2.

646 77 92
                                    


"Yani sen bir cadı ile bozulmaz yemin ettin öyle mi? Hem de bu cadı sürekli kavga ettiğin baş düşmanın Hanji." Minik peri masanın üzerine oturmuş gözlerini kocaman açmış bir şekilde karşısındaki Hyunjin'i dinliyordu.

"Evet" dedi Hyunjin kendinden emin bir şekilde. "Bozulmaz yemin ettik Felix."

"Neyin üzerine yemin ettin?" Felix üzerindeki şaşkınlığı atamadan sordu. Hyunjin dudaklarını ısırarak bakışlarını Felix'ten kaçırdı. Karşısındaki peri eli kadar olmasına rağmen ondan korkuyor gibi duruyordu şu an.

"Kanatlarıma karşılık." Hyunjin mırıldanarak söylediğinde Felix'in gözleri kocaman olmuştu. Yerinden adeta fırlayarak Hyunjin'in yüz hizasına kadar yükseldi, ardından kollarını kocaman açarak minik ellerini Hyunjin'in yanaklarına koydu.

"Hyunjin," dedi ciddi bir şekilde. "Bu cadı sana büyü falan mı yaptı? En sevdiğin şey kanatların senin, onlara zarar gelmemesi için mecbur kalmadıkça uçmuyorsun bile. Ya anlaşmaya uymazsa sen de kanatlarını kaybetmek zorunda kalırsan?"

Hyunjin tek eli ile yavaşça yüzünün hizasındaki perinin belini kavrayıp masanın üzerine bıraktı.

"Öyle bir şey yapmayacak." Dedi yanına gelen büyük kedisini okşarken.

"Güveniyor musun yoksa o cadıya? Bu kadar aptal olamazsın." Felix'in sözlerine karşılık bayık gözlerle ona baktı büyük olan ve kafasını iki yana salladı.

"Asası üzerine yemin etti, asası olmadan büyü yapamaz. Hanji'yi az da olsa tanıyorsam büyü olmadan yaşayamaz." Felix Hyunjin'in kafasını okşadığı leopara bakarken düşünüyordu.

Hyunjin ile Jisung sürekli kavga ederdi. Bunu türlerinin farklılığına bağlıyordu herkes fakat Felix öyle olduğunu düşünmüyordu. Bu ikilinin arasında garip bir bağ vardı. Hyunjin Hanji'yi görmediği zaman çok huysuz oluyordu. Bu huysuzluk cadı ile tartıştığı zamanlardaki gibi değildi. Etrafındaki herkes gözüne batıyor gibi davranıyordu.

Hanji'nin de Hyunjin ile tartışmaktan çok zevk aldığını Jeongin'den duymuştu. Hanji çok sert bir cadı olmasına rağmen Hyunjin ile tartışırken çocuklaşıyordu. Bu Felix'e garip geliyordu birbirinden nefret eden iki kişinin aynı zamanda bu kadar birbirine bağımlı olması normal miydi?

"Sen bilirsin ama seni uyarmadığımı söyleyemezsin."

"Bak Felix, her ne kadar bunu kendime itiraf etmek zor da olsa Hanji'nin yardımına ihtiyacım var. Verilen görevleri kendi başıma yapabilsem de büyüleri yapamam. Anlaşma yaptık ben ona peri tozu vereceğim o da bana tüm görevlerimde yardım edecek. Nerden baksan ben daha karlı çıkıyorum." Hyunjin'i dikkatle dinleyen minik peri onu haklı bulmuştu.

"Her neyse ben Hector ile gezmeye çıkıyorum gelecek misin?"

Felix kafasını sallayarak yükselmiş ve Hyunjin'in omzuna oturmuştu. Hyunjin de oturduğu sandalyeden kalkarak evin kapısına doğru ilerledi. Hector ise ayağa kalkarak onları takip etmişti.

Hyunjin, omuzunda ki  Felix ve arkasındaki Hector deniz kenarındaki uçuruma kadar yürüyerek çimenlerin üzerine oturdular. Hyunjin yere yatıp çimenlerin üzerinde yuvarlanan Hector'un  karnını kaşıdığında patilerini havaya diken Hector'a gülümsedi.

Bir süre Hector'u sevdikten sonra ellerini çırparak ayağa kalktı. Onun ani kalkışı ile omzunda oturan Felix'in dengesi bozulmuş öne doğru düşerken kanatlarını açarak havaya yükselmişti.

"Heey yavaş ol biraz! Düşüyordum az daha."  Hyunjin minik perinin sinirli haline gülmüş ondan özür dilemişti.

"Özür dilerim Lixie~" Felix ona sinirli bir şekilde bakmış ve yerde yatan koca kedinin karnına yatmıştı. Hyunjin bir süre Felix'i seyretmiş daha sonra da kanatlarını açarak havaya yükselmişti.

Fairytale HyunsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin