Olup biteni Sude'ye anlattılar. Onlar anlattıkça, Sude bazen küfür ediyor, bazen hayretle haykırıyordu.
"Şimdi Sudecim, telefonum sanırım salonda kaldı. Bergüzarın aldıkları da, onları alıp gelir misin?"
Hiç konuşmadı hava kararmak üzereydi ama evden çıktı. Çok üzgündü ve ağlayarak salona gitti.
Bir süre sonra Bergüzarın telefonu yine çaldı, arayan Sude.
"Ne oldu Sude?"
"Kapı kilitli. Polisler mühürlemişler. İçeri giremiyorum!"
"Tamam gel o zaman."
Bergüzar, Sevime söyledi.
"Yarın ki randevuları iptal etmem lâzım ne olacak şimdi?"
"Sabah erkenden karakola gidip, durumu anlatırız. Yapılacak bir şey yok. Can komiserin bende de numarası var, ara konuş istersen."
Bergüzarın telefonu yeniden çaldı.
"Dayım! Efendim dayı."
"Sevgiyi arıyorum açmıyor, merak ettim!"
"Al Sevgini vereyim ben de iyiyim dayıcım!"
Sevgi telefonu alıp mutfağa gitti. Döndüğünde yüzü gülüyordu.
"Sevgi, boynundaki sargı kan olmuş yeniden hastaneye gidip baktıralım. Gece uyuyamam."
Sude'yi arayıp hastaneye gelmesini söylediler.
Üç kız acile girdi ve durumu anlattılar. Dikiş atıp onlarla ilgilenen doktorun mesaisi bitmişti.
Nöbetçi sargıyı açıp, " Önemli değil, sızıntı olmuş değiştirelim gidin."
Üçü de rahatlamıştı.
Daha içeri yeni girmişlerdi ki, Bergüzarın telefonu yeniden çaldı.
"Poyraz arıyor kızlar. Nereden bilebilir ki!"
Konuşmaya başlayınca rahatladı bir süre daha konuşup kapattı. Kızlar merakla ona bakıyorlardı.
"Pazar günü dönüyormuş da, çocuklar telefonda hep beni soruyormuş da, yemeğe gider miymişiz! Bak bak bak ne dolambaç, ne üç kağıt! "
"Sen ne dedin?"
"Çocukları al öğlenden sonra bize gel. Pizza partisi yaparız dedim."
"Eee, o ne dedi?"
"Dışarıda yesek dedi. Olmaz dedim. Peki dedi."
"Aferin sana. Sıra sende."
"Dayım da gelir. Bu suratla bir yere gidemem zaten."
"Galip beyin başka planları varmış. Pazar günümü ona ayıracakmışım. Ben de," gelince konuşuruz," dedim, biraz bozuldu gibi. Bergüzar inşallah görüntülü aramaz."
"Ararsa açmam merak etme. Sen Can komiseri aradın mı?"
"Unuttum şimdi arasam geç mi oldu?"
"Ara ya, o sana," istediğin zaman ara," demedi mi?"
"Kızlar çorba yaptım gelin önce karnınızı doyurun."
"Benim biraz boynum acıyor."
"Benim de yüzüm. Çorbamızı içelim ağrı kesici alırız."
"Sude önce sen iç."
"Neden?"
"Kızım bu gün çok şey yaşadık bir de zehirlenmeyelim!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AĞLADIĞIMA BAKMAYIN (üç kadın)
General FictionÜç kadın, üç hikaye. "Tek seçeneğiniz var. Annen mi, doğmamış bebeğin mi?" Üçüncü kadın sordu. "İnsan kendi evladını satar mı?" Birinci kadın sordu. "Çok adice." İkinci kadın konuştu. "Sen hiç seçeneksiz kaldın mı ki?"