🖤 50. Bölüm 🖤

1.5K 56 7
                                    

Yirmi Yıl Sonra.
Doğa Güneş.

"Baba bak hile yapıyor resmen bu gıcık sümsük!"

"Hey bir kere sen hile yapıyorsun çam ağaçlı kardeşim!" diye bağırdı Deniz, gözlerimi bayarak oflarken Tahir de kahvesini içiyordu, Hira - kızımız - abisinin koyu saç rengini tutup çekince Deniz kızgınlıkla oda Hira'nın koyu kahve kıvırcık saçlarını çekti, Peri ise oflayarak yanımıza gelip Tahir'e baktı.

"Abi bir şey de şunlara, yirmi yaşındalar ama hala çocuk gibiler!" dediğinde Tahir oflayarak gözlüklerini burnunda sabitleştirip çocuklarımıza baktı, Deniz ve Hira televizyona bağlamış oldukları PS'den yarış yapıyorlardı, Deniz arabayla hızlı gidip Hira'nın arabasının önünü kesti ve ilerlemeye devam edince Hira tekrar çıldırdı!

"Anne şuna bir şey de yaa!" diye bağırınca ofladım.

"Deniz yapma oğlum, üzme kardeşini!"

"Anne hile yaptığımı sanıyor!"

"Ama hile yapıyorsun Deniz!" dediğimde elindekini bırakıp oflayarak ayağı kalktı.

"Sıkıldım" deyip bahçeye çıkınca Hira sinirle arkasından baktı.

"Toton sıkıştı tabi, sıkıldın! Gıcık dağ ayısı!" dediğinde güldüm, Tahir de gülünce Peri sırıtarak yanımızdan ayrıldı, Hira koltuktan kalkıp yanımıza geldiğinde bana kocaman sarıldı, büyük bir sevinçle bende ona sarıldım, babasından ve benden almış olduğu yeşil gözleriyle çipil çipil bana bakıyordu. "Anneciğim, senden bir şey isteyecektim?"

"İste bakalım" dediğimde Tahir kahvesinden bir yudum daha aldı.

"Mert bizi sinemaya davet etti, Yağmur ve Sinem de olacak gidebilir miyim?" diye sorunca bakışlarımı Tahir'e çevirdim, gözlerini dikmiş kızımıza bakıyordu.

"O Mert dediğin it evimizin önünde drift yapan oğlan mı?" diye sordu ters ters, Hira alt dudağını ısırdı ve boğazını kaşıdı.

"Şey...evet baba"

"Hayatta olmaz, o itlerle takılmanı istemiyorum? Limon surat Asel'in kızıyla git takıl, hem abisi de sana sahip çıkar" dediğinde Hira gözlerini büyüttü.

"Ama babaaaa..."

"Yok ama babaaaa" diye onu taklit edince kıkırdadım, bakışlarını bana çevirip kaşlarını çattı.

"Gülme hatun sende, benim tarafımda olman gerek"

"Ne var yani gitsin kızımız azıcık? Kendi arkadaşlarıyla takılsın" dediğimde derin nefes aldı.

"Hayatım takıldığı kişiler ebidik gubidik insanlar..."

"Zarar gelmez, bu seferlik izin ver" dedim gülümseyerek, ofladı ve telefonunu masaya koydu.

"Peki tamam..." Hira sevinçle alkış yapmaya başlayınca Tahir kaşlarını havaya kaldırdı. "Tek şartla" Hira somurtarak babasına bakınca Tahir tekrar kaşlarını çattı. "Surat asma babaya" dediğinde Hira hemen Tahir'e yaklaşıp kollarını boynuna doladı ve babasının yanaklarını öptü, Tahir hemen yumuşadı ve elini kızımızın başına koyup okşadı ve alnını öptü, sonra gözlerinin içine baktı ve yanağını okşadı. "Aradığımda açacaksın, ve o itin sana yanaştığını duymayacağım"

"Tamam babacık tamam, teşekkür ederim benim minnoş babam" deyip babasının burnunu öpünce kıkırdadı.

"Şebek seni" dediğinde Hira bana uzaktan öpücük atıp hemen hazırlanmak İçin merdivenlere koşunca Tahir burukça dönüp bana baktı. "Zaman nasıl da hızlı geçti değil mi?" diye sordu, hala ona ilk aşık olduğum gibi aşkla bakıyordum, o çok sevdiğim nemli ve koyu saçları hafif seyrelmiş ve beyazlaşmaya başlamıştı, bende uzun saçlarımı hafif kesmiştim, benim de saçlarım ağarmaya başlamıştı, Tahir'in fit vücudu gerçi hala yerindeydi ama göbeklenmişti, eh çok normal.

İkimiz de elli yaşların başındaydık.

Bende kilo almıştım baya, yediğime içtiğime dikkat ediyordum ama çok şükür kalbim de maşallah iyi gidiyordu, derin bir nefes alıp hafifçe gülümsedim.

"Öyle? Zaman geçiyor işte"

"Ama zamanın değiştiremediği tek şey var oda sevgimiz" dediğinde gülümsedim, elini uzatınca elini tuttum ve sıktım.

"Sevgimiz hiç değişmedi hayatım"

"Ölene kadar" dediğinde burukça gülümsedim.

"Ölene kadar" dediğimde yanımıza Peri gelince mutlulukla ona baktım, harika bir genç kız olmuştu oda? Uzun sırma saçları, yemyeşil gözleri hayat dolu bakıyordu, annesi hakkında bizim ailemiz hakkında her şeyi biliyordu, ondan saklamamıştık, zor olmuştu ama durumu atlatmıştı çok şükür.

"Senin şu ikinci numara orman ayısını bir kızla konuşurken duydum şimdi" dediğinde kocaman gülümsedik Tahir ve ben.

"Konuşacak tabi ki? Yakışıklı oğlum benim, kızlar tabi dibine düşecek, ben onun yaşınday..." cümleyi bitirmeden bana çocuk gibi bakınca tek kaşımı kaldırdım.

"Eee? Anlat anlat? Onun yaşındayken?"

"Hiç bir şey hayatım..."

"Tahir anlat dedim, eee?"

"Şey, eee, öyle işte çok önemsiz şeyler..." dedi ve bakışlarını kaçırınca elini sıktım.

"Seni gebertirim bak"

"Kıskanma hatun, karımsın zaten" dediğinde yumuşadım ve gülümsedim, oda bana göz kırpınca içeri Deniz girdi, Deniz aynı Tahir'e benziyordu? Saçlar, bakışları, duruşu, boyu, her şeyi ona benziyordu, gençliğini görüyordum Tahir'in...yanımıza geldi ve telefonunu çıkarıp kameraya girdi.

"Baba aile resmi çekinelim mi? Hatıra kalsın" dediğinde Tahir gururla gülümsedi.

"Çekinelim oğlum" dediğinde Deniz telefona sayacı ayarladı, ben hemen kalkıp oğlumun bir koluna girdim, Tahir de oğlumuzun omzuna kolunu attı Peri de hemen abisinin yanına gelip koluna girdi o sırada Hira merdivenlerden inerken fotoğraf çekineceğimizi anladı ve heyecanla oda koşup son saniyede yetişti, Deniz ona sahte kızgınlıkla baktı.

"Heh bir sen eksiktin zaten!"

"Evet eksiktim dağ ayısı!"

"Kes sesini çam ağaçlı!" dediğinde Tahir oğlumuzun başına hafifçe vurdu.

"Güzel konuş benim prensesimle"

"Ama baba..."

"O senin kardeşin, ona kötü davranma oğlum? Biz sana böyle mi öğrettik?" dediğinde Deniz derin nefes aldı ve gülümseyerek kardeşine sıkıca sarılınca kocaman gülümsedim, bende arkadan oğluma sarıldım, Tahir de arkadan kızına sarıldı, Peri hemen resmimizi çekmişti, Deniz'in telefonu çalınca hemen izin isteyip yanımızdan ayrıldı, dışarıdan korna sesi gelince Hira da hemen ayaklandı.

"Geldiler, ben gidiyorum" deyip babasını öptü, beni de öptü ve koşarak dış kapıya giderken Tahir arkasından seslendi.

"O ite söyle sana yanaşmasın"

"Aman babaaaa tamam dedik" deyip kapıyı kapatınca Peri kıkırdayarak mutfağa girmişti, Tahir ve ben baş başa kaldığımızda gülümseyerek birbirimize yaklaştık ve birbirimize sarıldık, başımı huzurla göğsüne koyup gözlerimi kapattığımda oda kollarını belime sarmıştı.

"Diyorum ki çocuklar büyüdü, bu evde kalabilirler? Biz de seninle köşke mi taşınsak? Orman ayısı ve Doğa güzeli aşklarını ve geri kalan ömrünü orada mı yaşamaya devam etse?" diye sorup başımı öpünce kıkırdadım.

"Olur, çok güzel olur" dediğimde yanağımı parmaklarıyla okşadı ve kulağıma fısıldadı.

"Seni seviyorum Doğa Güzeli"

"Bende seni seviyorum Orman Ayısı"

    

     🖤🖤🖤🖤🖤 Son 🖤🖤🖤🖤🖤🖤

🖤 Sözleşme 🖤Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin