🎶

553 60 33
                                    

"Sadece düzgün bir hayat yaşamak istemiştim." dedi Chuuya yere bakarken.

Dazai bir şey anlayamamıştı. Chuuya devam etti. "Söylesene Dazai, neden her gün mutsuzca uyanıyorum ben?"

Dazai'nin içi parçalanmıştı. Yavaşça Chuuya'nın yanına oturdu. "Neden böyle düşünüyorsun?"

Chuuya sinirle dişlerini birbirine bastırdı. Sonra Dazai'ye döndü. Dazai'nin yakasına yapışıp içindeki her şeyi dökmeye başlamıştı.

"Benim kardeşim konuşamıyor tamam mı?! Küçüklüğünden beri! Ne yapsak olmadı, olmuyor! Babam bizi küçükken terkettiğinden beri konuşmuyor! O adama baba demekten utanıyorum Dazai! Babam gittiğinde Kyoka daha 3 yaşındaydı!"

Chuuya Dazai'nin yakasını bıraktı. "Benim annem, babam bizi terkettikten sonra resmen kafayı yedi... En ufak şeyde sinir krizi geçiriyor anlıyor musun?! Doktorlar tedavi olmasını söyledi, annem hasta olduğuna inanmak istemedi. O yüzden de tedavi olmadı." Chuuya bunu söyledikten sonra kolunu açtı. "Her yerim böyle yara bere içinde. Ama anneme kızamıyorum, ona sinirleniyorum ama kızamıyorum. Çünkü o benim annem..."

Dazai ne dese bilemiyordu. Karşısındaki çocuğun hayatı da, aynı kendisininki gibi berbattı.

Dazai yavaşça Chuuya'ya sarıldı. Chuuya kendini tutamıyor, ağlamaya devam ediyordu Dazai'nin kollarında.

Dazai Chuuya'nın sırtını sıvazladı. Hiçbir şey diyemiyordu. Teselli etmek istese, ne diyecekti ki? Ne diye teselli edecekti? Bir faydası olacak mıydı?

"Lütfen bizi kurtar Dazai..."

"Kimi?"

"Beni ve kardeşimi. Bizi ancak sen kurtarabilirsin. Beni ancak sen kurtarabilirsin... Eğer annem bir gün bana yaptıklarının aynısını Kyoka'ya yapmaya başlarsa, o zaman ne olacak? Kyoka çelimsizdir, küçüktür. Dayanıksızdır o. Nasıl dayanacak?"

Dazai Chuuya'nın yanaklarına koydu elini. "Seni kaçıracağım Chuuya."

"Ne?!" diyerek geri çekildi Chuuya.

"Böyle devam edemezsin! Seni ve kardeşini bu evden götürmek zorundayım. Daha fazla burda yaşayamazsınız."

"Nasıl yapmayı planlıyorsun ki bunu? Nereye götüreceksin bizi? Hadi beni boş ver, kardeşim?"

"Dedim ya, seni kaçıracağım."

Chuuya güldü. Sinirleri iyice bozulmuştu, birde Dazai böyle söyleyince gülesi geliyordu.

Dazai gülen Chuuya'ya baktı. "Ben ne yapacağımı biliyorum. Ama senin bu durumu kardeşine anlatman gerekecek."

Chuuya başını salladı. "Zor olacak ona anlatmak... Ama anlayacaktır. Peki tam olarak ne yapmayı düşünüyorsun?"

"Benim bir akrabam var." diye söze girdi Dazai. "Teyzem. Bir tek onu severim. Dayım ve evebeyinlerimin aksine iyi kalplidir o. Kendimi çok kötü hissettiğim zaman onun yanına giderim. Bize yardım etmek için elinden geleni yapacaktır diye düşünüyorum."

Chuuya burnunu çekti. "Başka bir seçeneğim yok. Zaten sadece sana güvenebilirim."

"O zaman üç gün sonra, tamam mı?"

Chuuya titreyen sesi ile, "Tamam." dedi.

◉◉◉

"Osamu! Ver onu!"

Elise sinirli ve kuvvetli bir şekilde bağırdı Dazai'ye. Dazai onun simli kalemini almıştı ve Elise onu geri istiyordu.

𝒅𝒂𝒗𝒆𝒕 𝒎𝒆𝒔𝒂𝒋𝒊 || soukoku texting ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin