1

8 1 0
                                    


dizlerim titriyordu, ayakta zor duruyordum ve kusmamak için ağzımı kapatıyordum. Yıllardır üvey babamdan şiddet ve taciz görüyordum. Okula gitmiyordum artık. O piç beni geçen yıl almıştı okuldan. Daha 17 yaşında bi çocuktum ama bilmemem gereken çok fazla şey biliyordum mesela annemin sırf o adamla mafya ve zengin olduğu için evlenmesi gibi. Yaşıtlarıma göre kısa boyum ve zayıf bi vücudum vardı.

Vücudum morluk ve yara izleriyle kaplıydı. Biraz önce evimizi düşmanlarından biri basmıştı. Yerde yatan canım (!) üvey babama baktığımda kusasım geliyordu.

Mutluydum ama şuan ölüceğimi biliyordum. Dizlerim titreyerek karşımda 1.90 boylarında kaslı kolları dövmeli dudağı piercingli adama bakıyordum.

Siyah saçları anlına yapışmıştı. Bi elini koluma uzattığında çığlık atarak geri çekildim. Bana dokunulmasından nefret ediyordum.

"Bana dokunma!"

Bağırmam üzerine elini çekmişti. Elleri büyük uzun ve damarlıydı. Dizlerim daha fazla titremeye dayanamayıp vücudumu taşıyamıcak hale geldiğinde kendilerini saldılar. Yere dizlerimin üstüne düştüm. Gözlerim kararıyordu.

Adamlarından biri kafama silahını doğrulttuğunda adam sert sesiyle "indir silahını sana napıcağını söylemedim" diye bağırmıştı. Üstüme yürüyüp tişört olmayan yarı çıplak vücuduma baktı.

Üvey babam bana dokunmaya çalışırken bi anda evi basıp hayatımı kurtarmıştı. Tabi bu ne kadar kötü olsa da o an tanrıya şükretmiştim. Ceketini çıkartıp omuzlarıma attı ve beni kucağına aldı. Ani dokunuşları yüzünden hıçkırarak ağlamaya başlamıştım.

Adamlara napıcaklarını söyleyip arabaya doğru yürümüştü. Beni arkaya oturtup şoför koltuğuna oturdu. Bana işkence edip öldürüceğini düşünürken aklımdan türlü türlü işkence şekilleri geçiyordu , ya o da bana dokunup öldürmekten beter ederse diye aklımdan geçirmeden edemedim.

Orman yoluna girdiğimizde vücudumu daha fazla korku sarmaya başlamıştı. Beni kaçırıyordu ve hayatımın son günü gibi hissediyordum. Biraz daha gittiğimizde 2 katlı bahçeli tahminimde önünde 30 a  yakın koruma olan evin önünde durmuştuk.

İnip beni kucağına alıp eve girmişti. Üst katta siyahlarla kaplı odaya girmişti. Beni yatağa bırakıp uzaklaştı ve karşıma oturdu. Beni aniden bıraktığı için yatakta yatar pozisyona gelmiştim o oturunca bende oturmuştum.

"Sana sonunda ulaştım."

Ne dediğini anlamaya çalışıyordum. Kulaklarım çınlıyordu. 1 saattir olan titrememi durduramıyordum.

"Jungkook söylüceklerimi iyi dinle sadece bir kez söylücem."

Dediğine odaklanıp dinlemeye çalışmaya başladım.

" ondan alamadığım tek şey sendin ama artık sende benimsin."

Siktir. O piçin düşmanı bana takıntılı mıydı? Elini sarı saçlarıma daldırdı. Kafamı geri çektiğimde kaşlarını çattı.

"Odamız burası."

Odamız? Benimle dalga geçiyordu sanırım. Alaycı bi şekilde ayağa kalkınca o da kalktı. Göğsüne geliyordum resmen. Bu piç fazla korkutucuydu.

"Salak şey benimle dalga geçme."

Güldü. Gülüşü çok güzeldi. Bi adım bana yaklaşınca geri çekildim.

"Tamam temas yok anladım ama benden kaçma."

Sesi sürekli komut verdiği sesiyle alakası yoktu. Çok yumuşak ve tatlı bi şekilde konuşuyordu.

"Belirli kurallarımız var. Evden bensiz ve ya korumalar olmadan çıkamazsın. İstediğin ihtiyacın birşey olduğunda bana söylemen yeterli ve son olarak.."

Elimden telefonumu alıp duvara fırlatmıştı.

"Ne yaptığını sanıyorsun?!"

Çekmecesinden bi telefon ve hat çıkartıp takıp bana uzattı. Bu uzun süredir istediğim son model telefondu.

"Sugar daddy falan mısın sen?"

"Senin daddyin olucaksam neden olmasın?"

Temas ettiğimizde bile kusucak gibi olduğum adamla aramızda ki geçen konuşma ne kadar da edepsizleşmeye başlamıştı. Aniden içeri giren adamla gözlerimi koca adamdan çektim.

"Efendim istediğiniz dosya ve silah takımları gelmek üzere."

Taehyung gözlerini benden ayırmayıp ellerini cebinde soktu ve kafasını tamam anlamında sallayınca adam dışarı çıktı. Burdan kaçmam gerekti.  O piçle burda kalmazdım.

"Sinemaya gitmek istiyorum."

"Gidelim."

"Tek başıma gidicem."

Kafasını hayır anlamında sallayıp küçük kıyafet dolabını açtı.

İçinde benim için olduğu belli olan kıyafetler vardı. İçinden beyaz bi gömlek ve siyah kumaş pantolon çıkarttı. Onun üstünde ki kıyafetlerle uyumluydu. Koca mafya cidden couple gibi mi giyinmek istiyordu.

Aklımdan geçenle hafifçe gülümsedim. Aslında eğlenceli gibiydi ama buna sadece 10 dakikadır olduğum yerle karar veremezdim.

O çok tehlikeli biriydi. Bana zarar verebilirdi. Sinemaya gittiğimizde bi bahane bulup çıkardım ve kaçabilirdim. Tabi adamlarına yakalanmazsam bu planı gerçekleştirebilirdim. Kıyafetleri bana verdi.

"Arkanı dön."

Bıkkınca iç çekip arkasını döndü. Hızlıca üstümü değiştirdim. Pantolon tam olur diye düşünmüştüm ama beli boldu. Bu halimi görünce kıkırdadı ve dolaptan kemer aldı elleri yavaş hareket ediyordu. Elini belimin arkasına yavaşça götürüp kemeri taktı. Fazla yakındık.

"huh.."

Yakınlıktan etkilendiğimi belli eden bi ses çıkmıştı ağzımdan.

--------------------------------------------------------------
SELAMMM💗💗💗💗
yeni bi fice başladım. Aşırı doğaçlama olucak olan bi fic bu o yüzden lütfen linç etmeyin şimdiiiiii aralarında ki boyut farkını anlamanız için jk ve tae'yi çizdimmm

 Aşırı doğaçlama olucak olan bi fic bu o yüzden lütfen linç etmeyin şimdiiiiii aralarında ki boyut farkını anlamanız için jk ve tae'yi çizdimmm

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

bence çizimim çok güzel. Her neyse biraz kısa oldu ama diğer bölümler uzun olucak

bu arada okullar açılıcak ne düşünüyorsunuzzz umarım bu yıl hepiniz için güzel geçerrrr sizi çok çok çok çok çoooook seviyorum bebişler muahhh🥹😚💗💗💗

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 09, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

IdyllicHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin