36.bölüm:aile.
1 ay sonra.
"Tuana bana bunu nasıl yaparsın sen!"dedi öfkeyle Çağan, gözümden akan yaşlara engel olamıyordum."Çağan beni bir dinler mis..."lafımı böldü,bağırmaya başladı"neden dinleyeyim seni?"dedi.Ağlamama ve hıçkırıklarıma engel olmaya çalışarak"bak Çağan senin beni kandırman beni çok.."ve yine lafımı böldü,Tuana daha fazla konuşmak istemiyorum seninle"dedi.Yağız"Tuana bunu nasıl söylemezsiniz biz aile olmaya karar verimiştik herşeyi geride bıraktık,bir arada olduk."dedi Yağız umutsuzca.
Şimdiki zaman.
Leya hastaneden çıkalı üç gün olmuştu ve şuan uyuyordu.Bende düşünmeye başladım.Özgürün aniden bana bu haberi verip gidişi,söylediği şeyler,Çağanı savunması ama Çağanla düşman olması benim aklımı çok karıştırıyordu.Çağanı affetmem gerekiyor muydu bilmiyordum ama affedersem karnımda ki çocuğumuzu nasıl açıklayacaktım ona.
Düşüncelerimi Ülkünün sesi böldü"Tuana iyi misin?"dedi yanıma oturarak.Ona bakarak gülümsedim"Ülkü gitmek istiyorum galiba."dedim dudaklarımı ısırarak.Anlamsızca suratıma baktı"nasıl yani,nereye?"dedi şaşırarak.Derin bir nefes alıp,ellerimi dizlerime koydum"karnımdaki çocuğu ,Çağanın babası öğrenmiş"dediğimde eliyle ağzını kapadı.
"Olamaz seni bulursa.."lafını tamamladım"yaşatmaz evet"dedim yumruğumu sıkarak"ben varım!"dedi aniden bu seferde ben ona anlamsızca baktım"yani.."dedi"yani kaçalım hep seninle birlikte olacağıma dair söz veriyorum Tuana "diye ekledi.Gülümsedim,sarıldık."Teşekkür ederim Ülkü bu iyiliğini asla unutmam."dedim.Sırtımı okşadı.
Beraber aşağı indiğimizde Ülkü bebek kısmını söylemeden durumu diğelerine anlattı.Yağız"Leyam gelirse valla ben varım bu seyhat işine"dediğinde Çağan Yağızın kafasına hafiçe vurdu"lan sende ne hanımcı çıktın"dedi."Bunu en son söyleyecek kişi sensin Çağan, Tuana ile ilk tanıştığınız zamanlar ki haraketlerini unutmadık hala"dedi Yağız gülerek.
Çağan sinirlendi"sen sus bence Yağız!"dedi.Hepimiz güldük.Çağan oturduğu yerden kalktı"yani biz barıştık mı demek, bu seyhat işi"dedi bana gülümseyerek.Bende gülümsedim"bilmem galiba.."dedim.Bana sarıldı"benden mutlusu yok şuan biliyor musun tekrar eskisi gibi olmak istiyorum seninle."dediğinde güldüm.
Uykulu Leya merdivenlerden inerek yanımıza geldi"hayırdır nold..."tam o sırada Yağız Leyayı kucağına aldı ve Leya o korkuyla çığlık attı."Leya,ne yapıyorsun sen!"dedi sinirle Yağız"gene naptım ben Yağız,indir beni"dedi parmağı ile yeri gösterip."Daha yeni yeni iyileşiyorsun sen kalkamazsın yataktan o kadar canın sıkılıyorsa bana söyle ben seni taşırım"dediğinde hepimiz kahkaha attık."Bir zamanlar sizi yapmak için çok uğraşırdım Allahta kolay oldunuz, Yağızın hızı sayesinde"dedi Ülkü.
Deniz ofladı"benim işim zordu valla Çağandaki keçi inadı beni çok zorladı."dedi Çağana ters ters bakarak."Abartma"dedi Çağanda Denize ters ters bakarak."Yağız indir beni artık"dedi Leya bağırarak.
Yağızda gülümseyerek onu puflardan birinin üzerine otutturdu bizde yanına oturduk.Eski günlerdeki gibi hep beraberdik.Altımız baş başa,mutlu ve huzurlu."E uçak ne zaman"dedi Deniz.Leya anlamsızca bize baktı"ne uçağı,ne oluyor?"dedi sorgulayarak."Gideceğiz Leya uzun hikaye anlatırım sana"dedim,tamam anlamında başını salladı.
Şöminenin sesi,önümüzde Ülkünün yaptığı kek ve kurabiyeler.Altımız oturuyorduk.Kimse konuşmuyordu,birbirimize bakıyorduk sadece.Çok fazla şey atlatmıştık.Birlikte ağlamış birlikte gülmüştük ama en sonunda yine bir aradaydık,aramızda ne geçerse geçsin kopamıyorduk birbirimizden.Çünkü biz bir aileydik.Gerçek bir aileydik.Her ne olursa olsun hepsi benim için çok değerli ve özel insanlar olacaktı.
Çağana baktım.O an elim karnıma gitti.Ona söyleyemezdim en azından şimdilik bunu bilmemeliydi.En doğrusu buydu hepimiz için,şuanlık sadece Leya ve Ülkünün bilmesi yeterliydi benim için.Sessizlik devam ediyordu,sadece birbirimize bakıyorduk ve bu sessizliği Leya bozdu.
"Ben bir şey söylemek istiyorum"dedi.Nefes verdi ve gözlerini yumdu"öncelikle sizi çok seviyorum"dedi gülümseyerek."yaşananlar geride kalmalı bizim için,artık şuana bakmalıyız ne geçmişe ne gelece şimdiki zamana odaklanmalı ve mutlu olmalıyız,çünkü hepimiz bunları hakeden insanlarız.Hepinizin bende yeri çok ayrı ve ben hepinizin mutlu olmasını çok isterim. Şunu sakın unutmayın ben sizin hep arkadaşınız kalacağım ve yardıma ihtiyacınız olduğunda kendimi feda etmeye bile razıyım."dediğinde Çağanın gözünden bir dalma yaş aktı.Yağız Leyaya hayran hayran bakıyordu.Deniz ve Ülkü masum masum birbirlerine bakıyorlardı.Ve ben kuzenimle gurur duyuyordum çünkü o bu hayatta gördüğüm en güzel arkadaştı.
Çağan ayağa kalkıp Leyaya sarıldı"seni çok seviyorum dostum"dedi.Leyada ona sarıldı.Deniz ve Ülküde onlara katıldığında,Yağızla birbirimize baktıktan sonra bizde onlara katıldık.Bu anın hiç bozulmaması için içimden dualar ediyordum çünkü bu kadar mutlu olmamız normal değildi.
Birbirimizden ayrılıp tekrardan puflara oturmuştuk.Şimdi plan ne nereye gidiyoruz?"dedi Yağız.Çağan düşündü en çok gitmek istediğiniz ülke neresi?"dedi bize bakarak.Ülkü"benim yok valla"dedi.Deniz"ben her yere gitmek isterim"dedi heycanla,hepimiz ona göz devirdik."Tuana en çok Amrikaya gitmek ister"dedi Leya.
Herkes bana baktı"ne zevksizsin"dedi Yağız"insan bir değişklik olsun diye Hindistana falan gitmez ister"dedi.Tip tip ona baktım"sanane yağız ben orayı istiyorum demek ki"dedim ona göz devirerek."tamam o zaman Amerikaya gidiyoruz"dedi Leya heycanla."Ay yemek vardır dimi orda"dedi Deniz düşünceli düşüneli.
"Yok Deniz orda insanlar aç geziyorlar fantezi olsun diye"dedi sinirle Ülkü,hepimiz onların bu haline güldük.Kapnın çalmasıyla gülüşmemiz durdu.
"Kim ki bu şimdi?"dedi Yağız kaşlarını çatarak."Bekleyin ben açarım,gecenin bu vakti kim bu şimdi"dedi Çağan kapıya yönelerek.Bizde oturmaya devam ettik"ne yapsak film falan mı izlesek ya"dedi Ülkü sıkıldığını belli ederek."Olabilir aslında"dedi Leya "ben kumadayı alayım hatta"diyerek ayağa kalktığında Yağız Leyayı hemen tutup otutturdu"kızım ben sana ne dedim!"dedi sinirle"ne dedin Yağız ne dedin!"dedi Leya daha çok sinirlenerek.Yağız eliyle anlına vurdu"iyleşmen gerek Leya otur oturduğun yerde" dedi Yağız ters ters bakarak.
"Alla halla ya ben böyle bütün gün oturamam yanlız abartma sanki ölücem şurdan şuraya kalkarsam"demesiyle Yağız iyice sinirlendi"bir daha o kelimeyi sakın kullanma"diye bağırdı.Leya daha çok şaşırmıştı"bana bağıramazsın Yağız,ayrıca ölüm seni bu kadar korkutmamalı sonuçta bir gün.."
"Arkadaşlar ne bu gerginlik?"dedi bir ses kafamızı çevirdiğimizde şokla karşımızda ki kişiye baktım.Onun burada ne işi vardı?
~iro