-4-

3.6K 149 19
                                    

Merhaba çocuklar, umarım beğenirsiniz. İçime büyük bir yazma isteği geldiği için yazmaya başladım erkenden 🥲

768 kelime.

***
Belgenin imzalandığını gören Asaf ellerini bir birine çarparak " evet , her şey hall olduğuna göre diğer konuları konuşmaya başlaya biliriz bebeğim"- demişti...

Elindeki kalemi parmakları arasında bir kere sıkmış ardından hafifçe sehpaya bırakarak iki büklüm durduğu pozisyonunu değiştirerek doğrulmuştu .

"Bak Eren, sen bizi biz de seni tanımıyoruz. Lakin tanışma faslı için ayıracak zamanımız yok . Bu yüzden direk konuya giriyorum. Bir ay boyunca bizimle burada yaşayacak, kurallara uyacaksın . Bu bir ay içerisinde tüm ihtiyaçların ile biz ilgileneceğiz. "

Asaf ola bilecek en sakin sesiyle olayı aktarırken , Erhan Eren'in telefonunu alarak şifresi olmayan telefondan Biricik'in numarasını alarak kendi telefonuna kaydetmişti. Daha sonrasında ise adamlarından birini arayarak bu iki genç hakkında tüm bilgileri toplamaları için emir vermişti.

" Bizim ile yalnızken yürüye bilecek aynı zamanda istediğin gibi yemek yiye bileceksin . Lakin yanımızda başka biri olduğu zaman tamamen bebek gibi davranacaksın . Buna kucakta gezmek ve püre yemek te dahil ."

Anlatılan şeyleri büyük bir sakinlik ile dinleyen Eren son kısımda yüzünü buruşturmuş , aklından ise şimdiden tadının ne kadar iğrenç ola bileceği hakkında fikirler üretmişti . Sahi en fazla ne ola bilirdi ki ?

"Bizim dışımızda ,ki bu üvey babam ve babaannem oluyor , kesinlikle hiç bir şeyi çaktırmayacak yanlarında fazla konuşmayacaksın . Umarım anlamışsındır." - diyerek 'ufak' konuşmasının sonuna gelmişti.

"Anladım" - demişti Eren ama aslında anlamadığı bir çok olay vardı . Neden kendi akrabalarının yanında böyle bir oyun oynamak zorunda hiss ettiklerini anlamamıştı...

"Her şeyi konuştuğumuza göre artık seni tamamen bir bebek gibi yapmanın zamanı geldi bence "- demişti Erhan . Sesi öyle ilginç bir tınıda çıkmıştı ki , şaşırmıştı Eren . Bir katilin sesinin bu kadar sevimli çıka bilmesine şaşırmıştı.

Daha bu söylediklerini hazmedemeyen Eren Asaf'ın bir anda kendisini kucağına almasıyla ufak bir çığlık bırakmıştı ağzından .

Asaf onun bu tavrını hiç umursamadan kucağında Eren ile birlikte kendi odalarının önüne gelmiş,kapıyı açarak direk banyoya ilerlemişti.

Banyodan içeri girdikleri anda olayları anlayan Eren denetlemeye başlamış, kucağından inmeye çalışmıştı, lakin tüm bu çabaları Asaf'ın "Daha ilk andan ceza almak istemiyorsan beni uğraştırma, zaten zamanımız kısıtlı "- diyerek ikaz etmesi ile son bulmuştu.

Bu işin kolaylıkla hall olmayacağını anlayan Asaf , peşinden içeri giren eşine sadece "renkli toplar " - diyerek işaret vermiş ve kucağındaki minik avcıyı lavabo taşının üzerine oturtarak üzerini çıkarmaya başlamıştı.

Elleriyle engel olmaya çalışan Eren, Asaf'ın sert bakışları ile hemen ellerini geri çekmiş, durmakta olan göz yaşlarını tetiklemişti yine . Her halde bu gün ağladığı kadar sadece annesinin ölümünden sonra ağlamıştır.

Hiç bir şey yapmadan beklemek daha fazla ağlamasına sebep olmuştu...

Eren'in ağlamaları ve engel olmaya çalışması yüzünden uzun süren banyo 'sefası ' , yüzü kırmızının elli tonuna boyanan Eren , Eren'in şiddetli ağlaması yüzünden endişeli olan Erhan ve sinir küpü olan Asaf'ın çıkması ile sona ermiştir.

Sinirli adımlarla ilerleyen Asaf , Eren'i resmen çöp atar gibi bez değiştirme masasının üstüne atmış, ardından kalkmasına izin vermeden bez,pudra və bebek yağını alarak yeniden doğrulmuştu.

Bu işin böyle olmayacağını anlayan Erhan olayı kendisi devralarak , Eren'i korkutmadan önce pudrayı dökmüş, ardından bezi bağlamıştı. Anlıyordu onu , anlıyordu bu çaresiz hallerini . Fakat yapa bileceği bir şey yoktu . Artık imza atılmış, evrakta yazılan hər şey kabul edilmişti.

Utanıyordu Eren , hem de çok . Öyle ki utançtan yerin dibine girmek istiyordu . Lakin yapa bileceği bir şey yoktu , çünki bu çaresizliği Biricik ve annesi için tek çareydi . Her şeyi yalnız bu iki kadın için yapıyordu. Aksi takdirde ölmek bir ceza ve ya acı değil bir kurtuluştu Eren için . Papatyalar cennetine giden bir kurtuluş.

Eren'in duran ağlayışları ve dağılan dikkati ile işini çabucak halleden Erhan yanda bulunan koltuğun üzerinden aldığı uzun kollu zıbını sonraysa çorap ve benzeri giysileri giydirerek tamamlamıştı işini .

Giydirme süresi boyunca sessiz kalan , -ki bunun en büyük etkeni kesinlikle Erhan'ın ,Asaf'a göre daha sabırlı ve sakin olmasıydı- , küçük çocuk alındığı kucakta ne yapacağını bilmez bir şekilde dururken,bir eli boşlukta sallanıyordu.

Durmak bilmeyen göz yaşları sebebiyle yorulan gözleri şimdi acımaya başlamış, hafiften kapanmasına sebep olmuştu.

Asaf'ın kendi elleriyle hazırlayarak getirdiği ballı sütü dudaklarına yaklaştıran Erhan zorluk çıkaracağını düşündüğü Eren'in sesini bile çıkarmadan, sadece kendi gözlerinin tam içine , karanlığına baktığını görmesi bir anlık sekteye uğramasına sebep olmuştu. Öyle ki

Bir kaç saniye sonra kapanan gözleri ne bulunduğu kucağın rahatlığından,ne de kendisini güvende hissetmesiyle alakası yoktu. Tüm olay sadece sütun içine katılan uyku ilacı ve kas gevşetici sayesinde olmuştu. Öyle ki Eren'in banyo sırasına döktüğü göz yaşları ve engel olma çabaları kendisini sinir eden Asaf çözümü bu yönde bulmuştu. Ve kesinlikle bu o gün için yapılabilecek en doğru hareket olmuştu.

Belki o gün kimse fark etmeyecektir ama Eren o gün ilk defa yıllar sonra rahat bir şekilde uyumuştu . Ve bunun sebebi ilaçlar değildi , yıllar sonra eksik olan kısmı tamamlamayı başaran acılarla dolu hafızası olmuştu.

***
Yarın bir bölüm daha yayınlacak merak etmeyin. Ve o bölüm en az 2000 kelime olacak

Yazım hatalarım varsa affola 🌺


Papatyalar aşkına Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin