2.0

1.4K 117 107
                                    

Bu bölümü erken atmaya calisicam yoksa evimi basicak bir kaç kişi JNXJDNXJDNJD
Neyse iyi okumalar aşklarım

[Ertesi gün-Bangchan]
Sabah erken kalkıp kahvaltıyı hazırladım. Dünki seçimlerden sonra bir kaç prova yapmıştık ve çok yorulmuştum. Minho bunları nasıl her gün yapıyordu.

Çocukları tek tek kaldırdım ve kahvaltı sofrasına oturup bekledim. İlk önce Felix geldi.

"Günaydın lixie" gülümseyerek karşılık verdi.
"Günaydın hyung~" oturdu ve ardından jeongin geldi.

"Günaydın minik tilki" telefonda biri ile mesajlasiyordu ve sesimi duyunca kafasını kaldırdı.
"Günaydın hyungg"
"Kimle konusuyorsun?"
"Hyunjinle"
"Peki ama minho gelince birakicaksin tamam mı sonra devam edersiniz"
"Tamam hyung"

Telefonu bırakmasını istemiştim çünkü masada telefonla ilgilenmek babam denilen şahısın yaptığı bir seydi. Kahvaltı masasında biri görmez sadece kadınlar ile mesajlasirdi. Aile dengesi kalmamıştı. Ama şimdi olmadığına göre bu aile bağını güçlendiricem. Bu ailenin babası bendim. Kardeşlerime sahip cikicak kişi bendim.

Ve tabiki Felix

Evet belki benden sonda büyük minho ama Felix minhodan daha korumacı. Hepimizi dinler bize çok iyi davranır. Kısacası çok iyi bir insandır. Ama aile bağlarının kopmasindan çok korkar. Çoğu zaman korkularını dile getirmez. Nerdeyse hep güler. Ama onun ne kadar kırıldığını görebiliyorum ve onun yanında olmaya çalışıyorum.

Normalde çok enerjiktir çok gulen bir insandır. Fakat babamın yanında öyle olmuyordu. Çünkü aralarında kötü bir olay geçmişti.

[Flashback-Felix:8 yaşında]
Tek başıma parka gelmiştim. Jeonginin özel dersi vardi. Minho hyung ve Chan hyungda babamın yanındaydı. Salıncakta sallaniyordum. İleride bir grup çocuk ve yerde oturan bir çocuk vardı. Ama pek mutlu değil gibiydi. Ona zorbalık yapıyorlardı sanırım. Acaba gitsemiydim. Ama minho hyung 'sakin karışma kendi başlarının çaresine bakar onlar' derdi ve yardım ettigimi duyarsa kizabilirdi. Diğer yandan Chan hyung 'her zaman yardım et. İyilik hep kazanır' derdi. Eğer minho hyung kizarsa Chan hyung da ona kızardı. O yüzden yardım edicektim.

Hızlıca o tarafa ilerledim ve yere düşen çocuğun önüne geçtim

"Hey siz ne yaptığınızı saniyorsunuz" kaşlarımı catmistim. Aralarından biri konuştu.
"Hey civciv çekil aradan büyük çocuklar varken senin gibilerine söz düşmez" ardından arkadaşları güldü.

"Hey hadi ama bende büyüğüm. 8 yaşındayım. Ayrıca ne olursa olsun zorbalık yapmamalısınız" başları olduğunu düşündüğüm çocuk üzerime gelmeye başladı.
Bir anda yakalarimdan tutup beni kendine çekti. Ayaklarım yerden kesilmişti.

"Bana bak minim civciv. Abilerinin işine karismak istemezsin yoksa sende o yerdeki çocuk gibi dayak yersin"

Gözlerim sulanmaya başlamıştı. Ama aglamamaliydim cunku ağlarsam dalga gecerlerdi.

"Hey yüzün kızardı agliyacak misin"
"Haha minik bebek altına da yapar bu şimdi"
"Hadi git ve senin gibi ezik olan annenin yanında ağla"

Annem hakkında mi konusmustu o yoksa ben mi yanlış duyuyordum.
"Annem hakkında ne dedin"
"Ezik dedim. Aynı senin gibi. Kesin ona benziyorsundur"
Bu küçük çocuk beni sinir etmişti. Elimi yumruk yaptım ve sol yanağına sert bir yumruk atmıştım. Atmam ile her düşmüştü ve beni bırakmıştı.

"Annem hakkında konuşma seni ucube" yerdeki çocuğa elimi uzattım
"Gidelim" elimi tuttu ve ilerliyecegimiz anda beni geri çevirip yüzüme yumruk atılması bir oldu.

İ lost control [Minsung]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin