Derda'dan:
Yeni günü bülbülümün o güzel sesiyle uyanırım sanarken yarım saat önceden uyanarak başladım. Uyanır uyanmaz da bülbülümü aradım. İlaçlardan dolayı uyanamayabilirdi.
" Selamün aleyküm bülbülüm? Ötme vaktin yaklaştı uyandın mı diyecektim?"
" Aleyküm selam gardeşim sağa da heyırlı sabahlar. Valla ne eyi ettinde aradın ilaçlardan mıdır nedir uyanameydım az daha. Sağol gardeşim?"
" Onu düşünerek aradım zaten Ferhat. Bugün camide bir sürü işimiz var. Nasıl edelim?"
" Önce çocuklar için oyuncah getircedik. Biz geçen gün gidip Gökalple bı oyuncahcıdan anlaştık. Biz oyuncahları alır gelirik. Camiyi temizlik yapılcahtı son gün yaparız dedin. Şimdi hepsi üst üste gelecek. Uşaglara bölüm mü ayarlayalım camiyi mi temizleyelim? Gumbara alacahdık camiye o da var. Caminin eksiği de var yanı Derda kaak yoorum kaak sen bizim iki ayağmızı bı pabuca sohtun kaak( kalk)."
" Yaa bir sakin ol siz alışverişleri yaparsınız Gökalple. Ben Ahmet ve Burak ile Mahyayı asarım. Temizliğini yaparım. Alışveristen gelince de oyuncakları yerleştiririz bu kadar basit."
" Hee eyle mi oldu. Eyi o zaman. Eee gardeş sen beni niye uyandırdın bu saatte o zaman? Beş dakika daha uyusam benim kârımaydı."
" Ezan bülbülüm ezan. Yatmak yok."
" Eyi bari doğru söyleyn. Camide buluşuruh. Allah'a amanat gardeş."
" Allah'a emanet ol Ferhat."
Hemen abdestimi alıp üzerimi değiştirdim. Beyaz bir gömlek, lacivert şalvar, lacivert bir cübbe ve beyaz sarık giyinerek odamdan çıktım. Annem, yengem ve Aslıhan uyanmış hamur yoğuruyorlardı. Babam ile abim hazırlanmış benimle birlikte camiye gitmek için beni bekliyorlardı. Herkese selam verip gülümsedim.
" Selamün aleyküm. Hayırlı sabahlar."
Hepsi birden selamımı aldılar.
" Aleyküm selam. Hayırlı sabahlar."
" Hayırdır anne hamur ne için?"
" Ekmek yapılcah böğn. Ev ekmeğ, böğn evde olmayın. Avratları eve çağırdım hep. Haberiniz ossun sonna bağa haberim yoktu dimen. Heç uğraşamam. Ekmek yapılcah, sarmalar sarılcah, dolmalar doldurulcah, eşkili küftenin küftesi yuvarlancah, işimiz başımızdan aşgın. Yimeğnizi de dışarda yiyin acı kebapcılar gazansın böğn de. Ramazana hazırlıh ediyk. Eve gelmek yoh. Sahın birinizi bile evde görmeym. Şimdi Allah gabıl etsin yerin namazınıza."
" Allah razı olsun annem. Önce şamarla sonra camiye yolla. Yok yani bir şey de demedik ki."
" Diseydin Derda birde bir şey diyedin de göredin."
" Tamam anne tamam bir şey demedim. Şaka sadece. Ama sen iştem dolayı gerginsin heralde. Ondan bu haller."
" Yok oğlum yok. Bana kızmış. Erken uyandır dedi. Sadece bir yarım saat daha uyusun dedim. Bana kızdı."
" Neydim şimdi ben Yasir. Bah hele bu gadar işim var nasıl yetiştirim. Bacılarım yetmey işte geçen sene de yetişmedi. Gene aynı olcah."
" Ee anne Zümraları çağırın. Eminim Zeynep teyzeler yardım ederler. Özlemiştir hem o birlikte yapılan işleri."
" Nerden biliyorsun abi? Zümra yapamazsa ne olacak?"
" Öğret o zaman Aslıhan. Zor değil o kadar da. Hem Zümra zeki bir kıza benziyor çabuk öğrenir. Sanatçi olduğu içinde el becerisi iyi demektir. Yanlış mıyım Yusuf abi?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zümra Ve Derda
Fiksi UmumKalbindeki boşluğu doldurmak isteyen ama onu nasıl dolduracağını bilemeyen Zümra. Kalbi Allahu Teala' nın aşkıyla dolup taşan Derda. Tatlı bir karşılaşma sonucunda iki kalbin birbiri için attığını bilip susan Zümra ve Derda'nın hikayesi. Onların hik...