_____________
Kazutora bir plan yaptı.
Toman'la Traçe arasındaki bir sonraki kavga,Keisuke'nin sonu olacaktı.
______________Evet,her şey aslında başından beri siz okuyuculara söylenmişti.
Kazutora'nın gördüğü gelecekte,Keisuke bıçaklanacak ve Traçe'nin kaderi değişecekti.Fakat Kazutora'nın gördüğü gelecekle şimdiki gelecek arasında küçük bir fark vardı.
Hanma bu gelecekte ölüydü.
O halde Kazutora'nın bir şeyleri değiştirmiş olması gerekmez miydi?"Kazutora!"
Kazutora Keisuke'nin ölmesi gerektiğini düşündüğü an gördüğü geleceği hatırladı.
Onu Toman ve Traçe'nin kavgasında bıçaklayan kendisi değil,Hanma'ydı.
Kendisi kafayı sıyırıp Keisuke'nin ölmesi gerektiğine kendini inandırdığında Hanma'dan onu öldürmesini istemişti.
O halde şimdi Hanma ölü olduğuna göre ,Keisuke'nin ölmemesi gerekmez miydi?
Her şey o gördüğü sikik gelecekteki gibi olmayacaktı,değil mi?"KAZUTORA!"
Kazutora gözlerini açtı,burnuna dolan kan kokusu ve bilincini kaybetmiş hissiyle etrafına bakıyordu.
Gördüğü şeyler ise...Kan,yumruk,dövüşen insanlar...Bir an her şey o kadar aciz ve bayağı göründü ki,Kazutora öldüğünü ve olan biteni insanüstü bir varlık olarak seyrettiğini sandı.
O şu an farkındalığının üst seviyelerine ulaşmış,tek bir kişiye o kadar odaklanmıştı ki sanki başka hiçbir şey yokmuş gibiydi.Ve bu kişi tabiki de...
"Keisuke..."
Başarmıştı.
Toman'la Traçe arasındaki kavga ne Keisuke'nin ölümü ne de Kazutora'nın pişmanlığı olmuştu.
O hayattaydı ve şu an başka hiçbir şeyin önemi yoktu.
Kavga sırasında yediği yumruklar sebebiyle yerde yatıyor olmasının bile.Keisuke'nin,önündeki adamı da yere serip yanına doğru koşar adımlarla ilerlediğini gördü Kazutora.O da ayağa kalkmaya çalıştı.
"Bi' an öldün sandım,korkutmasana insanı!"
Fakat Kazutora onun bu şikayetlerini duymuyordu.Yalnızca yüzüne bakarak hâlâ hayatta oluşuna seviniyordu.
Evet seviniyordu,mutluydu ama bir yandan da ağlıyordu."Kurtardım Keisuke!Seni kurtardım,kendimi kurtardım,yıllar sonra ilk kez bir şey başardım!"diyerek sarıldı Keisuke'ye Kazutora.Neyseki kavga çoktan bitmişti.
Şimdi bu iki genç,az önce bir dehşete tanıklık etmiş bu harabelikte yalnız başlarına oturuyorlardı.Kazutora sırtını bir araba yığınına yaslamış,Keisuke ise onun dizlerine uzanmış anın tadını çıkarıyorlardı.
Peki Keisuke'nin her şeyden haberi var mıydı?
Kısmen.Zaman yolculuğu yapabildiğini biliyordu sevgilisinin.
Ve Hanma'nın Kazutora'ya yaptıklarını da.
Ancak bilmediği bir şey vardı.
Kazutora'nın en başında gördüğü gelecekte,Hanma onu bıçaklamasına rağmen ambulansın arkasından motoruyla takip ediyordu.
Bu saçmaydı,hem de çok saçma.
Oraya üzerinde Keisuke'nin kanıyla gitmesi tam bir "Ben suçluyum,beni hapse atın!" çağrısıydı.Hele de bıçakta parmak izi varken.Ancak asla fark edilmese bile bu kitabın en büyük aşığı Hanma'ydı.
Sırf Kazutora suçu üstlenmesin,ıslahevine girmesin diye teslim olmaya gidiyordu aslında.
O sevmişti,yıllarca sevmişti Kazutora'yı.Onu hak etmeyi takıntı haline getirecek kadar çok sevmişti.İşler yolunda gitmeyince de arkadaşları sevdikleri kızları nasıl elde ediyorsa o da Kazutora'yı öyle elde etmek istemişti.Tehditle.
Ancak her kızın bir Keisuke'si yoktu,Kazutora'nın aksine.Tamam,çok uzattım biliyorum.Ben ne kadar dil dökersem dökeyim herkes Hanma'ya katıksız orospu çocuğu demeye devam edecek.
Ancak kimse annesinin gerçekten bir orospu olduğunu ve aslında bu küfrün onun yarası olduğunu bilmeyecek.
Olsun,yine de Hanma Kazutora'yı sevmeye devam edecek,fakat bu sefer daha uzaktan,daha masum hatta belki de sonsuza dek.Ne de olsa o şu an bir ölü öyle değil mi?
O zaman ölüler için yas tutmayı bırakıp biraz da kahramanlarımıza dönelim.•
•
•
İki genç kavgadan sonra evlerine gitmiş ve sıcak bir duş alıp rahatsız edici çete üniformalarından kurtulmuşlardı.
Şimdi ise tüm yorgunluklarını atmak için uzun bir uyku çekecek,ve sabaha taptaze zihinlerle sanki her şey sıfırlanmışcasına uyanacaklardı.Kazutora yatağa geçti ilk önce.Ardından Keisuke battaniyeyi üzerlerine alıp Kazutora'nın beline sarıldı.
İkisi de bugünlük son kez olmak üzere konuştular uyumadan önce."Her şeyin sonunda,yine ben varım Kazutora.İhtimaller dahilinde gerçekleşen herhangi bir yaşamının sonunda,her saniyende,her yerinde ben varım.Ne de olsa ben Tanrı'yım değil mi?Bunu bana sen demiştin."
"Evet..ben demiştim." Kazutora aklına gelen anıyla kıkırdadı.
flashback
"Keisuke,biliyor musun,soyadının anlamı Tanrı demekmiş!"
"Ha?Buna hiç dikkat etmemiştim."
"İnsan biraz olsun umursar,bu senin soyadın.Bence soyadlar kişiliği belirler.Mesela ben bir kaplan gibi yırtıcıyım!"
"Bir kedi gibi mızmız desek daha doğru."
"SEN DE GÖTÜMÜN TANRI'SI OL O ZAMAN! CANI İSTERSE BELKİ TAPAR."
flashback end
"Karşıma geçip bir anda bana Tanrı'm demeye başlamıştın.Az daha delirdiğini düşünecektim."
"Ancak haklı çıktım Keisuke,ailem her zaman Tanrı'dan daha çok sevebileceğim birinin olmadığını söylerdi.Seni görene kadar öyle de oldu.Ama seni ilk gördüğüm o an,Tanrı'dan daha çok sevebileceğim birini keşfettim.Ve madem en çok Tanrı'yı sevebilecektim,o zaman benim günahkar olmamam için sen Tanrı olmalıydın."
Keisuke yattığı yerden doğruldu,dizlerini Kazutora'nın iki yanına koyarak elleriyle sevgilisinin yüzünü avucuna aldı.Ve başını hafifçe eğerek konuştu.
"Benim Tanrı olduğum durumda senin günahkar olmaman imkansız Kazutora."
Ve böylece iki genç,birbirlerini tutkuyla öpmeye başladılar.
Kazutora Keisuke'nin saç diplerine elini geçirmiş;kucağında,yavaş yavaş kazağını çıkarmaya başlayan bu sabırsız genci memnun etmek için kendisi de soyunmaya başlamıştı.Önce boynuna minik öpücükler kondurdu Keisuke'nin,daha sonra yavaşça göğsünden aşağı doğru inmeye başladı.
Ancak tüm bunların arasında öpücükleri asla durmuyor,her daim sevgilisine varlığını hissettirmeye çalışıyordu.Ve nihayet doğru zaman geldiğinde,Kazutora kendini Keisuke'nin içinde buldu.Ona dokunmak,onu hissetmek hatta onu yalnızca görmek bile onu bu kadar heyecanlandırıyorken şimdi zevkin doruklarını yaşıyordu.O mutluydu.Hem de hiç olmadığı kadar mutluydu.
Ve bu mutluluk sonsuza kadar sürsün istiyordu.
__________________bitti
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Orkestra Çetesi
Fanfiction[torabaji] "Hadi çocuklar,onlara Traçe'nin ritmini gösterelim!" "Ritmi şaşıran konserden çıkar!" Onlara göre kavga,bir çeşit konserdi.