Son Gün

72 5 7
                                    

Son gün..

Evet son gündü bugün. Gidiyordum buralardan. Bu güzelim şehri bırakıp gidiyordum. Zamanla beni tanıyan bu insanlar bırakın kokumu, beni bile hatırlamayacaklardı. Anladınız sanırım, gideceğim yer öyle otobüs, uçak, ya da vapur ile gidilen bir yer değil. Yani Amerika, Londra veya Kanada. Bunlardan hiçbiri değil. Ben gidiyorum evet. Ama ölüme. Annem ve babam.. Benim için çok üzülmemek adına beni görmek bile istemiyorlar. Ne güzel bir anne-baba değil mi ama (!) Son günün demişti doktor . İstediğin gibi yaşa demişti . Farkındaydım ölümümün yakın olduğunun. Ama bu kadar yakınını beklemiyordum. Şu ana kadar hiç bir çocukla çıkmamıştım. Tamam, flörtleşmek vardı ama sevgili falan, hiç olmamıştı. Evet, taş'ları kesmek hobilerimdendir kızlar. Neyse konumuz bu değil.

Bugün de yine bizimkilerleydik. Bize genelde ayrılmayan 8'li derlerdi. Gerçekten de ayrılmazdık. 4 kız 4 erkekten oluşurdu bizim grup. Soydan, Egecan, Sercan, Cenker, Beliz, Gerçek, Sahil ve ben. Evet, ben Aysar. Adımın anlamı ayın evrelerine göre huyu değişen kimse. Hayır arkadaşlar tabiiki ayın evrelerine göre huyum değişmedi hiçbir zaman.

Baktım bizim gruba tekrar. Hepsi biliyordu günün sonunda öleceğimi ve hepsi sessizdi. Sessiz çığlıklar vardı, ama kimse durdurmuyordu. Teker teker baktım yüzlerine. En manyağımız Cenker'di. O bile susuyordu. Gözlerim yavaşça Egecan'ı bulurken, Soydan söze girdi. " Beyler, yapmayalım böyle, Aysar'ı bir daha göremicez ve onu iyice mi üzelim böyle ? " Şebeğim. En korumacı olanımızdı Soydan.

Bizim korumacı öyle diyince Sercan lafa atladı sırıtan bir yüzle. Kesin bir muzurluk yapacaktı. " Sahil, kalk kız bizi sana götür. " Yine uğraşacaktı bizim deli kızla. " Sercan, sikeyim mi abi, bunu mu istiyosun ? Git olum ya götürmem seni bizim eve, çikolatalarımı bitiriyosun sonra. " klasik Sahil. Küfürden vazgeçmezdi. Biz onu böyle severdik. " Kız değişik, bizi eve at demedik ki, sahile gidelim dedik." ve Sercan'ın iğrenç esprileri. Sahil hep kanardı bu numaraya. Sercan öyle dedikten sonra hepimiz büyük bir kahkaha patlatmıştık. Maldı bu çocuk vesselam.

Egecan iki kaşını birden aşağı yukarı oynatmaya başlamıştı bu sefer. Vardı bunda yine bir şey. " Aysar, kanka kaşlarım göbek dansı yapıyor, çoh seksi dimi, nolur evet de, piliş " güldüm. Sonra biraz daha fazla güldüm ve kaşlarını durdurmak amaçlı alnına vurdum. Ve evet Egecan ve Sercan bu grubun ikizleri. Muzur ikizleri.. İkizlerdi evet ama tip olarak birbirlerine hiç benzemiyorlardı. Cenker sırıtmaya başlamıştı bu sefer. Bu demek oluyordu ki ikizlerle uğraşacaktı. Nereden mi biliyorum ? 3 numaralı sırıtış... " Lan ikiz dingillerin bir numarası, kaşlarının göbeği yok, o dansı yapamaz beynine sıçtığım. " dediğiyle birlikte biz yine gülmüştük ama bir kişi eksik. Tabiiki Egecan gülmemişti. " Komik misin ? Laf mı soktun ? " Kollarını birbirine bağlamıştı. Sırıtmadan edemedim.

Cenker tek kaşını kaldırdıysa olay tamamdır. Kesin olacak bir şey. " Evet, iyi girdi mi , iyice sokayım mı yavrum ? " Deliydi vesselam. Ama hepsini çok severdim. Baktı Egecan, yine yapacaktı yapacağını belliydi o bir kere. Kalktı ayağa, geçti Cenker'in önüne. Bakıyorduk hepimiz merakla. " Domaldım kanka, al sok ." O an kafede bir cümbüş oldu ve tüm masalardan gözler bizim masaya çevrildi. Haykırmıştık söz yerinde olursa. Ben bile ölümü unutmuş, sandalyeden düşme derecesine gelmiştim. Saate baktım bi anda durup. 16.30.. Ne çabuk geçmişti zaman . Kaldırdım kafamı kolumdan. Gerçek'le göz göze geldim o an. Ardından Beliz, Sahil ve diğerleri.

Külkedi misaliydi benimki de . O bi anda ortaya çıkan peri sayesinde sahip olduğu eşyaları gece 12'de kaybediyor. Ben ise, masalımı noktalıyorum. Saati belirsiz. Gece 12'demiydi son nokta ? Bilmiyordum. Beni düşüncelerden sıyıran Gerçeğin laflarıydı. " Abi, geçen tumblr'da bir meme görmüşüm off anam of ." deliydi be bu kız da. Ama birtaneydi. Hepsi birtaneydi. Bir eşleri yoktu. Sevgilim yok, olmadı diyordum da bu manyaklar yeterdi be. Her şeye yeterdi bu manyaklar. Ömrümün sonuna kadar yanlarındaydım, ömrüm boyunca da bırakmam onları. Ki zaten ömrümün son günüydü bugün. Olsundu. İyi ki de varlardı hayatımda. Beliz alt dudağına baskı uyguluyordu. Bir şeyler yumurtlayacaktı. Belli. Zaten çok gecikmedi de. " Hadi göle gidelim yaa."

