Perdenin arasından sızıp yüzümü aydınlatan ışık ile uyandım. Saate baktığımda saat yediydi dersin başlamasına bir saat vardı. Hızlı adımlarla banyoya yöneldim, yüzümü yıkadım. Aynaya baktığımda solgun yüzüm , gözlerimin altındaki şişlik ve dağınık topuzumdan başka bir şey göremedim. Odama geldim ve üzerimdeki kırışık pijamalarımı çıkartıp yatağın üzerine koydum Annemin özenle ütülediği formamı giyerek mutfağa yöneldim. Annem çoktan kahvaltımı hazırlamış bana portakal suyu sıkıyordu.
Bu arada ben Eda , 17 yaşındayım, az önce de okuduğunuz gibi ailemle yaşıyorum ve şimdide okula gitmek üzereyim. Kahvaltımı hızlıca yaptım ve evden çıktım. Hızlı adımlarla arkadaşlarım ile buluştuğumuz yere gittim.
Hepsi kaldırım taşlarına oturmuş beni bekliyorlardı;
Neşe: Hiç gelmeseydin
Ben: Geç kalmadık ya.
Burak: Geç kalmadık ama geç kalmak üzereyiz
Mert: Dersin başlamasına 5dk var
Ecrin: E neyi bekliyorsunuz koşsanıza?!
Deli gibi koşmuştuk ve sonunda okula gelmiştik. Sınıfa çıktığımızda 6'ımız da kendimizi sıralarımıza attık nefes nefese kalmıştık. Sonunda ders başladı ve ders İngilizceydi . Benim yanımda Deniz oturuyordu;
Ben: Öf çok sıkıldım ya
Deniz : Bende çok sıkıldım
sabah sabah kafam almıyo.
Ders sonunda bitmişti Ecrin, Eda ve Neşe'yi alıp kantine indim. Tabii ki okulumuzun olmazsa olmazı ergen kızlar... yine aynı masa da oturup bağıra bağıra konuşup gülüşüyorlardı. Derken yemekhanenin diğer köşesinden bir çığlık sesi duyuldu..
................................................................................................................................................................
DEVAMI ÇOK YAKINDA GELİCEK LÜTFEN OYLAMAYI UNUTMAYINN🤍🤍🤍🤍
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlık
Genç Kurguruhumun öldüğünü hissediyorum ama elimden hiç bir şey gelmiyor geçmişte yaptığım hatalar peşimi bırakmıyor..