4- Rüyamdaki Anılar

26 14 4
                                    

Yeni bir bölümle daha tekrardan merhabalar :)

Keyifli okumalaar ♡
                                   🌊☁️

Gözlerimi açtığımda gördüğüm rüyadan uyanmak istememiştim. Gördüğüm bir rüyaydı evet. Ancak o rüya yaşanmıştı. Beraber geçirdiğimiz o güzel günlerden birindeydik.
Dün gibi hatırladığım anı tekrar gerçekten de oradaymışım gibi yaşamak ne kadar güzel olsa da kalbime bir hançer daha saplanmıştı.
Bir daha o anların yaşanamayacağını bilmek yavaş yavaş öldürüyordu beni.

Yatağımdan doğruldum. Yerdeki beyaz terlikleri giydim. Çekmecenin kolunu yavaşça çektim. Kahverengi kapaklı defterimi elime aldım. Rüyamda gördüğüm anı burada harfi harfine yazılıydı. Tekrar okumak istiyordum. Bu intihar etmek gibi bir şey olsa da ..
İstiyordum...

27/05/2018
" Bugün yine en güzel gündü benim için. Yanımda sen,
Ağaçların arasında yemyeşil bir dünyada,
Dizlerimdeki başın,
Yüzümdeki bakışların,
Saçlarındaki parmaklarım,
Ve sen....
Yeni bir buluşma daha gerçekleştirdik yeniden , bugün de.
Kalbimdeki kelebeklerin uçuşmaları ne kadar da hoş bir his. Evet kalbimde. Benim kelebeklerim her daim kalbimde uçuşuyorlar. Orada onlar kanat çırptıkça sanki kan pompalanmaya başlıyor. Onlar benim yaşam kaynağım. Onlara sebep olan da sensin.
Gözlerine baktığım an bu dünyadan senin dünyana geçiş yapıyorum sanki. Senin sözcüklerin ise o dünyadaki sesler. O kadar güzel sesler ki o dünyada sıkışıp kalmak istiyorum.
Sen birtanem.
Sen beni ben yapan adamsın.
Sen beni bu dünyada bu kadar seven tek insansın.
Ve ben hiç öğrenmediğim sevgiyi seninle öğrenen, öğrendiğini de sana göstermeye çalışan küçük bir kızım.
Bazen kendimi küçük Havin olarak hissediyorum. Sen sanki gelip birsürü hediyeler veriyorsun bana. Çikolatalar, şekerler ve daha nicesi... parka da götürüyorsun, salıncakta sallıyorsun, kaydıraktan kayıyorken aşağıda düşmeyeyim diye bekliyorsun, kocaman sarılıyorsun...
Sen bana bu büyük güzellikleri yaparken ben sanki sadece sana küçük hâlimle, heyecandan titreyen sesimle teşekkür edebiliyorum.
Çünkü benim sana çikolata ve şeker alacak param yok, ben annemin bana verdiği az bir parayla yetinmeliyim çünkü.
Ancak sarılabilirim.
Sarılabilirim ama sanki sana boyum yetmez sanıyorum hep.
Ve seninle ilgilenemem gibi. Annem çağırır çok geç kalırsam. Yemek yaptığını söyler. Gitmezsem bağırır.
Annem bağırmasın. Çünkü bağırınca kötü oluyor annem Çakır.

Ben sana teşekkür ediyorum her şey için. Yeter mi?

Senin bana olan koskoca sevginde benim sana olan sevgim yetiyordur umarım.
Dua ediyorum bunun için.
Gözlerimi okuyabilesin diye.
Gözlerimdekileri gör diye sevgilim.

Sözcüklere dökemesem de yüzüne karşı, buraya yazdığımdan çok daha fazlası var gözlerimde.
Senin için.
Hepsi senin için birtanem..

Gözlerimden süzülen yaşlar, geçen seferden kalma geçirdiğim kriz esnasında yüzümde oluşturduğum tırnak izlerini yakıyordu.
Hissettiğim fiziksel acı ruhsal olanın yanında bir hiçti.

Yine dışarı çıkmalıydım. Hava almalıydım. Yoksa boğulurum...

Başıma beyaz şapkamı geçirdim. Yaptığım her şey bana acı veriyor olsa da yapmaya devam ettim. Ağacın altına doğru adımlarım tükenirken en sonunda oturdum gölgeye.
Gözlerim ağlamaktan bulanık görse de yerdeki karıncaları seçebiliyordum yine. Hâlâ yiyecek taşıyorlardı yuvalarına. Bıkmadan usanmadan çalışıyorlardı. Hiç ya şöyle olursa diye düşünmeden yapıyorlardı işlerini. Bir robot gibi. Yarınını hiç düşünmeden, hissedemeden, bilemeden...
Tıpkı biz insanlar gibi..
Mesela bana 3 yıl önce gelip de söyleselerdi buraya düşeceğimi gülerdim.
Nereden bilebilirdim ki?
Kimse bilemezdi..

MAVİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin