Sıcak sudan dolayı buhar içinde kalmış banyodan ağır adımlarla çıktı ve odasına doğru ilerledi, Jeongin. Direkt olarak dolabına doğru yönelip en rahat kıyafetleri çıkardı. Yazın sıcağında kavrulmamak için kısa kollu tişörtü üzerine geçirdi ve eline geçen ilk eşofmanı giydi. Geriye sadece saçlarını kurutmak kaldı. Kurutma makinasını aldı, fişini aynanın kenarında bulunan prize taktı ve kendisine baktı.Lanet etti. Kendi yansımasını görmediği için bir küfür savurdu. Geçmişten kalan bir psikolojik rahatsızlığı vardı, atlatmıştı. Yani şuana kadar öyle biliyordu. Kurutma makinesi parmaklarını arasından kaydı ve yere düştü. Aynada bir hafta önce ölen kardeşiyle göz teması kuruyordu. Kardeşi ona güldü. "Aptal aptal, nefes alıyorsun aptal!" diyerek Jeongin'e gülüyordu. Jeongin yumruğunu sıktı. Gözlerini sıkıca yumdu ve yumduğu gözlerini açınca kendisini görmeyi diledi. Fakat bazı şeyler dilendiği gibi ilerlemez.
Jeongin sıktığı yumruğunu sertçe ölü kardeşinin yansımasına geçirdi. Sesin kesilmemesi öfkelenmesine sebep oluyordu. Yumruklarını art arda boy aynasına geçirmeye devam etti. Ses asla azalmıyor, aynı şeyleri tekrar etmeye devam ediyordu. "Aptal aptal, nefes alıyorsun aptal!" Her kelime kinine kin katıyordu.
Boy aynasını yumruklamaya o kadar dalmıştı ki kapının son şiddetle çalındığını duymamıştı. "Jeongin, kuzum aç kapıyı!" içindeki öfke yalvarış seslerini duymasına engel oluyordu. Omuzlarında hissettiği eller geri çekilmesini sağlamış, yatağa oturmasına sebep olmuştu. Jeongin gözlerini aynaya kilitledi. "Hyunjin bir şey yap şu aynaya!" Hyunjin annesinden gelen komuta onaylar anlamda başını salladı. Ardından boy aynasını yansıma yapan kısmı yere gelecek şekilde yatırdı. Jeongin gözlerini aynadan çekip önceden çok kez gördüğü yüze çevirdi. "Bayan Hwang..." ağzından zar zor çıkan mırıltıyla ellerindeki acıyı fark etti. "Ne yaptın kendine böyle Jeongin..?" Jeongin bakışlarını ellerine indirdi. Yaşadığı şeyin farkına varır varmaz içini panik kapladı. "Doktor...Doktor istemiyorum!" konuşurken kekeliyor ve nefessiz kalıyordu. Aklında canlanan hastane odası göz yaşlarının tekrardan akmasına sebep oluyordu.
Bayan Hwang Jeongin'i sakinleştirmeye çalışırken Hyunjin -bulduğu kadar- pansuman aletlerini kucaklamıştı. Odaya geri geldiğinde Jeongin'i sakinleşmiş bir şekilde görmesi içini rahatlatmıştı. "Anne, çekilir misin? Pansuman yapayım." Bayan Hwang başıyla onaylayıp Jeongin'in ellerini yavaşça bırakarak çekildi. Hyunjin pansuman aletlerini yatağa koydu ve dizleri üstüne çöküp Jeongin'in ellerini yavaş hareketlerle eli içerisine aldı. Camları, acıtmamaya dikkat ederek beyaz saçlı oğlanın ellerinden çıkardı. kanı temizledikten sonra yataktan kremi aldı ve işaret parmağına sıkıp eli içindeki ellere sürdü. Son olarak sargıyı eline aldı, sürdüğü kremin üstüne gelecek şekilde sardı. Yaptığı işlemlerin oğlanın canını yakıp yakmadığını görmek için kafasını kaldırdı. İncelediği yüzde hiçbir mimik göremedi. İçinde sürekli artan bir koruma dürtüsü vardı. Ağzını açmadı, tek kelime dahi etmedi. Sebepsiz yere Jeongin'i karşısına alıp uzun uzun ona güven verici sözcükler söylemek istiyordu. Ama yapmadı. Sesinin titremesinden, negatif enerji yaymaktan korktu. Doğruldu ve annesine ne yapması gerektiğine dair bir bakış attı. Bayan Hwang ilk Hyunjin'e sonrada Jeongin'e baktı. Uzun bir iç çekti. Ne yapması gerektiğini bilmiyordu.
"Jeongin, yorulmuş olmalısın hadi yat sen..." Bayan Hwang Jeongin'in kolunu narince tutup kaldırdı ve yatağa yatmasına yardımcı oldu. Yorganı omzuna kadar çekip oğlanın görüntüsüne gülümsedi. Jeongin'in bakışları mazilerin canlanmasına sebep olmuştu. Bayan Hwang Jeongin'i, Jeongin sekiz yaşındayken tanımıştı. Her gece alt kata iner, Jeongin'in uyumasına yardımcı olurdu. Ufaklığın saçlarını okşadı. Gözleri kapandığında iç çekti ve huzursuz bir nefes verip Hyunjin'e evden çıkacaklarını belli eden bir mimik yaptı. O gün Hyunjin ve bayan Hwang evden çıktı, fakat o ses asla Jeongin'in aklından çıkmadı.
-
Merhabalar. Daha önce hiç yazmayı denemediğim bir konuyla karşınızdayım. Umarım hoşunuza gitmiştirr.
!: Burada kullandığım psikolojik rahatsızlık tamamıyla kurgudur. Böyle bir rahatsızlık var mı bilmiyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mirove, Hyunin.
General Fiction"Yansımalar benimle dalga geçiyor! Onlar yaşamayı alay konusu olarak görüyor! Lütfen kanıtlayalım öyle olmadığını..."