Bu gün bütün kurgulara yb atmaya çalışacağım. Umarım beğenirsiniz.
İyi okumalar<3 ~~~~
Felix arkadaşları ile parkta iken köşede ağlayan bir çocuk görmüştü. Onu öyle görünce üzülmüştü. Neden ağlıyordu ki?
Felix koşarak o çocuğun yanına gitmişti. Elini ağlayan çocuğun omzuna koyucağı sırada çocuk hızla geri çekilmişti. Ne oluyordu?
"Dokunma bana lütfen, sende beni kirletme"
"Hey benden korkma. İstersen dokunmam sana. Ne oldu? Neden ağlıyorsun?"
"Söz verirmisin kimsenin haberi olmayacağına?"
"Söz veriyorum"
"Ben ailemden kaçtım. Unnie'me gidiyordum ama yoruldum"
"Neden ailenden kaçtın?"
"Beni dövüyorlardı, onlar için hayal kırıklığıymışım"
"Öyle düşünme, istersen ablam burada. Seni unnie'ne götürebiliriz"
"Gerçekten yapabilirmisin?"
"Tabikii"
"Tanışalım mı?"
"Ben Lee Felix senin adın ne?"
"Bende Hwang Hyunjin"
"Ben 6 yaşındayım sen?"
"Bende 6 yaşındayım. Peki unnie'n kaç yaşında?"
"Ablam 15 yaşında. Haydi gidelim!"
Felix küçük çocuğa fazla temasta bulunmak istemediği için kolundan hafifçe tutmuş ve ayağa kaldırmıştı. Küçük çocuğu peşimden sürüklerken arkadaşlarını unutmuştu. Ablasının yanına geldiğinde kocaman gülümsemişti.
"Rosé unnie arkadaşımı unnie'sine bırakalım mı? Çok yorulmuş"
"Ah arkadaşının neyi var? Neden ağlıyorsun bakalım?"
"Söylemesem olur mu?"
Felix kulağına fısıldayan arkadaşı ile gülümsemişti. Ablasına döndüğünde endişeli gözlerle arkasına saklanan çocuğa bakıyordu.
"Unnie arkadaşım söylemek istemiyormuş. Onu götürelim lütfen"
"Bana öyle bakma. Haydi kalkın gidiyoruz"
Felix ablasının söylediği ile arkadaşına bakmıştı. Arkadaşı hala korkarak arkasında saklanıyordu.
"Sana söz veriyorum Hyunjin, seni herkes den koruyacağım. Gerekirse kendimden bile"
"Felix beni asla bırakmayacağınada söz verirmisin?"
"Belki şu anlık değil ama büyüyünce olabilir"
__ 12 yıl sonra~
Hyunjin'in her yeri ağrıyordu. Dövülmeye alışkın olması vücudundaki ağrıları geçirmiyordu. Doğurganlığı olmayan bir alfa olduğu içindi bu.
Her ne kadar alfa olsada omega'ya benziyordu. Gücünü bir türlü keşfedemiyordu. O yüzden şu an okulda herkes tarafından dövülüyordu.
Ablası gibi güçlü olamadığı için kendine lanet ediyordu. Sahi ona söz veren çocuğa ne olmuştu? Hani kendisini herkesten koruyordu?
"Hahaha! Asla çocuğun olamayacak omegaya benzeyen alfa!"
Minjoon Hyunjin'in tepki vermemesi ile gülümsemişti. Minjoon'un arkadaşı Jinyong konuşmaya devam etmişti.
"Ay bu kesin parasını birilerinin altına girip kazanıyordur. Hem çocuğuda olmuyor o yüzden rahattır ezik!"
Mingyu Hyunjin'in haline kahkaha atmaya başlamıştı.
"Bir alfa ağlamaz ama şuna bak, omega gibi ağlıyor salak!"
"Dilide varmış bunun! Aptal! Senin konuşmana izin veren oldu mu ha!"
Hyunjin saçlarından sertçe tutulup çekilmesi ile çığlık atamaya çalışmıştı. Ama dediği gibi, sadece çalışmıştı.
Sesi çıkmıyordu.
Sadece onların karşısında acınası halde ağlıyordu.
Hyunjin karnına yediği tekme ile acı içinde inlemişti. Çocuğu olmasa bile sürekli aynı yere vurmaları acıtıyordu. Ama en çok kalbi acıyordu.
Ailesinin bile istemediği biriydi. Neden başkaları tarafından sevilmiyordu? Neden sürekli tacizlere ve yumruklara maruz kalıyordu? Çocuğu olmadığı için mi? Omega'ya benzediği için mi?
Kurdundan nefret ediyordu.
Ama kedisine olan nefreti daha fazlaydı.
"Seni şurada becersem sesin bile çıkmaz. Alışkınsındır zaten"
Hyunjin Minjoon'un saçlarını bırakması ile kaçmaya çalışmıştı. Ama Minjoon kaçmasına izin vermeden Hyunjin'i yakalamıştı.
"Bu sefer taciz ile sınırlı olmayacak yaptıklarım. Dahada ilerisine gidicek"
Minjoon'un elleri kalçasına giderken midesinin bulandığını hissediyordu. Bu daha ne kadar devam edicekti? Yetmemişmiydi yaptıkları?
"D-d-dokunma b-bana y-yalvarırım"
"Biraz daha yalvar, ama dur. Birazdan yalvarabilirsin"
Hyunjin Minjoon'un ellerinin pantolonuna gitmesi ile şimdiden kirli hissediyordu. Dahada ileriye gitmeleri intihar sebebi olurdu. Bunu cidden yapardı Hyunjin.
Hyunjin aldığı petrikor kokusu (yağmurdan sonra toprak kokusu) ile garip hissetmişti. Delta'nın burada ne işi vardı? Hyunjin delta'nın tacize uğramasını izlemeye geldiğini düşünüyordu. Ama onun kokusu ile rahatlamak garip geliyordu.
"Onu bırakmazsanız burada sizi kemikleriniz kalmayacak şekilde öldürürüm!"
"A-affedin b-bizi delta!"
"Ops! Affınız kabul edilmedi! Yazık! Dua edin ki ölümünüz en acısızından olsun. Ama bunun olmayacaği kesin, çünkü sizin ona pis niyetle dokunan her uzvunuzu tek tek kıracağım!"
____
Saçmaladımmmmm. Of yaa, olmadı bu bölüm. Boka benzedi.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bence Felix'i böyle hayal edelim. Bu arada ben nefes alamıyorum bu 2 resimde ay noluyonoluyo.
