Hikaye anlatımı Hongjoong'un ağzından olacaktır okuyan herkese teşekkür ederim...
"Sabah sabah bu seste ne? Ah tanrım doğru. Bugün lanet olası okulun ilk günü. Üniversiteye gitmek zorunda mıyım cidden, ne gerek var ki? Tanrım yeni yeni tipler, daha zor dersler ve kim bilir daha nelerle karşılaşacağım."
Zar zor yataktan kalkmamla kendimi lavaboya atmam bir oldu. Yeni okul ve yeni arkadaşlar için ne kadar heyecanlı olmasam da ilk günden asık yüzle okula gidemezdim.
Evden çıkmayı başardıktan sonra saate baktığımda geç kaldığımı fark ettim. "Bi bu eksikti!" Otobüsü kaçırdığım için mecburen yolunu bilmediğim okula yürüyerek gitmek zorundaydım. "Neden tüm aksilikler beni buluyor?"
Okula vardığımda nefes nefese bir şekilde sınıfımı aramaya başladım ve bulduğum gibi en arka cam kenarına oturdum. Gökyüzünü izlemek biraz da olsa huzur veriyordu.
Ders zilinin çalmasına rağmen hocalar dahil kimse sınıfa gelmemişti. Acaba tatildi de benim mi haberim yoktu? Duyduğum ayak sesleriyle sınıfa giren Jongho'nun "Hongjoong sen hala burada mısın? Çabuk aşağı gel." demesiyle kendime geldim.
Umarım düşündüğüm şey değildir diye dua ederken tam olarak da öyle olduğunu fark etmem uzun sürmedi.
Bölümleri böyle kısa tutmayı düşünüyorum umarım beğenirsiniz. 💕
ŞİMDİ OKUDUĞUN
School Drama | SeongJoong
Fanfiction"Havalı ve ünlü olabilirsin, yakışıklı da olabilirsin ama seni asla sevmeyeceğim Park Seonghwa!"