Göl. Anıların çoğunluğunu kapsayan o göl. Aslında nehirdi bence ama neyse. Onaylamıştık hepimiz. Atlamıştık bir otobüse gidiyorduk bizim anı çukuruna. Zaten oturduğumuz kafeye 15 dakikaydı. Gelmiştik hemen. Anında sırtlarında bitmiştik bizimkilerin. Ben yine Soydan'daydım. İzin vermezdi, hep o alırdı beni. Şebeğim.. Ben bunları kaybedecektim öyle mi ? Boğazımda kalan yumru. Evet mi diyordu bu soruya ? Öyleydi.. Islanmış, gülmüş, eğlenmiştik yine. Yine dinlenmek için değişmez kural olan sandal turuna başlamıştık.

Soydan'daydım yine. Sessizdik, sakindik. Konuşmuyorduk.. En önemlisi ben seslerini son kez duymadan, yüzlerini ezberlemeden gitmek istemiyordum. İstemiyordum da.. Yavaşça kararmaya başlayan gözlerim. Öyle demiyorlardı. Belli etmedim şebeğime.. İyicebaktım yüzüne. Sessizliği susturmuştu ssesi. DDnledim.. "Aysar sırası değil belki ama ben bir şey itiraf etmek istiyorum. " Devam etmesi için başımı hafifçe sol aşağı yatırdım. Titrek bir tebessüm hediye etti bana. Gülümsedim bende. Ne diyeceğini merakla beklerken söze başladı ancak elleriyle oynaması gözlerimden kaçmamıştı.

" Sen şimdi gideceksin ya ? 1-2 güne dayanamaz gelirim yanına. Aysar'ım, her şeyim. Ben.. Ben seni seviyorum. En başından beri. Hani sana bi ara soğuk davranmıştım ya ? Senden vazgeçmeye çalıştığım içindi. Nasıl söyleyeceğimi bilememiştim. " Derin bir nefes alırken benim gözlerim hiç olmadığı kadar açılmıştı ancak ağzımı açamamıştım.. Ağzımda o metalik tat varken nasıl açardım. Açabilirdim. " Şimdi, ne düşünüyorsun bilemem ama senden vazgeçmedim, vazgeçemedim. Son olarak senden bir şey isteyebilir miyim ? " Tek kaşımı kaldırdım cevaben. Şebeğim, nasıl saklamıştı onca zaman. Bende onu seviyordum bir zaman ama flörtlerim oldukça gitti aklımdan. Vazgeçmiştim sevgimden. Şimdi, bana beni sevdiğini söylüyor... Öleceğim gün.. Onları bırakıp, gideceğim gün.

" Pekala, bu yapacağım şeyden sonra kızabilirsin. Şimdiden özür dilerim. Ama en azından hayalimi gerçekleştirmiş olucam." Tekrar tek kaşımı kaldırırken yavaşça ayağa kalktı ve dikkatlice yanıma oturdu. Sandaldaydık ve gölün ortasındaydık. Bizimkiler görünmüyordu. Dikkatimi tekrar Soydan'a vereceğim sırada beni çekip dudaklarını dudaklarıma bastırmasıyla dikkatim daha çok dağılmıştı . Karşılık amaçlı ağzımı açamazdım. Kan tadı giderdi. Anlardı bir şeyin ters gittiğini. Ayaklarım uyuşmuştu bile. Bacaklarımsa çoktan iptal. Varsın anlasın dedi iç sesim. İlk defa ona hak vermiştim. Dudaklarımı aralamamla hafif bir tebessüm oluştu dudaklarında. Dudakları dudaklarımdayken gülümsemesi... Sanırım en harika hislerden birisiydi.

Tebessüm git gide yok olurken ben ellerimi de hissetmemeye başlamış, gözlerimin kararıp tekrar aydınlanmasıyla baş ediyordum. Öpüşü son bulurken hissetmiştim. Burnumdan da kan gelmeye başlamıştı. Aldığım her nefes ciğerlerimi yakarken Soydan adımı sayıklıyordu. Ağlamasındı o . Canım daha çok yanardı. Ama söyleyemedim ona. Diyemedim akıtma yaşlarını diye. " Ayrsar'ım gitme, bırakma şimdi, yeni gelmişken bana bırakma hemen. " İlk kez açmıştım ağzımı. Canım yanıyordu ama söylemeliydim. " Ağlama Soydan'ım" Çıkmıştı zar zor kelimeler ancak duymuş muydu ? Lakin ben bile zor duymuştum sesimi. Kanlar çoğalırken ağzımda, daha çok yandı ciğerlerim. Ona diyordum da ağlama diye, en çok ben ağlıyordum.. " Ağlamıyorum. Ağlamıyorum kartanem kapama ne olur gözlerini. " Beyazları kızarmıştı gözlerinin, yeşile dönmüştü mavi irisleri. Görmemiştim ki böyle ben onu hiç . Unuttuğum, vazgeçtiğim bu çocuk hıçkıra hıçkıra ağlıyordu benim için şimdi.

Var mıydı ki şansım ? Yummasam gözlerimi hayata ? Kapanmıştı bir kere gözlerim. Kulaklarımda ise " Aysar'ıııımmm " diye adımı bağıran o ses ve yankısı. Son hissettiğim şeyse dudağıma değen dudakları ve yüzüme damlayan gözyaşlarıydı...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 28, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Son Gün Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin