57- OLACAK OLAN

2.4K 322 455
                                    


...

2 gün aradan sonra
yine ve yeniden
Selaam :)

Daha fazla ayrılık,
beğeni ve yorum yapanlara haksızlık.

Ama hâlâ aynı şeyi düşünüyorum:
Ben her gün buraya bölüm yüklemeye özen gösteriyorsam;
Aynı özeni sizden talep etmeyi de
açıkçası kendime hak görüyorum.

Bu yüzden şöyle bir yol buldum.
O gün yüklediğim bölüme gelen yorum sayısı 300 civarı olmazsa;
Bir gün bekleyeceğiz.

KİMSE KUSURA BAKMASIN

Zaten hepi topu 11 bölüm kaldı.

Ve günaydın :)

Ve buyursunlar efenim :)

□■□

"Begüüümmm..." ....... "Saatlerdir seni bekliyordum sevgili ortağım. Neden bu kadar geç kaldın?"

Hadi bakalım. İşte başlıyoruz...

Bakalım taleplerin ne olacak Yarkın bey...

□■□

"Ne istiyorsun Yarkın?", diye sordum yakın geçmiş zamanda yine aynı soruyu sorduğumu bile umursamadan.

"Ne isteyeceğim canım? Canının sağlığı falan filan işte. Buyurmaz mısın?", derken elinin parmak uçları masasının önünde duran koltukları hedef aldı. "Seninle güzel güzel konuşmamız gereken şeyler var."

İyi bari. Hemen konuya girecek belli ki. Eziyet çektirmeye niyeti yok en azından.

Yarkın'ın gösterdiği yere gidip oturunca, "Akay nasıl?", diye sordu pişkin pişkin.

Bu da benim sinirlerimin zıplamasına sebep oldu tabii ki. Mümkün olduğunca kendimi dizginleyip, "Akay'ın nasıl olduğu seni zerre kadar ilgilendirmiyor Yarkın. Ne istiyorsan hemen söyle ve şu salakça oyunundan kurtulalım artık.", dedim ister istemez tıslar gibi konuşurken.

"Ne oyunu? Ben daha sizinle oynamaya başlamadım ki?", dedi Yarkın pis pis sırıtırken.

"Ne yapmaya çalışıyorsun o zaman? Sen bana bi' açık olsana. Derdin neyse açık açık bi' konuşalım seninle, ha?", dedim elimi masasının üzerine baskıcı bir şekilde yerleştirip oturduğum yerden tamamen ona doğru dönerken.

"Bu ne sinir yaa?", derken biraz şaşırmış gibiydi Yarkın. "Benim istediğim şey belli. Para.", dedi omuzları ve mimikleri 'sen zaten bunu biliyorsun' der gibiyken.

"Ve sen de zaten biliyorsun ki, böyle bir şey mümkün değil.", diye cevapladım son iki kelimenin üzerine bastıra bastıra. "Bunun için türlü oyunlara girmene gerek yok. Nafile bir çaba. Boşa kürek çekiyorsun Yarkın."

"Bak, beni anlamıyorsun.", dedi Yarkın gardını indirir gibi konuşurken. "Sana kendimi anlatamadım ben galiba. Bu parayı kendi şirketimden borç olarak alacağım ve ilerde tekrar ödeyeceğim. Size bir zararı olmayacak ki. Laftan anlamayan birilerine borçlandım ve ödemek zorundayım."

"Ve bunun için de babandan ya da Çağın'dan para istemek yerine bize şantaj yolunu seçip uygulamaya geçtin. Öyle mi?", deyip tiksinir gibi yüzüne baktım. "Ne kadar da tam sana göre bir hareket..."

ÇETREFİL / GxGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin