3.BÖLÜM-UZUN YOLCULUK

261 18 0
                                    

Uyandığımda herkes kalkmış.bir şeylerle uğraşıyorlardı.birden babamın omzuma dokunlasıyla zıplamam bir oldu.
BABAM=benim, kızım bir şey yok. Biraz sonra yola çıkıcağız. Eşyalarını topla lütfen.

BEN=tamam baba.
         Herkes bir soğuktu.dünyanın sonu mu geldi desem, DOĞRUYDU dünyanın sonu gelmişti.herkezin soğuk olması doğaldı.
Yola koyulduk. Bir sokakta yürüyorduk. Ben ise kaldırım taşının birinin üzerinde ip hokkabazları gibi yürümeye çalışıyordum. Sonra bir kadın yanıma geldi.

KADIN=merhaba ufaklık.
BEN=ben ufaklık değilim!!!
KADIN= Ahh pardon tabiki de ufaklık değilsin.
BEN=13yaşındayım.
KADIN= Ooo bayağı büyüksün elindeki ok takımı kimin? Yoksa ok atmayı biliyor musun?
BEN= Evet ok atmayı biliyorum. Ama sizin adınızı sormadım adınız neydi?
KADIN= Lori... benim adım lori.
BEN=benim ki de sofhia.
LORİ=hadi bir iddaya girelim.
BEN=olur.nasıl bir idda bu?
LORİ=hangimiz bu kaldırım taşlarında en uzun kalırsak( cebinden bir çikolata çıkardı.)
Bu onun olur.
      Ayy canım çok çikolata istiyordu. O çikolata benim olmalıydııı!!!!
BEN=tamam.
Ve başladık...
Uzunnn bir süre sonra o pes etti.ve ben kazandım! Cebinden çikolatayı isteksizce verdi. Ben çikolatayı alıp pakeyini açtım ve kadına bir parça uzattım. O da aldı.(teşekkür ederek.)
Sonra bir tünelin önüne geldik.tünelin içinden pis kokular ve aylak sesleri geliyordu. Babam, ardından bütün grup durduk.
BABAM=şimdi ne yapacağız?
LORİ=bimiyorum ama kesin bu tünelden ötesine geçmemiz lazım.
ERİC=ben bir bakayım başka bir yol var mı diye.
LORİ=dikkat et eric.
Ve eric gitti.
DAVİD=geçmekten başka çaremiz yok.
BABAM=eğer eric başka bir yol bulamassa burdan geçmek zorundayız.
Ardından nefes nefese eric gelir.
ERİC=diyer bütün yollar aylaklarla tıkanmış durumda.
BABAM=o halde geçmekten başka şansımız yok.
İçeri dikkatli bir şekilde girdik.içerisi hem karanlık hem de iğrenç kokuyordu. Birden aylaklar sesimizi duydular.hem tünelden gelen aylaklar vardı hem de dışardan.
Hemen silahlarımızı çıkardık ve onları vurmaya başladık. Ama baş edemezdik. Babam güçlü bir şekilde bağırdı!
BABAM= Bunlarla baş edemeyiz hemen şu kum yığınının üzerinden geçelim.
Dedi ve herkes kum yığınının üzerinden atlamaya başladılar. Ben de koşmaya başladım
Tam tünelin karşı tarafına geçicem bir aylak ayağımı tuttu çığlık atmaya başladım onu tekmelemeye çalışırken diğer aylaklarda beni duyup üzerime gelmeye başladılar.
Ne yapacağımı bilemiyordum.o anda babam ve grup beni çekmeye başladı fakat olmuyordu kum yığını ile tünel çatısına sıkışmıştım. O anda lori bana onları vurmam için bir silah yolladı. Ama o kadar çoklardı ki...

THE WALKİNG DEADHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin