şaşkınlık ve korkuyla konuştum sesim titriyordu "Anne ne saçmalıyorsun öyle bişey olamaz ben bir alfayim "dedim ve aynanın yanına koştum .
yara izinim sarıya döndüğünü ve çiçekge benzer bir sembol oluştuğunu gördüm .
Arkamı döndüğümde neredeyse bayılmak üzereydim annem şok içinde bana yaklaştı o yaklaşdikca benim gözlerim karariyodu bir an bayiliyomus gibi hisseddim ama şükür bayilmadim ufak bi sarsıldim.
Aradan yarım saat geçmişti ben yeni yeni şoku atlatiyodum ve kurdum bana han nehrine git diye yalvarıyordu anneme söyledikten sonra 15 dakkalik yolu gittim han nehrine ulaşmıştım.
Etraf çok sessizdi taki omzumda bir el hissedene kadar .
Hemen elden ayrıldım ve arkama döndüm bu okuldaki delta Lim-Suhoo 'ydu o bana tebessüm ederek bakiyodu . Ben hala noldugunu anlamazsın suhoo konuştu "demek 16 yıl beklediğim eşim delta sendin ha"
"Suhoo neyden bahsediyorsun açıkça söylermisin !?"
"Diyorum ki 100 yılın deltasiyiz ve kurtlarimiz bizi buraya getirdi jigi."
"Ne! Ben delta filan değilim! Ben hep alfaydim ve şimdide alfayim bu saçmalığı kapatalım iyi geceler." Tam arkamı dönüp gidecektim ki suhoo sağ bileğinden beni kendine çevirdi ve yüzü biraz asılmıştı konuşmaya başladı.
"Jigi seni 2 haftadır inceliyorum ama hiçte alfa gibi davranmiyosun."
Ne 2 haftadır benimi izliyodu hiç farketmemisim peki neden beni inceliyodu ?
"Jigi"
Suhoo'nun konuşması ile düşüncelerinden arındım ve suhoo ya baktım benden bı cevap bekliyodu .
"Suhoo ben bilmiyorum yani hiçbiri bana normal gelmiyo napicami bilmiyorum haftalardır rüyamda han nehrini kızıl ayı bazen seni görüyorum Allah karetsinki bilmiyorum napican" gözlerim hafiften bulanıklılaşti sesim boğuk ve titrek çıkıyordu .
O an gerçekten napicami bilmiyodum .
"Jigi tamam sakin ol seni üzmek istemedim özü-"
"Suhoo lütfen yarın konuşalım bugün herşey üst üste geldi ve sana patladım özür dilemene gerek yok "
" Peki nasıl istersen sabah konuşuruz sabah uzun tenefüste yanına gelirim kütüphane de hem konuşuruz hemde sana göstermem gereken şeyler var "
"Tamam yarın görüşürüz "dedim bana bukadar anlayışlı yaklaştığı için mutluydum .
"Suhoo bana anlayışla karsiladigin için teşekkürler ve şey sarıla bilir miyim?"suhoo bunu dememi beklemiyomus gibi 3 saniyelik şok geçirip bana baktı
"Teşekkürler mu edersin? " Hafiften sırıttı ben ise anlamamis bı şekilde ona Barak konuştum.
"Evet teşekkürler ederim"
"Neyse anlamadın .evet sarila bilirsin"
Buna mutlu olmuştum çünkü uzun bı suredir arkadaşmışız gibi konusuyodu.Sarildiktan sonra ona döndüm.
"Ben gidiyom ozaman sabah görüşürüz dedim "
"Bu saatte tek gitme sana eşlik ediyim"dedi.
Ben ise olur anlamında kafamı salladım oda onlamis olacakki yürümeye başladı ben ona yolu gösteriyorum oda yol boyunca komik espiri yapmış beni güldürmüştü bı ara gülüşümü izlediğini fark ettim bana sanki kırılgan bir elmas misim gibi bakiyodu çok tatlıydı onu fark ettiğimi gördüğümde hemen önüne döndü yanakları hafif pembeleşmisti ben ise ona kıkırdadım öyle zaman geçti sanki 15 dakikalık yol degide 5dakikalik bir yokmuş gibi hisseddim onunla vakit çok hızlı geçiyordu.
"Yolun sonuna geldik bana eşlik ettiğin için teşekkürler "
"Teşekküre gerek yok sabah görüşürüz "ona gülümsediğimde oda bana gülümsedi ve ben kapıdan içeri girene kadar bekledi ben girince adımlarını duydum gidiyordu çok tatlı biri diye düşündüm içimden.
Montunu asarken annemin sesini duydum.
"Neredeydin jigi seni çok merak ettim"
"Arkadaşımla buluştum galiba biraz fazla arkadaşımla kaldım neyse 3-4 saate okul var biraz uyicam anne "
"İyi uyu bidahada çok geç kalma endişeleniyorum biliyorsun "
"Tamam anne"dedim ve odama çıktı .
Cikarcikmaz kendimi yatağa attım ve biraz uyumak istedim çünkü yorulmuştum .
Uzun yazmaya çalıştım beğenirsiniz umarım<3
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.