₁₂unanswered questions

576 61 75
                                    

Bay Kim umursamazca odasından içeri girip gözden kaybolduğunda kafamı tekrar Dawon'a çevirdim. 

Dawon merakla ekledi. "Bir şey mi diyecektin?"

Anlamsızca suratına baktım. "Evet, şey-" Ne söyleyeceğimi unutmuştum resmen. "Bir şey olursa ilk bana haber verebilir misin diyecektim." 

"Tabii ki. Sen merak etme."

Teşekkür edercesine gülümseyip malikanenin içerisine doğru adımladım. Göz ucuyla kafamı kaldırıp yukarı baktım fakat Bay Kim görünürde yoktu. Derin bir nefes alıp kapıyı araladım, içeri girdim. Bugün önceliğim banyo ve lavaboları temizlemekti. Dün akşam çıkmadan Naeun bu işi bana kilitlemişti. Malikanenin içerisinde yaklaşık 15 tane banyo olduğunu hesaba katarsak bütün günüm bununla geçecek gibi duruyordu. Bay Kim'in odasını en sona bırakıp en alt kattaki banyodan başlamaya karar verdim. 

-o-

Bütün gün lavabo ve klozet fırçalamaktan canım çıkmıştı fakat pes etmemeye kararlıydım. Üçüncü katın son banyosunu da hallettikten sonra kovayı elime alıp kendimi banyodan dışarı attım. Sadece Bay Kim'in odasındaki banyo kalmıştı. Bir alt kata inerek korkak adımlarla odasına yöneldim. Joomi'nin Bay Kim odasından çıktığını görmemle koşar adımlarla yanına gittim. "Bay Kim odasında mı?"

"Hayır. Bay Kim sabah dışarı çıktı. Henüz gelmedi diye biliyorum."

Kafamı belli belirsiz aşağı yukarı sallayıp odasından içeri girdim. Kapıyı örtüp banyoya yöneldim. Kovayı yere bırakıp kafamın içerisindeki sesler eşliğinde banyosunu temizlemeye koyuldum. Evden dışarı çıkmayıp beni gözetleyen Bay Kim ne olmuştu da kendini dışarı atıvermişti? Belki de dün olanlar yüzünden biraz olsun vicdan yapmıştır. Kim bilir?

Son hızla banyosunun içini, klozetini temizledim ve son olarak lavabosuna yöneldim. Güzelce temizleyiciyi döküp fırçalamaya başladım. Artık temizleyici kokusundan burnum sızlıyor, gözlerim yanıyordu. Beni tek ayakta tutan şey burayı da bitirdikten sonra evime gidip güzelce dinlenebilecek olmamdı. Çıkış saatim çoktan gelmişti, geçiyordu bile.

O kadar fazla işime odaklanmıştım ki Bay Kim'in aynada belirmesiyle olduğum yerde korkudan sıçradım. "Beni korkuttunuz."

Yarım bir şekilde gülümsedi. "Seni bu kadar korkuttuğumu bilmiyordum."

Lavaboyu fırçalarken ekledim. "Sessizce gelirseniz tabii ki korkarım." 

Fırçayı kovanın içine atıp tam lavaboyu akıtacakken Bay Kim, "Banyodan çıkar mısın? Duş alacağım." dedi.

Ardıma dönüp gözlerinin içine içine baktım. "Sadece iki dakikalık işim kaldı. İzin verirseniz halledip çıkacağım." 

Sıkkınlıkla nefesini saldı. "Ben duş aldıktan sonra halledebilirsin Shira. Bu benim sorunum değil."

Şaşkınca ona bakakaldım. "Sizden sadece iki dakika istiyorum," Vurgulayarak ekledim. "Bay Kim."

Yavaş adımlarla üstüme yürüdü. Tam önümde durduğunda kafamı kaldırıp istemsizce ona baktım. "Ben de banyomdan çıkmanı istiyorum, Shira."

Dişlerimi sıktım. Tam onu itecekken ellerimdeki temizlik eldivenlerinin aklıma gelmesiyle ellerim havada kalakaldım. Ellerimi yumruk yapıp ardıma döndüm ve umursamazca suyu açıp lavabonun köpüğünü akıtmaya başladım. Tam arkamda durmuş, beni izlemeye başladı. Nefesi boynuma çarpıyordu. "Biraz geri çekilin, lütfen. Üzerinize su sıçramasın." Madem oyun istiyordu. Ona istediğini verecektim.

Söylediğimi yaparak geri çekildi ve aynanın yansımasından kafamı kaldırıp ona baktım. Muzipçe gülümsedi. Üzerindeki tişörtü çıkardı. Hemen ardından elini pantolonunun düğmesine götürdüğünde suyu kapatıp ona döndüm. "Bay Kim, ne yapıyorsunuz?"

Divine Hands | Kim TaehyungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin