Yüzüklerini eniştesi taktı. Herkes ve Bergüzar çok eğleniyordu.
"Poyraz saat on ikide beni öp. Yeni yıla nasıl girersen tüm yıl öyle geçermiş."
Poyraz, Bergüzarın elinden tutup dışarı çıkarttı ve az ileride bir odaya soktu.
Işıkları açtığında Bergüzar buranın sade döşenmiş bir ofis olduğunu gördü.
"Burası kimin ofisi?"
"Benim. Çok sık kullanmasam da ....
Poyraz uzatmadı ve Bergüzarı kucaklayıp öpmeye başladı.
"Saat on ikiye kadar bekleyemem."
Tekrar salona döndüklerinde annesi Çağdaş ile dans ediyordu.
Poyraz yanlarına sokuldu.
"Buldun fıstığı kaçırmıyorsun seni çapkın seni, Selda ya söyleyeceğim."
Çağdaş ve Nur hanım gülmeye başladı.
Kızların yanına giden Bergüzar, Poyrazın ve annesinin neye güldüklerini merak etti.
"Bergüzar bu Çağdaş çok yakışıklıymış. Ne dersin?"
Bu kez Bergüzar gülmeye başladı.
"Kızım, her bulduğuna sarkma, adam evli ve karısı hamile o yüzden bu geceye katılamadı. Zaten Çağdaş da birazdan ayrılacak."
"Tüh be! Tüm iyiler kapılmış. Bize de çürükleri kaldı desene!"
Bu kez ikisi birden gülmeye başladı.
"Bergüzar annemin arkadaşları gelecekmiş. Dernekte kutlamaya katıldıkları için geç kalmışlar. Ben kapıya haber vereyim de çevirmesinler insanları."
"Poyraz çocuklar bu saate kadar ayakta kaldılar. Baksana Balımın gözleri küçüldü."
"Geleyim bir çaresine bakarım."
Bergüzar, teyzesinin yanında oturan çocukların yanına gitti.
"Uykunuz çok geldi değil meleklerim?"
" Evet ama hediye açmadık daha. Ben beklicem."
"Bende," diye atladı Üstün.
"Hediyeleriniz evde. Yarın akşam evde ayrıca bir kutlama daha yapacağız. Yeni yıla hoş geldin kutlaması. O zamana kadar hediyeleriniz ağacın altında sizi bekleyecek tamam mı?"
"Kisme almas deyil mi?"
"Hayır Balım. Onlar sizin, hem söylemeyin ama herkesin hediyesini de sizinkilerin yanına koydum."
İkisi birden kıkırdadı ve Bergüzara sarıldı.
"Teyze, siz nerede kalacaksınız. Daha önceden bilseydim evde yer hazırlardım."
"Sen meraklanma canım. Nur hanım bizim ve Sude'nin ailesi için Dedeman da yer ayırtmış. Sıkma canını. Yarın sabah kahvaltıdan sonra kahve içmeye geliriz sonrada yolcu."
"Biraz kalsaydınız."
Bergüzar abla benim sınavlara hazırlanmam lâzım onun için erken döneceğiz. O şartla geldim. Söz sınavlardan sonra sen kovsan bile sizden çıkmayacağım."
"Eyvah, sevgim bu iki cadıyla nasıl baş ederim ben hemen evlenip balayına gidelim."
Filiz, kardeşinin ensesine bir şaplar indirdi.
"Bari daha mantıklı bir bahane bul. Azgın tayfa!"
Sevgi kızardı. Hep birlikte güldüler.
Bergüzar, Poyrazı görünce aklına gelen fikri söylemek için yanına gitti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AĞLADIĞIMA BAKMAYIN (üç kadın)
Aktuelle LiteraturÜç kadın, üç hikaye. "Tek seçeneğiniz var. Annen mi, doğmamış bebeğin mi?" Üçüncü kadın sordu. "İnsan kendi evladını satar mı?" Birinci kadın sordu. "Çok adice." İkinci kadın konuştu. "Sen hiç seçeneksiz kaldın mı ki?"