gone sugaring

526 15 56
                                    

"Sence de bu zamanını verimli kullanmak mı?"

Jason gözünün birini açıp baktı. Bruce'un geldiğini duymamıştı bile- hiç de şaşırmamıştı. Jason hala tecrübesizdi ve Bruce'un hissettirmeden, sessizce insanlara nasıl yaklaştığını çözmeye çalışıyordu.

Şu anda Batman bile değildi. Üzerinde ofis kıyafetleri vardı, pahalı takımı ve kravatı. Saçları, o alışılagelmiş Bruce Wayne hiçbir şeyi umursamaz görüntüsüne bürünüp hafifçe dağılmıştı.

Jason kafasını arkaya yasladı. Havuzun yanı bile olsa, hava çok sıcaktı. Yine de saatlerdir güneşin altında yatıyordu, fazla sıcak olduğunda havuza girip çıkmıştı. Arada bir buz dondurma almak için eve ıslak ayaklarla girip Alfred'i dehşete de düşürmüştü.

Üçüncü seferinde Alfred pes etmişti, içi Otter Pops dolu bir soğutucuyla ve bir insana günlerce yetecek kadar çok suyla dışarı çıkmıştı.

"Yaz tatilindeyiz," dedi Jason. "Sen tatillerde ne yapardın?"

"Eğitim," dedi Bruce. "Ders. Vaktimi çok daha-"

"Sıkıcı şeylere harcardın," Jason onun yerine tamamladı. Soğutucudan başka bir buz dondurma kapıp paketini dişiyle açtı. "Tanrım, Bruce, sanki otuz yaşında dünyaya gelmiş gibisin."

"Bunlardan kaç tane yedin?" diye sordu Bruce. Ceketini çıkartıp katladı ve Jason'ın yanındaki sandalyenin arkasına koydu. Sonra sandalyeye oturdu. Yüzü sıcaktan kızarmıştı ve gömleğinin bir düğmesi açıktı.

"Bilmem," dedi Jason. Elindeki meyveli buzu şapırdattı, bir kısmı çenesinden aşağı akınca dudaklarını yaladı. "İster misin?" diye sordu.

"Ne o?"

"Dondurma," dedi Jason. "Otter Pops. Alabileceğin en ucuz meyveli buz." Bir parça daha ısırıp buzu Bruce'a uzattı. "Denesene, gerçekten güzel."

"Hayır teşekkürler, Jason," dedi Bruce. "Sen de içeri girsen iyi olur, bu sıcakta-"

Sandalyeden kalkmak için hamle yapınca Jason uzanıp kravatını tuttu ve kendine çekti. Meyveli buzdan başka bir ısırık alıp ağzında tuttu ve Bruce ona bakana kadar uzandı. Sonra adam ağzını açıp Jason'ın diline izin verdi. Buz parçası Jason'ın ağzından onunkine kaydı, yutana kadar dudaklarını çekmedi.

Geri çekildiğinde Bruce hala ona bakıyordu. Sonra uzanıp kırmızı, tatlı meyve suyunu Jason'ın ağzının kenarından sildi.

"Güzel, değil mi?" diye sordu Jason.

"Hm," diye onayladı Bruce. Sonra eğilip Jason'ı tekrar öptü. Ellerini kafasının arkasına koyup kendine daha çok yaklaşmasını sağladı. Jason kendi sandalyesinden kalkıp kucağına tırmanana kadar çekti. "Ah, siktir," dedi Jason. "Diline dikkat et," diye karşılık verdi Bruce.

"Evet, evet," dedi Jason. Elleri, buzun erimiş suyuyla kaplanmıştı, Bruce'un gömleği de. "Umarım bu gömleğini çok sevmiyorsundur." Jason ona lekeleri gösterdi.

"Yıkanır," dedi Bruce. Jason kıkırdadı ve Bruce'un elini kaldırıp parmaklarını diliyle temizlemesine izin verdi. Nemli şortuyla kucağında hareket etmeye başlayana kadar dilini her bir parmağında dolaştırmaya devam etti.

"Biliyor musun," dedi Jason, nefesinin düzeni bozulmaya başlamıştı. "Seni hemen şimdi uçurabilirim."

"Jason," dedi Bruce. Jason çoktan gömleğinin ve pantolonunun düğmeleriyle oynamaya başlamıştı. Kucağından kayıp dizlerinin üstüne oturdu. "Burada- olmaz."

Bu hayır demek değildi. Jason kafasını kaldırıp ona sırıttı, ayağa kalkmasına yardım etmesine izin verdi. Bruce kafasını eğip köprücük kemiğini kaplayan teri yaladı ve ellerini Jason'ın karnında gezdirdi. Sonra yapış yapış olmuş elini tutup kapıya doğru yönlendirdi. Jason gitmeden önce uzanıp bir kaç tane daha dondurma kaptı ve açmak için dişlerine götürdü.

-

bu fikre ilham olan gothamtrilogy 'e teşekkürler!

one shots | brujay +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin