-Irmak'tan-
"Hadi kalkın lan, saatin kaç olduğundan haberiniz var mı?" dememle Hira'nın yataktan yere düşüp, yapışması bir oldu. Eylül hala camış gibi uyuyordu. Uykucu işte.
"Tamam ya, kalktım bağırmasana." Dedi Hira.
"Hadi ya, gidin hazırlanın, şu Eylül'ü de uyandır."
"Tamam ben uyandırırım bebiş, git kahvaltıyı hazırla sen." Dedi yüzünde beliren bir gülümsemeyle.
-Hira'dan-
Şuan savaşa gider gibi bir halim var, sonuçta Eylül'ü uyandırmak zor iş. Elime bir sürahi su alıp Eylül'ün yatağının başında dikildim.
"Lan Eylül eğer kalkmazsan... Bu suyu kafana boşaltırım."
Eylül uykulu gözlerle bana anlamsızca baktı. Tırstım şu an valla.
"Seni en son uyandırmak için ne yaptığımı hatırlatırım." Dedim.
"Beni uyandırdıktan sonra sana yaptığın şeyin, bedelini nasıl ödettiğimi hatırlatırım, canım."
Onu en son bu şekilde uyandırdığımda kafamdan aşağıya üç şişe buzlu su dökmüştü, zalımın kızı.
"Bi' uyutmadınız be, tamam kalktım çık üzerimi giyineceğim." Dedikten sonra, odadan çıkıp bende üzerimi giyinip, Irmak'a kahvaltı için yardım etmeye gittim. Mutfağa doğru giderken Irmak'ın sesini duydum
"Hep bana yaptırıyorlar bu işleri ya, pislikler." Diye söyleniyordu. Haklıydı valla, hep ona yaptırıyorduk.
"Uyandırdım camışı, gelecek şimdi, üzerini giyiniyor."
Eylül'de kahvaltıya geldikten sonra, ayakkabılarımızı giyinip yeni okulumuza gitmek için yola çıktık.
***
"Bu ne bee, herkes bi havalarda." dedi Irmak.
Eylül ile ona hak verircesine başımızı salladık. Okul binasına girdiğimizde tüm gözler bize çevrildi, hiç umursamamışçasına müdürün odasına çıktık.
"Ayy kızlara baksanıza boya kutusuna düşmüş gibiler." Dedim. Gerçekten biz hiç makyaj yapmayan nadir kızlardanız alışık değiliz böyle ortamlara.
-Eylül'den-
Sonunda müdürün odasına vardık.
"Buyrun kızlar, yeni öğrenciler sizsiniz demek."
"Evet hocam." Diye onayladım. Tüm müdürler keltoş göbekli olduğu gibi buda öyle. Müdür bir form tutuşturdu elimize.
"Ailelerinizle ilgili bilgileri bu forma doldurun." Dedi müdür. Müdürün bu sözü hepimizin yüzünü düşürdü.
"Hocam... Eylül ve ben küçükken ailelerimizi trafik kazasında kaybettik. Kayıt işlemleriyle Irmak'ın babası ilgilenecek."
"Hımm... biz onla irtibata geçeriz. Şimdi tüm sınıflar derste. Sınıfınız 11-F."
"Teşekkürler hocam" dedi Irmak. Sınıfa çıktık. Sınıfın kapısının önünde bi heyecan bastı hepimizi.
"Ayy ben tıklayamam." Dedi Irmak.
"Bende." Dedim onaylayarak.
"Uff kızlar ya, öğretmenler odasına mı giriyoruz? Ben tıklarım." Dedi Hira. Kapıya tıkladıktan sonra sınıfa girdik, tüm gözler bize dönüktü.
"Buyrun kızlar." Dedi hoca
Hemen lafa atlayarak "Hocam biz yeni öğrencileriz." dedim
"Tamam kızlar, boş yerlere geçin." Dediğinde hepimizin gözü boş sıraları taradı. Off üç tane boş sıra var, ve üçü de erkek, biraz afalladıktan sonra boş yerlere geçtik. Tüm boş sıralar arka arkayaydı şansımıza...
Arkadaşlar ilk bölümümüz bıraz kısa oldu ama devamı gelecek inşallah beğenirsiniz vote ve yorumlarınızı bekliyoruz öpüldünüz :))
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİZ VARSAK
Teen FictionKardeş gibi ve tek başlarına büyüyen, üç kız ve başına gelen maceralar