." Dedi göz yaşlarını hızla sildi.
"O zaten beni sevmiyordu niye onun için üzüleyim ki?" Ayağa kalktı üzerinde ki beyaz tişört kırmızı rengini almıştı. Son kez havuza baktı ve arabama bindi.
Bende ekip'i arayıp arabaya bindim. Eve gidene kadar ikimiz de konuşmadık zaten saat çok geç olmuştu.
Nehir kapıyı açarken elleri titriyordu. Arada iç çekmesi hala devam ediyordu.
Eve gitmek ve nehirin yanında kalmak arasında kalıyordum. Bu gece onu yalnız bırakamazdım.
Nehire ve kendime sıcak kahve yapmıştım. Nehir duş alıp üzerine rahat bir şeyler giyip gelmişti. Şimdi ise elinde tuttuğu kahveye bakıyordu yarım saattir.
"Nehir yarın sen gelme emniyete." Yorgun gözlerle bana baktı,
"Hayır gelmem gerek." Gözlerini kahveden çekmeden konuşuyordu.
"Nehir, polis işi senlik değil. Hem Zaten kötüsün kendini toparlarsın. En azından bir süre gitme "
"Kartal kötü değilim iyi olacağım ve gelicem."
Daha ağzımı açmadan kapının çalması nehirin işine gelmişti. Bu saatte nehirin evine kim gelmişti?
Kapıyı açınca nalan ile karşılaşacağımı beklemiyordum. Yüzünde tebessüm olan kız beni görünce şaşkınlıkla bana baktı
"Se-senin burada ne işin var? Nehir nerede?"
"İçeri de gelsene." Diyip geçmesini bekledim. Üzerinde ki ceketini askıya asan kız nehirin karşısında ki koltuğa kendini rahatça bıraktı. Bende yanlarına gittim.
"Nehi! Gecem çok güzel geçtii. Emir çok iyi çocuk ya seviyor beni!" Heyecandan sesi titriyordu. Nehir hala kahvesine bakıyordu.
İlk nehire sonra ise bana baktı. "Kötü bişi mi var? Ne oldu? Nehir baksana bana." Nehit hala tepkisizliğini koruyordu.
Şimdi gel de kıza baban öldü de..
"Nalan bişi oldu ama sakin ol lütfen." Nalan kaşlarını çattı "n-ne oldu korkutuyorsunuz beni, nehir iyisin değil mi?"
Nehir cevap vermiyordu.
"Nehir baksana kime diyorum" omzuna dokunarak kendisine baktırmaya çalıştı.
"Nalan, baban" yumruklarımı sıktım umarım her şey daha beter olmaz.
"Babam ne?" Endişeli gözlerle bir bana bir nehire bakıyordu.
"Bir şey mi oldu babama? İyi mi şimdi? İyi değil mi? Nerede o!?" Nalan babasına düşkündü..
Nehir ayağa kalktı ve kan toplamış gözlerini ruhsuzca nalana çevirdi.
"Nalan babamız dün gece öldürüldü." Hiç acımdana gözlerini bile kırpmadan kardeşinin çok sevdiği babasının ölüm haberini vermişti.
Nalan sertçe yutkunup nehire baktı.
"B-bu hiç komik bir şaka değil! Bugün bizim doğum günümüz kardeşim beni kandırmaya çalışıyorsunuz değil mi?" Nehir dudaklarını birbirine bastardı ve gözlerini kapattı.
"İki yıl önce; babam ikimizin doğum gününde bir hediye almıştı, gitar almıştı birine belki de sana, ve bir silah bana o gün silahı hediye olarak vermişti.."
Nalan'ın gözlerinden yaşlar boşalmaya başladı,
"Bana da gitar.." nehir brukca bir tebessüm etti.
"Bu sefer ki doğum günü hediyemiz cenaze" nalan başını hayır anlamında salladı.
"Hayır gelicek o ve bana güzel hediyeler alıp anlımdan öpcek. Akşama kadar vakit geçireceğim onunla parti vericez daha!"
Nehir Nalan'a göre çok duygusuz gibi görünüyor du.
"Nalan öldü o dün gece boğularak öldü." Nalan kendinden geçerek yere düşeceği esnada nehir onun omuzlarından tutarak düşmemesini sağladı.
"Atlatacağız Nalan. Şimdi gitmemiz gereken bir cenaze var."
İki kız aynı babaya sahipti. Ancak nehir öldüğü için nalan Kadar üzülmemişti. Ama dün gece ise kendinden geçmişti..
Nehir nalanın kollarından tutuyordu ancak kendi de zor duruyordu.
Ağlamaktan bayılan nalanı yavaşça yere bıraktı ve yorgunca bana baktı.
"Kartal yardım eder misin?" Diye sorunca yanına gittim.
"Ben hallederim sen otur zaten iyi değilsin." Hiç bişi demeden koltuğa oturdu.
Nalanı kucaklayıp koltuğa yatırdım. Nehir kolanya getirmişti.
"Ben hallederim," deyip kendi kardeşinin yanına diz çöktü yavaş bir şekilde yüzüne avuçlarına kolanyayı sürdü.
"Birazdan kendine gelir." Dedikten sonra yanıma oturdu.
"Zor bir dönem olacak biliyorum ama bunu başaracağım." Diyip bana baktı kollarımın arasına alıp sıkıca sarıldım. "Sen başarırsın güzelim." Diyip saçlarını okşadım..
BÖLÜM SONU
Selam nasılsınız? İyisinizdir umarım! Bölüm kısa oldu biraz ama bunun sebebi bir daha bölümün üç ay sonra devam etmesinden kaynaklı. Evet bir daha ki bölümde aradan üç ay geçmesiyle devam edecek.
Artık nehir ve kartalı daha çok okuyacaksınız. Ve önümüzde ki bölüm uzun olucak! Bu arada oy verip yorum yapmayı unutmayınn. 🐚
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAHKÛM (Tamamlandı)
Teen FictionBir katil düşünün.. duygularını bitirmiş, tüm benliği bir hiç olmuş bir kız nehir. O hep karanlık sularda boğulmuşken artık karanlığı kendine arkadaş edinmiş ve bu yolda yalnız yürümye devam ediyor... Babası tarafından şiddete alıştırılmış bir kız ç...