Yeniden merhabalar :) vee keyifli okumalar❣
Oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum.🌊☁️
Gözlerimi yavaşça açarken vücudumdaki ağrılar kendini belli etmeye başlamıştı. En son ne olduğunu düşünüyordum. Ancak hatırlayamıyordum. Hatırlayamıyorsam kriz geçirmiş olmalıyım dedim. Hep böyle olurdu çünkü.
Kolumdaki damar yolu hâlâ duruyordu. Serumu çıkarmış olmalılar ki sadece damar yolu kalmıştı geriye. Ne olur ne olmaz diye de çıkartmamışlardı muhtemelen. Acaba bu sefer ne naptım diye düşündüm. Emin değildim. Ayağa kalktım. Biraz başım dönse de benim için sorun değildi. Masanın karşısında olan küçük aynaya doğru yöneldim. Yüzümde bantla kapatılmış yerleri gördüm. Bir elimi kaldırdım ve yavaşça bantların üzerinde gezdirdim. Demek kendime zarar verdim. Peki ama neden?
Son bir yıldır kendime bu şekilde zarar vermemiştim. Bir anda ne olmuştu? Gerçekten de daha da kötüye gidiyordum demek ki. İyiye gitsem de kötüye gitsem de bir işe yaramayacak. Ben yine burada olacağım. Tek başıma yaşamaya çalışacağım. İlaçlar sayesinde ayakta kalacak ve en sonunda da yaşlanınca ya da ne zaman olursa işte.. vaktim gelince öleceğim.
Evet. Bu olacak bana.
Ben hayatımı bu şekilde tüketeceğim.Aynaya bakmaya devam ettim. Mosmor göz altlarım ve kuru, çatlamış ,soluk dudaklarım, dağınık ve karışmış yıpranmış belime kadar gelen saçlarım.. Daha 25 yaşımda kaşlarımı çatmaktan oluşmuş olan küçük kırışıklıklarımla 40 yaşında gibi gözüküyordum. Ve de deli.
"Zaten öyleyim."
Şayet ki korku filmi için başrol arasalar ben iyi bir şekilde oynayabilirdim sanırım.
Çekmeceme doğru yöneldim defterimi aldım. Son yazdığım sayfasına kadar okumaya başladım tek tek.
Tıpkı her gün yaptığım gibi.
İlk başları üniversite için kullanıyordum bu defteri. O yüzden bir çok not vardı içerisinde. Hastalıklar ve onların tedavisiyle ilgili olan onlarca yazı.
Hepsini okudum.
Tekrar okudum
Ve tekrar...
Daha sonraları onun için yazdığım hislerim ve şiir vari yazılardı.18/04/2018
Bugün hayatımın en güzel günlerinden birisiydi. Çünkü yanımda yine sen vardın. Seninle beraber yaptığımız küçük alışverişin sonu güzel sözcüklerle bitti yine. Bugün bana yıldızım dedin ben ise sana gökyüzüm. Artık daha dikkatli bakıyorum gökyüzüne. Kendime benzer bir yıldız arıyorum. Sana gösterebilmek için. Fakat bulamıyorum. Sanırım ben sadece senin yanında olabilirim. O yüzden yok bir benzerim gökyüzünde. Belki de sen saklamışsındır beni. Kimse göremesin diye. Benden bile.
Gözlerimi huzurlu bir uykuya kapatmadan seninle kurduğum hâyalleri de yazmak istiyorum.
Mesela yaz geliyor. Haziran geliyor sonunda. Bu yıl beraber güzel bir tatile çıkabiliriz belki. Ne dersin? Bir sürü fotoğraf çekiniriz. Bir araba kiralarız gittiğimiz yerde orayı turlarız beraber. Bir deniz kenarında kahvaltı yaparız ya da akşam yemeği. Yine birbirimize hediyeler alırız. Ama bu sefer şapka ve gömlek olmasın hediyeler. Başka şeyler buluruz. Sen bana sahilden bulduğun 1 tane taşı bile versen dünyalar benim olur gerçi. Yanımda olman yeterli.
Neden bunları sana hitaben yazıyorum bilmiyorum. Ancak hissediyorum. Sen bir gün okuyacaksın bu satırlarımı. Belki parmaklarımızda yüzükler olacak okurken. Birbirimize daha da bağlandığımızı işaret eden simgeler olarak. O zaman ben okuyacağım belki sana bu cümlelerimi, hayallerimi...
Belki sana okuduğumda bunlar gerçekleşmiş olacak çoktan. Belki de okuyunca yapacağız.
Ama biliyorum mavi. Hissediyorum. Daha gidecek çok yolumuz var seninle. Gülecek çok anımız..
Seni yine bugün de çok seviyorum mavi'm.
Şimdilik iyi geceler. ♡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAVİ
Ficción General"Ve gözlerin mavi, o gözlerinin mavisinde kaybolmak istiyorum. Beni kucaklayan kollarının arasında bir ömür boyu kalabilirmişim gibi hissetmek, dünyanın en güzel hissi. Şimdi gökyüzüne bakıyorum mavi. Sen yine oradasın. Seni her an özlüyorum. O yü...