AĞLADIĞIMA BAKMAYIN (üç kadın)

İtalyan enişte

Bergüzar, önce Nur hanımla olan konuşmaları sonra çocukları ve bu gün Poyrazı anlattı.

Kızlar ağızları açık dinledi. Sude,

"Hadi ya kadın biliyor muymuş çocuklardan birinin başka anneden olduğunu?"

"Bir birilerinden hiç bir şey saklamıyorlar. Çok yakın ana oğul."

"Kızım, o annenin sen olduğunu kesin söylemiştir. Madem bu kadar yakınlar!"

"Sevgicim önce bende öyle sandım ama kadın bilmiyor ve taşıyıcı anneye hayret etti.

"Nasıl böyle bir şeyi kabul eder," diye de söylendi."

"Çocukları da bilmiyor o zaman?"

"Evet Sude. Bende biliyor da söyleyecek diye öyle korktum ki!"

"Onların hikayesi de bizimki kadar acı. Hatta daha acı! "

"Sevgi, özür dilerim sen daha iyi anlarsın. "

"Geçmiş artık daha az acıtıyor Bergüzar. " 

Gece yarısına kadar sohbet ettiler.

                                                       ****            ****

"Kızlar, babam öğleden sonra sizi çaya davet ediyor. "

"Bizim davet etmemiz gerekmiyor mu?"

"Aman Bergüzar,  bizimkilerin öyle kuralları yoktur. Kafalarına göre takılırlar."

"Ben gelemem bu gün Cumartesi başımı kaşıyacak vaktim yok. Akşam sekize kadar doluyum."

"Sevim ya, bu kadar kendini yorma. Paraya ihtiyacın mı var sanki?"

"Paraya değil ama çalışmaya ihtiyacım var. Hem fazla paradan kim ölmüş. Evleneceğim kızım. daha bir tane çeyizim yok!"

" Yarın çarşıya çıkıyorum, erkek tarafı ve kız tarafı olarak sana çeyiz alıyorum. 

Şimdi nete geç bakalım ve seç. Ha unutma erkek tarafının durumu iyi. Masraftan çekinmez."

Sevim ve Sude gülüyordu.

"Gülün siz, ben teyzoşu çağırıp, kulağına fısıldayayım sen o zaman gör çeyizi! "

"Ben kaçtım iş başladı."

"Bende okul için bir kaç kıyafet alacağım."

" İyi madem, bende seninle geleyim de gece için bir şeyler alayım."

                                                          ****             ****

"Sabah erken kalkacağım ilk ders saat sekiz buçukta."

"Baban gitti mi?"

"Hayır Sevgicim, bir hafta buradalar. Ankara'yı özledim diyor. Karısını gezdirecekmiş!"

"Sude, dün akşam pek kıkırdıyordun kapıda, baban mı bıraktı seni?"

"Hayır. Yemekte elçilikte çalışan birisi  vardı o bıraktı."

"Kimmiş o? Seni bu kadar güldüren. Kızım sen bir şey mi saklıyordun bizden?"

"Off Sevgi ya öyle değil. İlk kez birisiyle flört etmeye çalışıyorum ama pek becerdiğimi söyleyemem."

"Nasıl yakışıklı mı bari? Daha da önemlisi bekâr mı?"

"Bekâr Bergüzarcım ve evet çok karizmatik. İlk geldiği ülke burası. Aaa, yemekte selfi yaptık göstereyim."