Gözlerimde cam parçaları varmış gibi acı veren bir his vardı. Bilincim açıktı ancak gözlerim kapalıydı. Gözlerimi açtığımda ne ile karşılacaktım? Buna hazır değildim.
Yattığım yer rahattı ancak üşüyordum. Sanırım tam çaprazımda bir pencere vardı ve rüzgar esiyordu. Ben ne kadar süredir baygındım? Esen rüzgar bana kışı anımsatıyordu. Halbuki hatırlıyorum, Denizi son görüşümde güneş parlıyordu. Mevsim yazdı. Beni son öpüşü ile uyandığım gün sıcaktı.
Gözleri açtım ve odaya baktım. Herhangi bir depo değildi burası. Bir yatak odasıydı. Pencereden bakabiliyordum, hava bulutluydu. Karşıda dağlar vardı ve etrafını saran sisler.
İstanbulun deniz manzarası yerine bir orman manzarası vardı karşımda. Gözlerim etrafı daha da tararken kapının orada gözlerinin altı morarmış bir Batuhan gördüm.
" Uyuyan prenses uyanmış. "
Sarhoş olduğunu belli eden konuşmasından sonra yavaşça yanıma geldi. Yürüyemiyordu bile, o derece sarhoştu. Yatağa oturduğunda biraz daha geriye doğru gittim. Yatağın başlığına dayanmıştım, dizlerimi de kendime çekmiştim. Saçımı okşadığında geriye gidecek yerim kalmasa da kafamı ondan uzaklaştırdım. Sinirlendiği kasılan çenesinden belliydi.
" Denizcik her yerde seni arıyor. Ama biz çok uzaktayız. Bizi bulamayacak. Bulsa bile belki biz mutlu oluruz. Benimle olursun. " dedi gülerek. Hareketleri korkutucuydu. Az önce sinirli olan adam şimdi gülüyordu.
" Benden korkma meleğim. Ölürüm de sana zarar vermem. "
" Bunu neden yaptın? "
" Çünkü sana deliler gibi aşığım. " dediğinde ağzımdan bir hıçkırık kaçtı. Bunların hepsi çok fazlaydı. Normal bir hayat istiyorum ben. Mutlu bir yuva. Batuhanın elinde esir gibi yaşamak en son isteyeceğim şey.
" Ağlama meleğim. Mutlu olacağız. " diyip sarılmaya çalıştığında tüm gücüm ile ittirdim. Ben onun yüzünden taşınmıştım yaşadığım şehirden. Ama Denizi tanımıştım. Onun yüzünden tecavüze uğramıştım. Onun düşmanları intikam için yapmıştı bunu. Daha sonra aylardır ortalarda görünmemişti.
" Uzak dur benden. Ne mutluluğundan bahsediyorsun sen? Ben Deniz ile evliyim ve onu seviyorum. " diye bağırdım. Kafamın yatak başlığına vurması ile inledim. Boğazımı sıkıyordu.
" Unutacaksın onu! "
Suratımın kızardığından emindim. Boğazımı bırakınca yatağa yığılıp öksürmeye başladım. Görmeyeli baya bir hayvanlaşmıştı.
" Unutmayacağım. Seni de sevmeyeceğim. Senin yüzünden ne hallere düştüm. Tecavüze uğradım senin yüzünden piç herif! Ve şimdi kaçırdığın bir kadının boğazını sıkıyorsun öyle mi? Adisin. "
" Aylardır neden seni görmedim sanıyorsun. Sana bunu yapanların hepsini öldürdüm. İntikamını aldım meleğim, herşey güzel olacak. "
Gözlerim şaşkınlıkla açılırken aynı zamanda doluydu. Batuhan saplantılı bir psikopattı. Batuhan bir katildi.
İlk bölüm yaz tatilinde gelir demiştim değıl mi? Boşversenize :) Bu bölüm kısaydı çünkü tanıtım gibi birşey. Düşüncelerinizi merak ediyorum. Oy ve yorum yapmayı unutmayın lütfen..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Saplantı 2
RomanceSaplantının 2. kitabıdır. İlk kitabı okumadan bu kitaba başlamayın. İdil için artık işler daha da zorlaşmıştır. Batuhan ona saplantılıyken onun Deniz ile evli olması ve Deniz'e olan aşkı Batuhan'ı çıldırtır. Batuhan aşkı için de olsa kötü şeyler yap...