Çaresizlik

65 6 0
                                    

Bir tatil sabahı güneş tüm arsızlığıyla Toyan'ın odasını işgal etmişti .Pencereden sızan güneş ışınları bir sinek misali Toyan'ın gözünde, burnunda ağzında dolaşıyordu.Yüzüne gelen ışıkla savaşıyor,
uyanmamak için direniyordu.Ama tek güneş değil , telefonda artık uyanması gerektiğini söylüyordu. Gözünü açmadan telefona ulaştı

-Efendim anne,
-Günaydın kuzuum.

Annesinin sesi o kadar neşeli geliyordu ki
-Annem , babandan izin aldım, bugün akşama kadar seninleyim.

Gözleri kapalı gülümsedi.

-Çok güzel , ne yapalım bugün
-Ben şimdi geliyorum, gelirken bir şeyler alırım terasta kahvaltı yaparız.Terasta bir kaç düzenleme yapacağım.Çok güzel çiçekler aldım, getiriyorum
-Tamam anne , şey ... anne Dui'nin annesi biraz ters söylemiştim.Konuşurken dikkatli ol .
-Tamam oğlum bir selam verip çıkarım yukarı , sen merak etme . Bizim hayatımız ters insanlarla uğraşmakla geçiyor zaten uzmanız bu konuda!

Toyan istemeye istemeye yataktan kalktı. Annesi geliyordu yine yüzüne kocaman bir gülümseme yerleşti.Bugün tatil günüydü, onlar ne yapacaklardı acaba? Dün gece Cunna ile işleri güzel bağlamıştık ama Dui çok kötüydü hatta o kadar
kötüydü ki bunu bizden saklamadı bile.Yıkılmıştı kimseyi düşünmeden üst üste balkonda sigara içti. Annesi de üzülmüştü ama iş işten geçmişti.Dilini kesinlikle tutamıyordu.Seryo çok iyi birisiydi.Bütün gece ortamı ayakta tutan oydu.Çünkü Melinda da kızdı mı Dui gibi kör, sağır oluyordu.Ben ise Cunna yatana kadar onunla evcilik oynadım.Nedense bana sıcak davranıyordu.Bense komik ama gerçekten onunla oynamaktan keyif alıyordum. İçimde unutulmuş çocuk , Cunna bahanesiyle hayatında oynamadığı bütün oyunları oynuyor gibiydi. Cunna uyuyunca ben de izin alıp odama çıktım.Melinda hem müteşekkirdi, hem de biraz kıskanmıştı.Bunu bakışlarından hissedebiliyordum.

Yüzümü yıkadım üstümü değiştirdim. Yavaşça mutfağa süzüldüm.Annesi salonda oturmuş elindeki kitaptan bir şeyler okuyordu. Büyük bir ihtimalle dini bir kitaptı.O kadar ciddi ve kendini kaptırmıştı ki sadece göz temasıyla günaydın, dedim .Yüzündeki o soğuk ifade, kendisini küçümseyerek bakışı , okudukları ile çelişir gibiydi.Cemon teyzenin suratında dua okurken, saflık ve şartsız iyilikler okunurken annesinin gözlerinde okunan yargılayıcı bakışlar karşısındakine rahatsızlık veriyordu.
Çaydanlığa suyu koydum.Dui uyanmamış sanırım evde çıt yoktu.Terasta kullanabileceğim malzemeleri tepsiye koydum.Evde gördüğüm termosu çıkardım, yaptığı çayı oraya koyacaktım.Arkamda birinin olduğunu hissettim

-Ne yapıyorsun oğlum ?
-Günaydın efendim
-Kahvaltı mı hazırlıyorsun?
-Şey efendim, annem gelecekmiş terasta kahvaltı yapalım ,dedi.
Size de burada hazırlayım
Yüzünde ciddi bir ifade vardı.

-Yok oğlum ben hazırlarım,Dui bir şeyler almaya gitti.Cunna daha uyanmadı acele etmeye gerek yok.
-Yok önemli değil tepsiye çıkardıklarımın aynısını size de çıkartacağım .
-İyi yap o zaman , ben şu dualarımı bitireyim.

Çayı demleyip hazırladım ve termosa koydum.Hemen onlar içinde yeni bir çay hazırladım.
Tepsiyi alıp mutfak kapısından çıkacakken Dui ile karşılaştık.Ellerinde alışveriş torbalarını görüp ona yol verdim.

-Günaydın, derken elimdeki tepsiye baktı
-Günaydın , annem aradı gelecekmiş ,terasta kahvaltı yapalım dedi.

Dui sadece başını salladı geceki hali geçmemişti. Bir şeye üzüldü mü o ruh halinden kolay kurtulamıyordu.
Torbaları tezgahın üzerine bıraktı.

-Ben size de burada kahvaltılık koydum.
Torbaların içindekileri dolaba yerleştiriyordu.Oldukça ciddi bir şekilde

-Tamam,sağol ,dedi.

DönüşümHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin