5.Bölüm

43.3K 2.2K 608
                                    

25.04.2007

Gidişlerin sonu...

Hayatımın en büyük vurgunuydu.

Ben bırakılandım,terk edilen.

Duyduğum kadarıyla annem uzunca bir süre gelmemeye gitmişti,babam ise annemi kırdığı için cezalandırılıyormuş.Tam anlamıyla Harap bana böyle açıkladı o gün yaşadığım kırgınlıkların sonucunu.Benim yeni ailem onlardı.Tek olmadığımın çokça altını çizmişlerdi.

Günlerdir üzerime titriyorlar eve girip çıkan polislerden korkmamam için çabalıyorlardı.Lakin şimdi işler değişmiş gibiydi.Evin ortasında dikilerek bana gözlerini diken kişiler onlarla ortak olacağım yaşamı gölgelemeye gelmişti.

Sessizlik ortamı eskiterek,bedenlere gerginlik yüklerken karşımdaki kişileri dikkatle süzdüm.Takım elbiseli iki adam ve bana gülümseyen bir kadın duruyordu salonun orta yerinde.

Onların bana yakın olmaya çalışan tavırlarından hoşnut kalmayarak  huzursuzca Harap'a biraz daha sıkı sarıldım.

Annem yoktu,babam yoktu.Benim için yalnızca o vardı,bir tek o.

Kokusu burnumu delip geçerken sığınağım olan adam ellerini saçlarıma atarak nazik hareketlerle okşamaya başladı buruk tellerimi.Acılarımı en derinden anlayan oydu.Tek sakinleştiricimdi.

"Bizimle gelmeli."dedi en sonunda kadın saat aleyhine işliyormuş gibi söze girerek."Hiçbir akrabası Alaca'ya bakmaya yanaşmadı o nedenle artık tek yapabileceğimiz onu devlet koruması altına almak."

Ne söylenmek istendiğini anlamıyordum anladığım tek şey beni Harap'tan ayırmak istedikleriydi.

Bağlarımız kopacaktı her şeyiyle.

"Harap."dedim endişeyle ona biraz daha sıkı sarılırken.Yüzümü boynuna gömmüş ondan asla ayrılmamak için kollarımı sıkılaştırmıştım.
"Gitmek istemiyorum,beni bırakma."

Yaşlar gözlerime doluyordu.Bir yağmur damlası gibi yağacaktı yanaklarıma ve yanaklarım ıslak bir derinliğe gömülecekti.

Geçen günler boyunca huzursuz ve sessizdim tek konuştuğum kişi Haraptı o nedenle Harap'ın sürekli yanımda olmasına karışılmıyordu.Aksi taktirde tek bir çıtta solacağımı biliyorlardı.

Vakit bana cehennem kadar kötü gelirken bu tanımadığım insanlar beni ondan koparmak istiyorlardı.

Canım kanıyordu.

"Biz bakarız ona."diye veryansın etti Melahat Teyze."Elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışırız.Almayın onu lütfen.Annesi olurum ben,evladımdan ayırmam."

Bu matemlerle örülen büyük kozayı muhattaplardan kimse umursamadı.

"Bunun için gerekli prosödürler var hanımefendi.Çocuğu akrabalık ilişkiniz olmadığından öylece size veremeyiz.Bizim Alaca'yı götürmemiz gerekiyor.Daha sonra onu evlatlık almak için veya koruyucu ailesi olmak için başvuruda
bulunabilirsiniz.Devletimizin çocuğun korunduğundan emin olması gerekli emin olmadığı durumlarda da çocuğa bu hakkı bizzat tahsis ediyor.Biz görevimizi yapmak zorundayız."

Kadın bana doğru yaklaştı usulca.

"Gitmeliyiz Alaca,hadi tut elimi."o bana yaklaştıkça ben biraz daha Harap'ın göğsüne gömülüyordum.

Korkuyordum.Kimsesizliğe mahkum edilecektim.

"Harap'ı istiyorum."diye bağırdım kadının bana yaklaşmasını engellemek için."Ondan ayrılmak istemiyorum,onunla kalmak istiyorum.Beni ondan ayırmayın ne olursunuz!"

Alaca +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin